Oyuğu iyice genişkettikten sonra tanımadığım adamlardan biri elinde gaz lambası ile içeri girdi. Aradan 1 dakika geçti geçmedi nefes nefese geri çıktı. Gaz lambalarını hemen söndürün diye bağırdı. Biz lambaları söndürürken mehmet amcada
koşup arabanın arkasından gaz maskelerini getirdi hemen 1 tanesini adama giydirdi , geri kalanları bize verdi. Herkes maskelerini taktıktan sonra sırayla oyundan içeri girdik. Karşılaştığımız şey bir evin boy olarak kapısı büyüklüğünde en olarakta
2 kapı edecek genişlikte mermer bir blok veya taştı. Mehmet amca belinden bir ufakça bir alet çıkardı bu otobüslerdeki imdat çekinlerine benzeyen birşey ve mermer bloğa rast gele vurmaya başladı. Bloğa vurdukça her vurduğu noktadan farklı sesler
çıkıyor ve yankılanma yapıyordu. Yankılanma yapılan yerleri kalemle işaretledi ve anıla arabadan darbeli matkabı ve balyozu getirmesini jenaratörlerden birini de oyuğun ağzına kadar yaklaştırmasını söyledi. Anıl az sonra geri döndü elinde balyoz ve darbeli
matkapla, Araçtan inerken bize kazmaları fırlatan adam matkabı eline aldı ucunu çok daha farklı olan bir uçla değiştirdi bu iş görür dedi ve başladı işaretlenen yerlerden delmeye, yaklaşık 10-12 tane delik açıldı sanırım tam emin değilim, birbirinden alakasızortalama bir düzine delik ne alak felan diye düşünürken sonunda delme işlemi bitti, matkabı bırakıp balyozu aldı bu seferde eline, beyler ben hayatımda böyle hayvancıl vuruşlar görmedim adam vurdukça yer titriyor sanki 5-6 vuruştan sonra
bloktan çatırdamalar geldi, her vuruşta ufak ufak parçalar dökülüyordu sağından solundan bloğun, bi 15 dakikalık uğraş sonucu balyoz darbelerinin yoğunlaştığı merkez nokta dedikleri yerden ufak bir yarık oluştu daha sonra her vuruşunda yarık dahada di, genişledi, en sonunda çatırdamala artıp yarık bir insanın geçebileceği boyutlara ulaşınca, yarığın etrafına taşta kirişleri eklediler,