Öncelikle at yalanı seveyim inananı yazan arkadaşlardan bir ricam var gibtir olup gitsinler .
Hikayeyi 3 şifreli notebookumdan terimi koklayarak yazıyorum . Uymayan varsa oda gibtirsin .
Çocukluğumun geçtiği canım mahallemin bana bıraktığı tek şey birtanecik arkadaşım arkadaştan öte kardeşim Y. idi Ondan bahsederken "Y. " diye hitap etmek istiyorum sebebini anlatıcam . 17 ağustos 1999 depremi . Bir deprem hayatından neleri zütürebilir bunu en acı ben öğrendim. henüz 8 yaşındayken böyle bir gerçekle karşılaşmak insana zor geliyor . Ailem , komşularım , daha dün top oynadığım arkadaşlarım , sınıf öğretmenim ve daha niceleri . 8 yaşındaki bir çocuğun görmek istemediği ne varsa hepsine şahit oldum. Yer Yalova merkez. Bizim evdeyiz o sıralar . Okullar tatil , tatil ödevleri bitmiş babamlar Y. nin ailesiyle birlikte balkonda içiyor . Küçükken ara sıra kaçamak olurdu bizim için Y.nin ailesi geldiğinde . 4 e 5 e kadar uyumaz oyun oynardık . Yine öyle bir akşamdı işte . Saat 2.40 civarları hava karanlık fakat zifiri değil . böyle sanki morla karışık bir renk . Herkes hayatından memnun o sıralar herşey ucuz insana verilen değer daha fazla . herşeyin tadı çok başka bikere aile sevgisi denen birşey var benim için . Y. ile beraber içerdeyiz . Silahla askercilik oynuyoruz . odama doğru koştum . Y de yanıma geldi beni vurmak için . saklanmak için ranzamın altına yattım . Y geldi bakındı bir süre beni bulamadı . odadan uzaklaşınca bende fırsat bilip arkasından onu vuracaktım . hızlı olmalıydım. Acele edeyim derken ayağımı ranzaya vurdum . Hemen ranzanın yanına oturdum Çocukluk ya işte birden bağırdım . Y. yanıma geldi . Birlikte ayağıma bakarken işte o saat :
03.02
Birden ışıklar geliyor sağdan soldan her taraftan sesler
korkmayın telaş yapmayın birşey yok herkes salona geçsin .
Bir yandan yerin altından gelen ilginç sesler .

Her taraf kap karanlıktı . Bir ara uyandım ve kör oldum sandım . sağ kolumu oynatamıyordum . Sağ ayağımın üstündeyse birşeyler vardı . Kafamı kaldırdım ama gücüm kalmamıştı.
indirdim ...
sigaraya çıkıp geliyorum beyler . Allah vermeye gökyüzü sanki mora mı çalıyor ne bu akşam ?