sozluk formati

sınav saatini beklerken okulun bahçesinde yaşıtım kızlara bakıyorum. Onlarda deri montlarıyla sınava gelen adamlara. Her zaman daha kalıplılar ilgilerini çeker ergen kızların. Kas sanırlar her yapılı adamın sahip olduğu bedeni. Önlerinde koyun misali domalıp o adamların kıldan görünmeyen ölü bedenlerini gördüğünde pişman olurlar. Ama o adamlar çoktan kızın pişman olmasını sağlayıp duvara duvara itelemeye başlamıştır. Bildiğimiz itelemektir yaptıkları, ciks anlayışı türkiye de itelemekten geçer.

iyice etraftaki dizi muhabetinden sıkılınca gözümü karartıp kızın birinin yanına gidiyorum. Tek başına oturması yanına gitmem de en büyük sebep. Selam veriyorum. Aynı şekilde o da selam veriyor. Bir süre konuşuyoruz öylece. Tam kıza konuyu cinselliğe getirmeyi planlarken arkadan yaşını almış bir adam “ne oluyor kızım “ diye giriyor araya. Elbette araya giren baba olunca mecburen sıvışıyorum oradan. Kuzu kuzu sınavlarıma girip bir sonraki günü bekliyorum.

vefalı mıyım diye sorsam kendime cevaplamam. Çünkü cevaptan korkarım. Ferhat’ı ne aradım ne sordum bu olanlar yaşanırken.