+4
Doktor, polis ve hemşire. Beni üzerine beyaz bir örtü olan cesedin yanına getirdiler. Çok soğuk bir yerdi. Hemşire benim kadar meraklı bir şekilde örtünün açılmasını bekliyordu. Doktor sedyenin başına geçti. Yavaş bir şekilde örtüyü açtı. Örtünün altında yanmış bir vücut vardı. Yüzü küle dönmüş. Ama saçlarının tamamı yanmamış. Çok dikkat etmemiştim ama hatırlamaya çalışınca Aslı nın saçlarının da bu renkte olduğunu hatırladım. Açık kahverengi, uçları hafif boyalıydı. Şimdi tek fark saçlarının arasındaki küller. Oydu. Fiziği, yanmış da olsa yüzü ona benziyordu. Onayladıktan sonra doktor paketlenmiş bir kağıt uzattı.
Bu kelimeler bir şey ifade ediyor mu?
Kelimelere baktım. Anma töreni. Aslı'nın anma töreni olduğunu biliyormuş bu herif. Ölüm tarihimi hatırlatıyor. Başımı olumsuz biçimde salladım. Kendimi toparlayıp oradan çıktım. Sokakta yürürken hala çözemediğim bir şifre olduğunu hatırladım. Benim kitaplarım. Kütüphaneme konulan kitaplar. Onlar kimin? Bunu hiç düşünmemiştim. Evime gittim. Kitaplara tekrar göz gezdirdim. Hayır. isim yok. Ama bir üniversitenin ismi var. Ama bu üniversite Aslı'nın üniversitesi. Vakit kaybetmeden oraya gittim. Kapıdaki ilan gözüme çarptı.
Büyük kaybımız. Aslı ve Eda. Sizi çok özleyeceğiz.