0
Komşumda Nes vardı, çok istemiştim. 8 bit'in tüm imkanları ve çok güzel grafikler. 4 d-pad tuşu ve 2 komut tuşu. Bu bin de hava atardı oynatmazdı.
Neyse bir gün doğum günümde Almanya'dan gelen teyzem Snes getirdi. Oha oha oha Snes... Evin içinde çılgınlar gibi 4 dönmüştüm. 16 bit'in nimetlerinden ne yazık ki bir süre faydalanamadım zira Türkiye'ye henüz gelmemişti 16 bit oyunlar. Ben de Nes'in kasetlerini Snes kaset slotuna dönüştüren bir aparatla takıldım bir süre.
ilk 16 bit oyunumu hiç unutmam. Super Mario World 2 idi. Kime "Mario" deseniz kafasında 8 bitlik Super Mario World canlanır ama genelde kimse 16 bitlik Super Mario World 2'yi bilmez. (Yoshi's Island diye de geçer). Bana göre çok güzel bir oyundur. Kaç kere bitirdiğimi hatırlamıyorum. (Bak bitirmek diyorum, bir mario oyununu bitirmek. Düşünün ne kadar sevdiğimi.)
Güç kaynağı da deli gibi ısınırdı amk. Buzluktan buz alır, poşete koyar, bunun üstüne koyar, oynamaya devam ederdim.