1. 1.
    0
    bugün iyiydim ama daha iyi günlerim oldu. insanlar beni sinir etmeye devam ediyorlar. sanırım bundan da vazgeçmeyecekler. en azından şimdilik öyle görünüyor. yaklaşık 10 yıl boyunca tatiller hariç, sabah karga takunu yemeden uyanmak zorunda kalmama rağmen hala erken uyanmaya alışamadım. alışkanlık 21 günde kazanılır falan diyorlar ya zütten uydurmuşlar bence. neyse. ev işini hallettim gibi. biraz sıkıntılı yine ama sıkıntıları da gelecekteki simonella düşünsün artık şimdiden düşünüp hayata ekstra tak atmaya gerek yok. insanlar yürüyen merdivenlerde sol tarafta bekleme yapmamaları gerektiğini hala çözebilmiş değil. hem de onlarca tabela var bu neyin inadı henüz çözemediğim konulardan. metroda ak sakallı bir dedeyle tartıştık. bana 40 yıl önceki türkiye'den bahsetmeye kalktı. en uyuz olduğum 1342. şey bu. geri kalan 1341 şeyi bir ara sayarım. neymiş efendim yıllar önce yol bile yokmuş, bilmem neymiş, şimdi varmış. aklımdan "yav he he swf"yi geçirdim o an. otobüs sırasında ayakta beklemekten sıkılan 17-18 yaşlarında bir dişi, hemen 1 metre ötedeki, üzeri yapılan çalışma sonucunda oldukça toz dolu olan kaldırıma düşünmeden oturdu. o an başımı baykuş gibi sallayıp içimden "vay dıbına koyim hayatta bazen risk almak gerekiyormuş demek ki" dedim. dişi kişisi o eyleminin meyvesini de otobüse binerken aldı. zütünün sağ ve sol lobu tam manasıyla birer dolunay gibi görünüyordu. evet zütüne baktım o da bir gün bakar ödeşiriz dıbına koyim. farkında mıydı bilmiyorum bu durumun ama kimse de "zütünüzü temizleyin lütfen" diye uyarıda bulunmadı. evet kesin kimse kızın zütüne bakmamıştır zaten. neyse amma züt dedim. hala sevmiyorum bu şehri.
    ···
   tümünü göster