1. 1.
    +1 -2
    Mendil alır mısın abi dedi, kirli ama güzel yüzüyle.
    Yok dedim, sağol benim var.
    Olsun sonra kullanırsın dedi, titrek sesiyle.
    Peki dedim, ver bir tane.
    Uzattım parayı, sevindi.
    Mendil kalsın dedim, gücendi.
    Olmaz öyle şey, ben dilenci değilim.
    Peki dedim, peki kızma.
    Aldım mendili elinden, sordum:
    Adın ne senin..?
    Murat dedi, ama arkadaşlar ince der, zayıfım ya hani.
    Annen, baban yok mu senin..?
    Bilmem, vardır herhalde hiç görmedim ki.
    Peki, nerede yaşıyorsun sen..?
    Her yerde dedi, hem de gülerek.
    Nasıl yani, her yerde..?
    Öyle sınırlamıyorum kendimi sizler gibi dedi ve patlattı kahkahayı.
    Haksız da sayılmazdı hani.
    Kimden alıyorsun sen bu mendilleri..?
    Sakallı Mehmet amcadan.
    Kaçtan veriyor, tanesini..?
    250'den.
    Peki sen ne kazanıyorsun, mendil başına..?
    Eee, 250.
    Ne yani, Mehmet amcan senden hiç para almıyor mu..?
    Biraz kızgın baktı, yüzüme:
    Siz hep böylesiniz zaten, karşılıksız iyilikten anlamazsınız.
    Niye ki..?
    Bir keresinde, bir abla ağlıyordu.
    Abla mendil alır mısın, diye sordum.
    Defol, diye bağırdı bana.
    Oysa, oysa vallahi satmayacaktım ben ona, gözyaşlarını silsin diye vermiştim mendili.
    Anlamadı, ama ben yine de gizlice koydum çantasına.
    Peki dedim, ben bir yıllık mendil ihtiyacımı alsam senden bir seferde, topluca yani olur mu..?
    Olmaz dedi, kafasını iki yana sallayarak.
    Olmaz, o zaman benim bütün günlerimi satın alırsın.
    Satılık olanlar, sadece mendiller abi.
    Günlerimi bırak, bana kalsın..!
    ···
   tümünü göster