Birden önümü kestiler.
"Ne istiyorsunuz benden?" diyerek tepkimi gösterdim.
Hepsi birbirine bakarak sırıttı ve kafama beyzbol sopasıyla güzelce bi indirdiler.
Uyandığımda yüzüstü yatmış şekilde bi masaya bağlanmış haldeydim.
zütümü hissetmiyordum.
Sonradan anladım ki uyuşturmuşlar.
Mahallenin bütün esnafı ordaydı. Manav nuri, kasap ahmet, nijeryalı saatci zenci hüsnü hepsi oradaydı. Ortamda esrar döner gibi zütümü dönüyorlardı. Bi manav nuri, bi kasap ahmet. Sabaha kadar sıra sıra zütümü gibtiler. Eda da onu ektiğimi düşünerek benden ayrılmıştı. Ben de edanın beni terketmesini kaldıramayıp artık düzenli olarak manav nuri, kasap ahmet ve nijeryalı saatci zenci hüsnüye zütümü armağan ediyorum.