/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +6 -1
    öncelikle bundan yaklaşık 3.5 sene önce yine bir kız hakkında hikaye yazmıştım. başıma daha ne kötüsü gelebilir dedikten sonra aslında hiç bir şey yaşamadığımı fark ettim.

    üniversite hayatımın daha ilk senesinde rüzgar gibi hayatıma giriş yapan bu kızla yaşadıklarımı anlatacağım...

    hikayemin müziği : https://www.youtube.com/watch?v=znvjagxU6is
    ···
  2. 2.
    +4 -1
    sene 2022. güzel bir sınav sonucu sonrası iü siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler kazanmıştım ve oldukça mutluydum. bir yandan bölüm bir yandan okul bir yandan insanlar kafamı kurcalayan bir sürü soru vardı. bir yandan da okulun prestiji bile heyecanlandırıyordu beni. okulun daha ikinci günü tam kafa dengimde olan bir arkadaş grubunun içinde buldum kendimi. sanki yıllardır aradığım bir ortamdı bu. devamında gruptan bir arkadaş bana fakülte içinde oldukça iyi çalışan bir kulüpten bahsetti. avrupa ilişkileri kulübü diye bir kulüptü. ben de aslında daha ilk günden sırf ortam olsun ve bölüm için de iyi olur diye kulüplere bakarken bu aslında benim için güzel bir haber olmuştu. form doldurdum ve devamında üyeliğim onaylandı. devamında akşam kendimi online bir toplantıda buldum. artık kendime ait bir kulübüm, bir departmanım hatta bir masam bile vardı. o masanın da başkanıydım. üyelerle wp üzerinden iletişime geçtikten sonra yüz yüze tanışma amaçlı bir toplantı yapacağımı duyurdum ve sıcak baktılar. aslında her şey o toplantı sonrasında başlayacaktı ama bu o an için aklımın ucundan bile geçmiyordu...
    ···
    1. 1.
      +3 -1
      Kb ama yaraq gibi bolum kazanmisin, buna da guzel demissin, o cumleden sonra okumayi biraktim
      ···
      1. 1.
        +1
        bölüm gayet güzel bence zaten istediğim bölümdü. %100 ingilizce olanı da kazanabilirdim tabi de sınav günü bir kaç şey ters gitti
        ···
  3. 3.
    +3 -1
    toplantı için beyazıt civarında bir kafeyi konum olarak belirlemiştim. oturmuş üyeleri bekliyordum derken bir tanesi girdi içeri. o girdi girmesine de benim kafa çoktan çıkıp başka alemlere gitmişti. ilk defa o anda karşılaşmıştık. 5 saniye öylece bakakaldım en son kendime gelip elimi uzattım ve tanıştık. sohbete nasıl girsem acaba diye düşünüyordum ama o benden daha hızlı çıkmıştı. baya baya sosyal bir kişiliğe benziyordu ve sohbeti de sarıyordu. yaklaşık 10 dakika boyunca baş başa birbirimizi tanıma amaçlı sorular sorduk adeta ve bir soru öbürünü açıyordu sanki. daha ilk görüşte hem dıştan hem de içten baya etkilenmiştim ondan. devamında diğer üyelerimiz de geldi ve onlarla da oturup ortak bir tanışma yaptık. diğerleri de iyi insanlardı da, bu kız bambaşka bir şeydi sanki. gülüşü, gözleri, fiziği her şeyiyle harikaydı. anlattığım her şeyi ciddiyetle dinliyor ve her komik anıma kahkahalar atıyordu. çıkışta metroyla evime dönecekken bana beraber dönelim sohbet ederiz hem dedi ben de kabul ettim. o gün hafiften de olsa birbirimizi tanıma fırsatımız olmuştu. eve dönerken kafamda sadece o vardı desem yalan olmaz.

    size bu kızdan bahsedeyim. ismi yağmur. 1.65-1.70 arası uzun bacaklı ince belli ela gözlü bir hanfendi. gözleri ve bacakları beni daha ilk günden büyülemişti cidden. hele bir de sohbetinin sarması da pastanın üstündeki krema olmuştu adeta...
    ···
    1. 1.
      +1
      amk gavatı bize ne uzun bacaklı ince belli fiziği güzel falan yengeye 31 mi çekelim aşk hikayesi mi yazıyon ferre hikayesi mi
      ···
      1. 1.
        -1
        Hocam ben seni bir yerden hatırlıyorum senin de bi hikayen vardı sanki
        ···
      2. 2.
        +2
        (bkz: yapılan hiçbir iyilik cezasız kalmaz)
        ···
      3. 3.
        0
        He şimdi hatırladım özelden fenerbahçe hakkında sohbetimiz olmuştu
        ···
      4. 4.
        0
        ha harbi yeni hatırladım bu arada mourinhoyla da bi şey yapamazsak bu takımdan daha bi gibim olmaz
        ···
      5. diğerleri 2
  4. 4.
    +2 -1
    dostoyevski harici bir şey okumam ama reserved.
    ···
  5. 5.
    +3
    beyler girişi yaptım. yarın sabah devam edeceğim. kendimi bir tık yorgun hissediyorum gün komple bayram ziyaretleriyle geçti. yarın sabah daha fazla kişiyle devam etme dileğiyle hepinize iyi geceler diliyorum. okuduğunuza pişman olmayacağınız bir hikaye olacak
    ···
  6. 6.
    +2
    beyler şimdi mesaiye gidiyorum molalarda vakit buldukça part atacağım bu gece hikayeyi bitirmeye çalışırım ama zor gibi. en geç yarın hikaye bitmiş olur takipte kalın seviliyorsunuz..
    ···
  7. 7.
    +2
    geldim ve devam ediyorum

    Hayatın her alanında akıl oyunları hoşuma gidiyordu ancak bunu çok sevdiğim birine karşı kullanacağımı pek düşünmemiştim. Hoş son bir kaç aydır benim kafamı kurcalayan ve beklenmedik hamleler yapan kendisiydi, bir kez de ben böyle bir şey yapmak istemiştim ve işe de yaramıştı. Aramız daha iyiye gidiyordu. Bu süreç 1 ay boyunca böyle devam etmişti etmesine de devamında bana finallerden sonra liseden kalma bir kaç arkadaşı ile şehir dışına tatile çıkacağını söyleyince işin rengi değişti. Bunlar 4 kişilik arkadaş grubuydu ve içlerinde maalesef 2 erkek vardı. Kızlardan biri de Yağmur'du zaten. Her şey benim bu tatile karşı çıkmamla başladı. Ancak bana ısrarla gitmek istediğini söyledi ve bu konuda bir çıkmaza girdik. En sonunda halihazırda kurulmuş bir plan olduğu için pek de istemeyerek tamam dedim ama içim hiç rahat değildi. Yola çıkacağı günün sabahı evinin yakınlarında buluştuk ve vedalaştık. Benim için ciddili kriz günleri başlamıştı. Daha önce hiç böyle hissetmemiştim şaka maka. Tabi bu içimde yaşadığım kriz sadece içimde kalmadı. Tatilinin ikinci günü konuşmak istediğimi söyledim ve ona empati yapmasını aynı şeyi ben yapsam ne tepki vereceğini söyledim ve sustu. Devamında da bana yok yere atarlanmaya başladı ve kavga ettik. O beni kıskanç olmakla ben de onu ilgi budalası olmakla suçluyordum. Uzunca süren bu kavga sonrasında hiç bir şey demeden konuşmayı bitirdik ama ortada hala bir belirsizlik vardı. Cidden üzgündüm ama ondan daha ağır basan şey içimdeki sinir ve kıskançlıktı. Döndüğünde konuşacaktık tabi konuşulacak bir şey kalmışsa. Sayılı gün çabuk geçti ve gelir gelmez beni aradı. Otogardan onu aldıktan sonra tek bir kelime etmeden metroya bindik ve evlerinin oraya gittik. Oturduk ve konuşmaya başladık.
    ···
  8. 8.
    +1 -1
    Ananı gibeyim
    ···
  9. 9.
    +2
    Neden ? Empati yaptığın zaman kötü hatta berbat hissedeceğin şeyleri neden yaptın ? Hadi önceki mevzuda yine bir yere kadar bazı şeyleri anladım çünkü senden önce de benim bir hayatım vardı ve ben de bazı şeyler yaşadım ama benim senden farkım bunu asla ama asla hissettirmemem çünkü sen benim hayatıma girdikten sonra geri kalan hiç bir şey önemli değildi. Seninle geçirdiğim her vakit gittiğimiz her yer hatta direkt sen benim için kutsal bir noktaya dahi gelmişken hele. Ama sen bunu anlamadın. Senin için onca şeyi yapmışken onca şeyi göze almışken sen gibtiri taktan bir tatile gitmek istedin ve bunun için benimle kavga edip bana atarlandın. Buyur git seni tutan yok. En azından ben de daha fazla kendimi kandırmamış olurum dedim. Bu kadar mı dedi. Senin sevgin ve aşkın bu kadar mı lan. Onlar benim arkadaşım. Seninle bir ilişkim varken ve senden feci derecede hoşlanırken başkasıyla hele hele bir arkadaşımla seni aldatacağımı düşünecek kadar kıskanç olduğunu bilmediğim için özür dilerim Cem. Gerçekten bi git kendinle bi yüzleş ben ne yapıyorum diye düşün. Çünkü dediğin şeyler hem normal hem de yalanır yutulur şeyler değil. Beni daha da üzen senin gibi bir çocuğun bana bunları demesi. Evet daha önce de ilişkim oldu ama hiç biri senin gibi değildi. Seni farklı sanardım ama onlardan hiç bir farkın yokmuş. Kusura bakma en ufak bir hareketimde beni bu kadar kısıtlayan bana ima yapmaya çalışan biriyle hayatımı geciremem. Uzatmadan bitirelim çünkü sana olan sevgim bir nefrete dönüşmek üzere dedi. Ben şok oldum başta cidden algılarım yok oldu. gibko bir tatil yüzünden sevdiğim kız elimden kayıp gitmişti. Çok üzülmüştüm ama o anda acımı belli etmek istemedim. Gidene kal kalana git denmez sen bilirsin dedim. Kendine iyi bak dedi ve kalktı gitti ama o masada ben uzun bir süre oturmuş kalmıştım. Eve dönerken yolda çöküp ağlamaya başladım. Dal üstüne dal yakıyordum ama acımı hiç bir şey hafifletmiyordu. Daha ilk görüşte vurulduğum hatun ellerimden kayıp gitmişti.
    ···
  10. 10.
    +2
    Günler, haftalar geçmişti ve ben adeta ruh gibiydim. Tüm günümü odada film veya dizi izleyerek geçiriyordum ve her sabah uyandığımda ağlıyordum. Agalarla halısaha yapmıştık ve o bir tık iyi gelmişti bünyeme. Tam toparlayacağım dediğim sırada 6 şubat depremi olmuştu. Deprem bölgelerinde yaşayan bir sürü dostum vardı ve sabah bu haberi alınca direkt ağlamaya başladım. Onlara ulaşmaya çalışıyordum neyse ki hepsi yaşıyordu ancak evlerini kaybetmişlerdi. Kimileri de akrabalarını. Zaten halihazırda çökmüş mentalim adeta artık yerin dibindeydi. O gün akşam evde ne kadar kullanılmayan giysi vs varsa hepsini stada zütürdüm ve o sırada birini gördüm. O da oradaydı. Birbirimize baktık yanına gittim selam dedi. Bi anda ona sarıldım ve ağlamaya başladım. Tamam sakin ol geçecek diyip o da bana sarıldı. Meğersem o da evde ne varsa toplayıp gelmişti. Bir müddet oradaki insanlarla yardım ettikten sonra marmaraya bindik. Yolda tek kelime konuşmuyorduk. Bana yarın okulda kulübün de yardım çalışması olacağını ve gelip gelmeyeceğimi sordu. Orada olacağımı söyledim. Sonrasında da giderken omzuma sarıldı. Başta hiç pas vermiyordum ama ben de anın büyüsüne kapılıp bir öpücük kondurdum. Sanırım baya hoşuna gitmişti. Vedalaştık ve evime geldim. Genel olarak aslında hala kötü hissediyordum. Sürekli artan ölüm sayısı, enkazdan çıkan insanlar falan derken adeta yeniden bunalıma girmiştim. Bir de arkadaşlarımı merak ediyordum. Acaba ne yapıyordular durumları nasıl diye. 1 hafta boyunca okulda yardıma gittik ve bir cok koli oraya doğru yola çıktı. Kendimle ve oradaki insanlarla gurur duyuyordum. Ancak bir soru vardı. Yağmur'la ne olacaktık ? O günden sonra nedense benimle pek konusmuyordu. Ben de pek yanaşmadım ve öylece mevzu kaynadı gitti. Yaklaşık 2 ay onu ne gördüm ne duydum ne de konuştum. Her şey Nisanın başında değişmeye başlamıştı tabi.
    ···
    1. 1.
      +1
      6 şubatta depremi yaşayan bir panpan olarak sizlere çok teşekkür ederim panpam sen ve senin gibi bir çok kişi öğrenci olmasına rağmen elindeki tüm imkanları deprem bölgesi için kullandı hepiniz sağ olun
      ···
      1. 1.
        +1
        Ne demek canım kardeşim benim yine olsa yine yapardık oradaki halka yara bandı olabildiysek ne mutlu bizlere
        ···
    2. 2.
      +1
      Allah razı olsun kardeşim
      ···
  11. 11.
    +2
    Nisan başı

    O gün bi iftar davetine katılmıştım agalarla. Ramazan ayındaydık. Orucu açmamdan bir saat sonra falan telefon çaldı ve bi anda onun ismini gördüm adeta kalp krizi geçirir gibi oldum. Telefonu açtım sadece ağlama sesleri duyuyordum. Ne olduğunu sorduğumda bana sadece "yalvarırım gel sana ihtiyacım var" diyordu. Ne olmuştu bu kadar hiç bilmiyordum ama cidden onu ağlarken dinlemek kalbimi yaralamıştı çünkü onu hala çok seviyordum. Agalar durumu fark etmişti tamam sen git aga koş yaptılar. Benim o anda metrobüs'e bir deparım var hani o koşuyu istesem bir daha atamam sanırım. Duraklar mesafeler resmen geçmek bilmedi en sonunda vardım yanına. Bana sarıldı ve ağlamaya devam etti. Sonrasında gözlerini temizledim yüzüne elimi attım ve yanağından öptüm. Seni böyle görmek yerine ölmeyi tercih edebilirim Yağmur dedim. O da beni öptü. Ne olduğunu sordum gel bi yerde oturalım önce dedi ve yürümeye başladık. Ne olmuştu neler yaşanmıştı ve neden özellikle beni aramıştı. Kafamda 100 tane soru vardı...
    ···
  12. 12.
    +2
    Ağlaması anca durmuştu ve olayı anca anlatabiliyordu. Aslında ortada da olay yokmuş tabi bunu sonradan anladım. Beni çok özlediğini ve olan biten her şeyden dolayı pişman olduğunu dile getirdi. Aslında dümdüz düşününce bir süre sonra böyle bir şey olacağını çoktan tahmin edebiliyordum zaten. Daha kötüsü ona karşı koyabilecek bir gücüm de yoktu çünkü hala çok seviyordum. Ona dediğim tek şey "onca ay sonra bu konuşmayı neden yapmak istedin" oldu. O da "Cem biliyorum bana çok kızgınsın hala ve belki de konuşmak istemiyorsun ama ben sadece fazla hızlı gittiğimizi düşündüm ve bu noktaya geleceğimizi hayal bile etmiyordum. Aslında amacım sadece başta senle vakit öldürmekti daha önce böyle takıldığım erkekler olmuştu. Ama sen farklıydın. Senden başta hoşlanmaya başladım hatta bununla da kalmayıp sana aşık oldum. Karakterine, yüzüne, bana olan sevgine her şeyine ayrı ayrı aşık oldum ve bunu sen gittikten sonra çok net bir şekilde anladım. Nolur beni affet çünkü ben hala seni seviyorum. Yeniden bir başlangıç yapmak istiyorum. Seni istiyorum ben" dedi.

    Allah çarpsın eski sevgilim de dahil hayatımda kimseden ne böyle bir söz okudum ne de işittim. Donmuş kalmıştım ve hareket eden tek şey gözyaşlarımdı. Halen daha felfeci seviyordum onu. Aynı zamanda şuna da hep inanıyorum. Her insan ikinci bir şansı hak eder. Ki özellikle bu mevzuda zaten benim nezlimde ikinci şansı hak etmeyecek bir şey de yoktu. Onu hala çok seviyordum bu yüzden de tamam sevgilim dedim. Sonra da yaşlı ela gözleri ile bana baktı ve ıslanmış dudakları ile bir anda dudağıma yapıştı. Deli gibi öpüşüyorduk en son kendimi biri görmesin diye geri çektim. Seni seviyorum Yağmur. Sonsuza kadar seni seveceğim dedim...
    ···
  13. 13.
    +2
    Barışmamızdan bir kaç gün sonra kendimizi yine statta ve devamında barlar sokağında bulmuştuk. Eski günler yavaştan geri dönmüştü sanki. Bir yandan da seçimler yaklaşıyordu ve bir takım faaliyetlerde yer alıyordum. Bu süreçte yüz yüze görüşmek için baya vaktimiz oluyordu aslında çünkü günümün neredeyse tamamı dışarıda geçiyordu ve okul da online olduğu için ders tekrarlarını izleyerek durumu kurtarabiliyordum. Seçim döneminden sonra finallere beraber hazırlanmıştık ve oldukça güzel bir final haftasını geride bırakmıştık. ikimiz de oldukça iyi notlar almıştık. Devamında spora başlama kararı almıştım ve bunda da en önemli pay Yağmur'daydı çünkü macfit'e gidiyordu ve sürekli benim de gelmemi istiyordu. Haftada 3-4 gün beraber salona gidip çalışıyorduk. Devamında da bazen evi boş olurdu ve oturur beraber kahve içer film izlerdik. Buna rağmen aramızda bi cinsellik olmamıştı. Birbirimizi çok seviyorduk ve bu yüzden de cinsellik biraz arka planda kalıyordu. Ama nihayetinde ben de bir şeyler olmasını istiyordum. Tabi onun biraz kuşkuları vardı o yüzden kararına saygı duyuyordum. Ama bir gün olaylar aniden çok ilginç bir şekilde patlak verecekti...
    ···
  14. 14.
    +2
    hiç abartmıyorum hayattaki en kötü şeylerden biri içinizdeki şüpheyi atamamak. hep bi düşünce sizi takip eder ve hayatınızın neredeyse bir çok anında sizi yalnız bırakmaz. yağmur'a güveniyordum en azından güvenmek istiyordum ancak eninde sonunda o da benim gibi bir insandı. insanoğlu çiğ süt emmiş diye boşuna dememişlerdi zaten. o da sanırım bunu fark etmiş olmalıydı ki bir gün bana neyim olduğunu sordu. ben de yok bir şey deyip geçiştirdim. bu durum bir kaç gün daha devam etse de en son yağmur dayanamadı ve patladı. cem yeter artık halen daha o mevzudasın biliyorum ve bu hiç hoş değil. bana güvenmekte sorun yaşıyorsan eğer açık açık konuş ben de ona göre davranayım. ama bir yandan bana aşık olduğunu söyleyip diğer yandan tak gibi davranışlar sergilemen beni gerçekten çok üzüyor. iyi bir insan olduğuna asla şüphem yok ve böyle biri olmasaydın yaşadıklarımızın hiç biri de yaşanmazdı. ama bazen bazı şeyleri çok fazla takıyorsun. ben bile senin iddia ettiğin kadar takıntılı bir insan değilim ve asla da öyle olmadım dedi. daha da devam edecekti ama parmağımı dudağına zütürdüm sonra da aniden dudağından bi öpücük aldım. çok güzel ve çok doğru konuşuyorsun sevgilim. ama şimdi benim dersim var ve gitmem gerekiyor. sen nasıl istiyorsan her şey artık o şekilde olacak. seni çok seviyorum kendine iyi bak diyip kalkıp gittim. içimden bin bin gülüyorum bir yandan da onun şaşkın ama mutlu yüzüne arada sırada bakış atıyorum. hiç abartmıyorum dakikalarca onu uzaktan izledim ve olduğu yerden kalkamadı bile. devamında da derse girdim ve metroda buluşup beraber eve döndük. keyfim yeniden tavan yapmıştı.
    ···
  15. 15.
    +2
    o kişi tabiki de yağmurdu. ben hızlıca yoluma devam etmek istedim ama beni kolumdan tuttu ve saçma salak davranmayı kes dedi. ben de önce onu gördüğünde kapşonunu tak sonra konuşuruz dedim ve o da açıklamama bile izin vermiyorsun ki dedi. neyi açıklayacaksın dedim ve oturalım dedi. ben de yolu gösterdim. hikayenin daha evvelki kısımlarında bahsettiğim toplantı yaptığım bir yer vardı. ilk kez onu gördüğüm. oraya gittik ve anlat dinliyorum diyerek mevzuya girdim. bana eski sevgilisini anlatmaya başladı ve inanın bana o an resmen bir iğrenme duygusunu iliklerime kadar yaşadım. lakin devamında duyduklarımla bu iğrenme duygusu yerini kin ve nefrete bıraktı çünkü bahsi geçen kişi tam bir huur evladı çıkmıştı. ilişkilerinin olduğu sırada yine buna benzer bir mevzudan dolayı kıza vurmuş meğersem. bunu duyunca resmen deliye döndüm ve oracıkta kalkıp gidecektim. yağmur kolumdan tuttu. sakin olmaya çalışsam da bu gerçekten o an için baya zor geliyordu bana. ondan korktuğunu ve böyle bir durumda yine benzerinin yaşanabileceğinden endişelendiğini söyledi. açıkçası anlıyordum. ama yine de hala bir tık sinirliydim çünkü gün geçtikçe ona olan hislerim aşka dönüşüyordu ve aşık olduğum kızı kıskanmak en doğal hakkımdı. en son ben de sana gelecek acının bana gelmesini isteyecek kadar seni çok seviyorum yağmur. ben yanındayken ne o ne de başkası sana hiç bir şey yapamaz. senin için kendimi kurşunlara siper edecek kadar sana aşığım ben dedim. ben bu kadarını hak etmiyorum aslında diyerek ağlamaya başladı. yanına geçip sarıldım ve gamzesine bir öpücük kondurdum. sen her şeyin en iyisini hak ediyorsun benim ela gözlüm. ama sen ağladıkça benim de içimden bir şeyler kopuyor. yapma bunu dedim. sonra da sarıldım. öylece durduk dakikalarca...
    ···
  16. 16.
    +2
    Sonra okulu bitirip diplomamı aldım ve sınıftaki tüm arkadaşları bizim eve partiye çağırdım, alkol, coco, sexin dibine vurduğumuz bi parti yaşattım, erasmustan kalma afrikalı zencileri bile çağırmıştım,
    sabah oldu alkolün uyuşturucunun etkisiyle bi köşede sızmış kalmışım sabah bi uyandım ki, uzun yaraklı Zenciler üstümde, karşımda uzun bacaklı sevdiğim kıza dildo sokup çıkarıyorlar.
    Sonra kayganlaştırıcı jeli boşaltıp boşaltıp o kızdan vazgeçmezsen seni afrikaya zütürüp seni de zebralara da koklatırız dedi, umarum bu korkunç bi rüyadır deyince bi uyandım ne göreyim, deri şapkalı transparan zenciler dünden kalma partiden sarhoş olup evde sızmışlar zabahlayınca sevdiğim uzun bacaklı kızı pastırma tost yapıp kenara atmışlar, sıranın bana geldiğini görünce umarım bu tekrar rüyaydı deyip kanter içinde uyandım, züte bi baktım, dildo kalmış.
    ···
    1. 1.
      +2
      Ben de hikayede ekgib olan şey ne diyordum hosgeldin kardeşim ben tıkanınca sen devam ettir
      ···
  17. 17.
    +2
    ben sanaldan benzerini yaşamıştım reel de de oluyormuş vay aq
    ···
  18. 18.
    +2
    daha önceden bir ilişki travmatik bir sonuç verdiyse ve hele hele bu sonucu daha ilk ilişkinizin sonucunda almışssanız bazen insanlara güvenmek sizin için zor olabiliyor. benim en azından baya zordu. evet güzel bir kızdı ve cidden ilginç bir aurası vardı ama güvenemiyordum. ya yine aynı şeyler olursa ya yine sıçarsam ve işin sonu tak olursa diye. böyle düşüncelerimin olduğu bir dönemde daha okul başlayalı 1 ay olmuşken vize haftası gelmişti. ilk vizemize girmeden önce fakülte önünde bir taşa oturmuş poğaça yerken hayatı sorguluyordum. o sırada kafamı yola çevirdiğim anda bir çift ela gözle karşılaştım. beni görür görmez el salladı ve hal hatır sordu. gergin olduğum gerçeği ortadaydı lakin elimden geldiğince soğukkanlı gözükmeye çalışıyordum. kısmen de olsa sanırım bunu başarmıştım. bir takım konuşmalar sonrasında sınava girdim ve 15 dakikada adeta sınavı gibip attım ve çıktım. onu beklesem mi acaba diye düşünüyordum (ikimizin sınavları farklı çünkü isim olarak aynı bölüm olsa da o %100 ingilizce ben ise %30 ingilizce bölümünde okuyorum) ama devamında benim agaların acil bir durumu vuku bulunca gitmek zorunda kaldım. koşturmaca cart curt derken akşam başka bir dersin finaline çalışırken aniden telefonum çaldı ve onun ismini gördüm. birden silkelendim ve telefonu açtım.
    ···
  19. 19.
    +2
    tatlı ve ciksi bir ses tonuyla alo dedi ve ben orada adeta eridim. 2 saniyede kendime gelip konuşmaya devam ettim ve konuşmamız yaklaşık 20 dakika sürdü. bugünkü sınavından şikayet ediyordu hanfendi. bir kaç gibko muhabbetin sonrasında konuşmamız bitti ve ikimiz de ders çalışmaya döndük. ancak ilginç bir şey olmuştu ki bu da bana bir kaç gündür o arama sonrası yazmaması veya aramamasıydı. kaçan kovalanır mı diyordu yoksa cidden boş vakti mi yoktu bunu anlamamıştım ancak şu bir gerçekti ki gün geçtikçe ben ona daha çok bağlanıyordum. en son dayanamadım ve yazdım. yazdığım günün ertesi gününde sınav yoktu bilerek o günü seçmiştim. anında döndü ve bana ben de tam sana yazacaktım dedi. ben de işleri birazcık daha ilginç bir hale getirmek için aniden işim çıkmış numarası yaptım ve akşam araşalım mı dedim. kabul etti ve daha ilginci de aradığım saatte direkt telefonu açtı sanki bekliyormuş gibi. 2 saat aralıksız bir çok mevzudan konuştuk ve bana konuşma sırasında gördüğüm en komik ve temiz erkeklerden birisin demişti. komik kısmını anladım anlamasına da temiz kısmı neydi ki ? o an için pek sorgulamadım ama ilerde beni bu söz kısmen bir kaç düşünceye sokacaktı tabi
    ···
  20. 20.
    +1 -1
    vizelerin yavaştan sonuna geliyordum ve benim ciddili harekete geçme vaktim gelmişti. evet ben de arada arıyor veya yazıyordum ama genelde bu adımlar kızdan geliyordu. belliydi benimle vakit geçirmek ve konuşmak hoşuna gidiyordu. aniden aradım onu ve vizelerin bittiği gün kahvaltı date'i teklif ettim. baya hoşuna gitmiş olmalıydı ki kabul etti. o anda sevinç çığlığı atmamak için zor tuttum kendimi. onunla nihayet baş başa dışarıda bir mekanda saatlerimizi geçirecektik. sayılı gün çabuk geçer derlerdi ama gelmek bilmemişti o gün. en sonunda gelmişti ve sınav sonu fakülte önünde buluşmuştuk. taksim'de limonlubahçe diye bir yer vardı sakin ve hoş bir yerdi. orada oturduk ve saatlerce konuştuk. onun hakkında bazı gerçekler öğrendim. ne dinlemeyi sevdiğinden tut lise anılarına ve diğer hobilerine kadar. tabi elbette fenerbahçeli olduğu da. koyu bir fenerbahçeli olan ben için bu gerçekten harika bir haberdi. kahvaltının ortasında sanki ben bir teknik direktör o da muhabirmiş gibi fenerbahçe hakkında sorular sormaya başladı. her anlatışımda bana hayranlıkla kitleniyordu bu çok netti. sonra bir gün beni maça zütürür müsün dedi. hiç abartmıyorum bu zamana kadar bir kızdan aldığım en ama en güzel teklif buydu. bunun üzerine inan bana bu başıma gelebilecek en güzel şeylerden biri olurdu dedim. birbirimize öylece baktık. en son kalktık ve istiklalde gezdikten sonra onu metroya bıraktım. sanırım o gün yeryüzündeki en mutlu insan bendim. bir çift ela göze her geçen gün daha da bağlanıyordum. ona her bakışımda yine yeniden aşık oluyordum. yağmur, yağmur gibi kalbime yağdırıyordu sevgisini...
    ···