+1
Zaman gectikce kararimi sorguluyordum. Cunku hic bir sey bekledigim kadar hizli bekledigim kadar iyi gecmiyordu, hersey beklentilemin cok cok altindaydi. Biri bana birsey dediginde anlamiyordum ya yes ya no diyordum. Suratlari degisirse anliyordum ki evet hayir sorusu sormamislar. Hatta bi ara otomatige baglamistim beden egitiminde onumde duran cocuk arkasini donup adin ne demisti no demistim, ayni hizla geri donmustu. Bu sirada kiz arkadasimla ve Turkiye'deki arkadaslarimla hala asiri muhabbet ediyordum. Mesafe'nin verdigi etki ve burdaki kizlari gorunce yavas yavas kiz arkadasimdanda sogumaya baslamistim. Hala saniyordumki ben 1-2 aya kizlari goturmeye baslarim. Zaman gectikce ingilizcem iyi oluyordu ama hala iyi bir diyalog icine giricek seviyeden epey uzaktaydim. Kisiligim degisiyordu, kendime olan guvenimi kaybetmeye baslamistim. Her girdigim ortamda sozu gecen, sakaci cok konusan, sevilen biri olmaktan cikip. Sessiz, cogu zaman 1 kelime bile etmeyen, utangac, guvensiz, ezik bir insan haline gelmistim. Gun gectikce okulda sporlardan dolayi daha cok taninmaya baslamistim, beni ayakta tutan tek seyde oydu bir nevi. Koskaca Amerika'da tutunabilecim tek seyim basketbol olarak kalmisti. O ogle tenefuslerinde oynadigim basketbolda olmasa pgibolojik olarak iyice kotu seviyelere inerdim sanirim. Resim cizmede, sanatda falan ne kadar yeteneksizsem, spordada o kadar yetenekliydim. Oynadigim her sporda iyiydim, basketten ziyade futbolada baya yetenegim vardi. Turkiye'dede okulda surekli oynayarak kendimi iyice gelistirmistim ve kluplerde futbol oynayan arkadaslarima karsi siritmadan rahatca oynayacak seviyelerdeydim. Beden egitiminde tenisden sonra sira futbola gelmisti. Benim seviyemi birak yaklasicak biri bile yoktu koskaca sinifda. Bana topu veriyorlardi sonra kalenin onunde bekleyip attigim calimlari sayiyorlardi sinifca. Dedigim gibi sporlar beni ayakta tutan tek seydi. Insanlarla tanisabilmemi saglayanda oynadigim sporlardi.