mustafa sarıgül

2007 de yüzyüze tanışma şansım oldu. okuduğum lisenin feto bağlantısı varmış da o zamanlar bilmiyorduk. bir gün lisede yine derste uyuyoruz. sınıfa bir hoca girdi. her sınıftan 2 kişiyi topluyorlardı. bizim sınıftan da ben ve televizyon anchormanlerinden birinin oğlu olan arkadaşımı aldılar. toplam 30 kişi şişli belediyesi yazılı minibüslere bindik. bostancıdan yola çıktık, şişliye.

mustafa sarıgül, bir günde 3 okul açacakmış.biz de seyredeceğiz. okullardan ilkine geldik. nişantaşı'nın da şişliye bağlı olduğunu düşünürsek, bulunduğumuz yer dağbaşıydı. kale gibi okul yapmış vesselam. binanın önünde halk, öğrenciler toplanmıştı. üst kata çıktık konferans salonu da var yeni okulda. yanımızda da halktan ortayaşlı akpli tipli insanlar (miting röportajlarında taşak geçtiğiniz tiplerden) çoğu da gariban, salon hıncahınç dolu. aradan 10 dakika geçmedi, mustafa sarıgül geliyor anonsları yapıldı salonda. arka fonda da gülben ergen'in o zamanki hit şarkısı laylalay lalay ben güneş sen ay' çalıyor. size yemin ediyorum yanımda oturan 50 yaşındaki teyzeler amcalar yerlerinden zıpladılar alkışla tempo tutuyorlar, hipnotize olmuş gibi öyle böyle değil.

sonra halaskargazi caddesindeki sahibi olduğu köfteciye gittik elimizi sıktı konuştu sağolsun.

sarıgül öyle bir adam ki, saadet partisinden aday olsa, sosyete saadet e verir yine onu şişli belediye başkanı yapar. ama hele ki %50li 'bu devirde' asıl başarı, oradaki gecekonduda yaşayan insanlara dsp ye oy verdirtmektir.