-
301.
+4Yemekhane de anlaştığımız gibi bizim ekip vardı.
Elizabethin katılışıni kutlayacaktık.
Masaya geçtik herkesle teker teker tanıştıktan sonra Anna ile kaynaşmaya başladılar bile. Ben Anna kıskançlık triplerine girer diye düşündüm ama öyle olmadı.
Kıskanç kızları sevmem zaten,bir kızdan trip yediğinde hoşuna giden erkek hayatını bir gözden geçirmeli bence. Biz erkekler özgür varlıklarız. Ama boyle bir mekanda ne kadar özgür olabilirim ki?
Bende Richard abiyle konuşmaya başladım.
"Aramızı birini daha kattın ha, sen varya az değilsin hani muallak amcan gibisin aynı."
"Bunu iltifat olarak kabul ettim abi" dedim gülüştük. Sonra Waylon da katıldı sohbete.
"Şu deliler iyice azıttı biliyorsun zorunluluktan motorla ilgileniyorum biri bir gün üzerime atlamadan bana bir kaç şey öğretmeniz fena olmaz"
"Asıl sen bize öğret be sen neler biliyorsundur neler"
"Dövüşmeyi bilmiyorum ve parkur yapmanın da burada pek bir etkisi olacağını sanmıyorum." dedi.
Şaşkınlıkla atladım.
"Parkur mu yapıyorsun"
"Acemi olarak. Öyle taklalar falan açamam ama iyi tırmanır,iyi koşarım."
"Ulan isviçre çakısı gibi çıktın ha"
Deyince kızlar da dahil hepimiz güldük. Bu gülüşlerin sonu ağlamakla bitmezdi umarım. Çünkü hala bilmediğimiz şeyler vardı. Hayal dahi edemeyeceğimiz şeyler olacaktı.
Bir insana doğa ustu güçler verme olayını komik buluyordum, buluyorduk. Makinelere bağlanıp sadistçe şeyler izlemek neden bir insana tanrısal güçler versin?
Başlamadan bitecek olan bir deney olacağını düşünüyorduk. Boylece deney iptal edilir biz de özgürlüğümuze kavuşurduk.
Ve yeni gelen sağlam teçhizatlı askerler. Büyük bir organizasyon olduğuna iyice ikna etti beni.
Üzerimde yapılan saçma ölümcül testte delilerin ne kadar tehlikeli olduğunu gördüm.
Ya doğa üstü güçlere sahip olsalardı?
Şuan bunları yazamıyor olurdum.
başlık yok! burası bom boş!