Evet beyler geldim buradayım önce sorularınıza cevap vereyim, birincisi kız ergen değildi ki eğer öyle olsaydı da onunla takılmazdım, kız benden 1 gömlek üstün, multi zengin fakat bu kadar varlığa rağmen acayip mütevaziydi. Beyler ben burda çinli gibtim reklamı değil beni mahveden bir olayı anlatıyorum yanlış anlamyın. Yatakta ağlamıyordu kahkaha atıyordu. Her neyse devam edeyim, internetten doberman satan yerlere bakıyordum, iş yerinde sürekli araştırıyordum ediyordum taa ki Bursada doberman üreten bir çiftlik bulana dek. istanbulda bulamamıştım en yakın satıcı Bursadaydı. Ve ben artık bu yalnızlık serüvenini yenip hayatıma yeni bir sorumluluk yeni bir nefes katmak istiyordum. Hal böyle olunca da Bursaya kadar gitmek bana bir gram bile koymadı.
Kadını aradım, köpek hakkında bir kaç bilgi aldım ve tatmin oldum. Bununla birlikte benim çalıştığım yerden 100 metre uzaklıkta bir yerde çalışan ilk okuldan bir arkadaşım vardı. Benimle her maceraya katılırdı Onur. Onura dedim ki,

-Kanka 1 Haziran Pazartesi günü maaşımı alıyorum Bursaya gidiyoruz, oğuz abiden izin al o gün.
+Napacaz la Bursada döner yiyip tro mu gibecez mk
-Kanka köpek alıcam olm ya doberman cinsi acayip bi şey ne zamandır istiyordum zaten
+Tamam kanka bakarız ayarlayabilirsem gideriz.

Evet.. Onuru da ayarttığıma göre kendime yol arkadaşı, bir rehber bulmuştum. Artık Bursaya kadar yalnız gitmek zorunda değildim. Yol bilmez iz bilmezdim ne de olsa böylesi her şeyden iyiydi. 1 haziran 2015 Pazartesi gününden önceki pazar akşamı Bostancı Lunaparkın ordaki Nilüfer şubesine gittik. Gidiş dönüş biletlerimizi kestirdik. (Dönüş bileti!!! Dönüş biletine ihtiyacımız olmayacaktı ilerleyen zamanlarda anlatacagım hepsini). Ertesi sabah erkenden kalkıp yola koyulacaktık...

Beyler bütün olay şuan başladı. Nefeslerinizi tutun. Ben buradayım ve yazmaya devam ediyorum.