1. 1.
    -3
    herşey dün gece bir arkadaşımın doğum günü partisi için toplandığımız barda birbirimizi görüp gözgöze gelmemizle başlamıştı. sanki o an aramızda bir çekim oluşmuştu. oh tanrım, neler oluyordu böyle. adeta hipnotize olmuştum. adının rüstem olduğunu öğrendiğim bu karizmatik genç 1.80 boylarında, gömleğinden belli olan edeleli kaslarıyla siyah gözleriyle, geniş omuzlarıyla gerçekten çok yakışıklı bir erkekti. çıldırtıcı göğüslerim ve diri kalçalarımın etkisine daha fazla hayır diyemeyen bu olağanüstü yaratık yanıma gelerek merhaba tatlı bayan, ben osman dedi. merhaba dedim, alev alev yanan gözlerine, karıncalanan tenine, heyecanlı nefes alış verişleriyle hızlı hızlı inip çıkan göğüslerine bakarak gecenin böyle geç bir saatinde tanımadığım karizmatik beylere kimlik bilgilerimi veremem yakışıklı dedim. ne kadar mazbut bir kız olduğumu anlattım. benim bu ağırbaşlı olgun ve edebli halimden etkilenmişti belli ki. bir süre sessizce oturup konuştuk ve bir süre sonra gözlerimi açtığımda kendimi tanımadığım bir evde, onun kollarında bulmuştum. alkol su gibi akmış, arzular alev almış, bedenlerimiz yakınlaşmış, biz birbirimizin olmuştuk. gözlerimi açtım. gülümsedim. hala adını söylemedin dedi. müzeyyen diye fısıldadım. oh my god, ne kadar karizmatik bir isim diye mırıldandı. biraz daha seviştik. güçlü erkekliğiyle beni ve diri vücudumu aşk ormanlarının göklerinde uçuruyor, haz nehirlerinde yıkanıyorduk birlikte. seviştikten sonra biraz uyumuştum. uyandığımda yoktu. acaba neredeydi? gitmiş miydi? beynimden vurulmuşa dönmüştüm. beni tek gecelik bir macera gibi görüp işi bitince bir selpak mendil gibi çöpe mi atmıştı? ben bunları hak diyor muydum? yoo hayır, bunu kabul edemezdim. yatakta tek başıma ağlarken kapı aralandı. o idi. abdullah idi. şaşırmıştı. nereye gittin, beni korkuttun haylaz dedim gülerek, bakkala gittim aşkım, kahvaltı için aşkım dedi. sarıldık, tekrar seviştik çılgınca. çok mutluydum. sevildiğini bilen kişilerin huzuru içindeydim.
    ···
   tümünü göster