+7
sonra kız bana "istersen sohbetimize odamda devam edelim" dedi, babasıyla abisi de hınzır hınzır gülümsedi, anneyle abla zaten gülüyor. dedim allah allah babayla abi de gavat herhalde. neyse panpalar kızın odasına gittik.
kız bana ne kadar aşık olduğunu anlatırken, benim bakışlarımı kaçırdığımı, kızarıp sağa sola baktığımı farketti. canlı bir ses tonuyla "yeni parfüm aldım nasıl sence?" diye sordu ve parfümü koluna sıktı. Allah, muhabbet değişti diye atlayıp koklamamla bayılmışım.
uyandığımda her yerim bağlanmış vaziyette, biz tıpçıların 90 derece dönmüş fetal pozisyon dediğimiz, bildiğiniz domalmış vaziyetteydim. kafamı kaldırmamla bir de ne göreyim, kurtardığım kız açmış, takriben 25 cm'lik yannanını sıvazlıyor! daha noluyor ne bitiyor demeden kız bana lübrikant (kayganlaştırıcı) olmadan çaf çuf girmeye başladı, benim kalp yine taşikardiye girdi. ağzım tıkalı değildi, olanca gücümle bağırmaya başladım. kızın abisiyle babası odaya daldı. kurtulmuştum. ama hayır! onlar da pantolonlarını indirdiler. masadaki sırıtmalarının nedeni belli olmuştu. abisinin gibi çığlıklarımı boğdu, babası ise postasını atmaya başlamıştı bile. ardından kızın annesiyle ablası yöresel kıyafetlerle odaya girdiler ve çayda çıra oynamaya başladılar.
her şey bittiğinde miyokard atışım hızlanmıştı, ve rektal (zütten) kanamam vardı. evime gibtir olup gittim, size bu hikayeyi ayakta yazıyorum, siz siz olun tanımadığınız kimseyi sokakta kurtarmayın, hadi kurtardınız "ben tıpçıyım diye hava basarım bu hikayemi incide anlatırım" demeyin, giberler.(mecazen değil)
