Bugüne kadar 400-500 civârında kitap okudum genç kardeşim, tam sayısı aklımda değil. Mustafa Kemâl de öyle yazıldığı kadar kitap okumuş olamaz, birkaç ay önce 1 başlıkta bunun hesabını yapmıştım.
Ben diktatör demiyorum, kendisi de bunu söylüyor zaten. 1930'ta kukla muhalefet partisini kurdurtması arefesinde, onun biyografisini yazması için Alman 1 profesörü çağırmışlardır ama profesör "ben böyle 1isinin biyografisini yazmam" diyerek reddetmiştir (tam sebebi aklımda değil ama diktatörce yönetimi olmalı). Bundan sonra Fethi Okyar ile konuşması olmuş ve ona "bugünkü manzara 1 diktatörlük manzarasıdır, öldüğümde arkamda bunu bırakmak istemiyorum" dediğini bizzat Fethi Okyar yazmıştır kitabında.
Kendisinin kimleri astırdığını araştırabilirsin; kurtuluş savaşında birlikte yola çıktığı ama ona itaat etmeyen kimseyi yanında tutmamıştır ve asabildiğini asmış, kaçabilen kaçmış, kaçamayan da ev hapsinde kalmış, kitapları yakılmıştır (örnek : Doğu Fatihi Kazım Karabekir)
%3 ve %97 oranını neye göre verdin bilmiyorum. 1923-1927/28 döneminde yaşanan geçici büyüme, artık savaşların olmaması, cepheye giden köylünün tarlasına dönerek üretimi arttırmasıyla olan doğal 1 sonuçtur. Yani bu kadar insan üretimden kopmuştu, geri döndüler ve geçici artış oldu, sonra da bu büyüme durdu zaten. 1930'da halkın isyan belirtileri göstermesi ve kendisinin de yurt gezisine çıkması bunu destekler zaten.
Okuma-Yazma oranı da yine savaşların bitmesi ile doğal şekilde artmıştır. Osmanlı zamanında %9-10'dur okuma oranı, yeni devletin ilk 15 yılında ise %30'lara ancak çıkmıştır. Bu da abartılacak bir şey değildir.
Sonlara doğru hakaret etmişsin, bu da bilgi sahibi olmadığın ve özgüvensiz olduğunu gösterir. Sanıyorum ki yaşın genç, eğer çeşitli kaynakları okumazsan, yaşın ilerlediğinde de böyle tutucu olacaksın ne yazık ki