cin düğününe davet edildim

muhtar bana dönerek oglum gel vazgeç bu işten dedi. olmaz muhtar dedim bu benim kararım. hayatta tesaduflere inanmadım. buralara kadar geldim. hiç birşey allahın istediğinden gayri olmaz ve ben verdiğim sözü tutup esrayı alıcam dedim. Peki oglum dedi. eger bir yardım istersen, yardım edebilecegimiz birşey olursa bize gelebilirsin dedi. Teşekkür ettim. Yarın beni dolmuşlara kadar bırakbilir misin diye sordum. olur dedi.
Ertesi gün muhtarla ayrıldık. Dolmuşa binip yurda döndüm. Ahmet ve diger çocuklar bayagı telaşlanmışlardı ama kızla başbaşa zaman geçirdiğimi düşündüklerinden bin bin gülüyorlardı ama suratımdan birşeylerin ters gittigini anladılar.
Ahmet ne oldu oglum ne var diye sordu. Halı saha var gelirmisin dedi. bir ara anlatırım yorgunum sonra dedim.
Sonra hepsi halısaha macına gittiler. odada yalnız kalmıştım. Esrayı geç olmadan kurtarmalıydım. Kitabı elime aldım.
Eger kapagını acarsam hiç bir zaman dönemeyecegim bir yola girecektim. tedirgin hissediyordum. kapagı acmadan önce düşündüm. esrayı düşündüm. olen cocukları düşündüm. esra bunları haketmemişti. onu kurtarıcaktım ne pahasına olursa olsun.