0
- evet, şu an iyiyim ama neler oldu az önce?
+ sanırım çay biraz dokundu. o sırada sağolsun başka bir hoca gelip kendine getirdi seni.
- hocam, elinizi ağzıma soktunuz, parmağıma da bir şey batırdınız.
+ hayır, sadece bir elimle ağzını, diğer elimle de elini tuttum. bayılacak gibiydin çünkü.
- peki parmağımın ucu neden sızlıyor?
+ bilmem, belki bir yere çarpmışsındır.
- ama hocam…
+ bence gidip dinlenirsen iyi olur. pek iyi görünmüyorsun. yoklama durumunu öğrenci işlerinde halledeceğim.
saçmalığın daniskasıydı. orada basbaya bir şeyler yapmışlardı fakat anlayamamıştım. öfkeyle karışık bir korku ile çıktım odasından. kafamdaki sorular daha da artmıştı, sakinleşmek için kantine gidip su almak istedim. zaten sudan başka ne alabilirdim ki, cebimde beş kuruş yoktu. gibtiğimin dünyası böyle bir şey işte! ama o da ne, elimi cebime daldırdığımda bir kağıt olduğunu fark ettim. üzerinde kan lekesi vardı ki sanırım odada hocanın benden aldığı tükürüklü kandı bu. kağıtta “20:55 cevher sokak, turuncu bina” yazıyordu. elim istemsizce titremeye başlamıştı.