alagavat

Canlı olmaya, canlı kalmaya, candan cana yetişmeye yoruldum stenografım. bugün büyük binalarının demirlerle, kolonlarla, siyah filmli camlarla cepecevre sardığı yerde denizi ve martilari kalben tüm istahimla okumam o kadar olagan geldi ki bana.. hasretini çektiklerim öyle imkandan yoksundu o an.

yek atmak demek bu yerlere alisamamak ve olsa olsa kendini bir hayret denizinde bogmaktir kesintili bir sureklilikle olsa da doyle bi 50 60 yasina kadar anca.

Hem sürdürecek daha manalı bir seyi kalmayınca insan ne yapsın soyutlugumuz var gücüyle bizi bizden alıp kendine katmakta.. bugün bi kaldırıma oturup kitabımın sayfalarını cevirmek istedim kaygisizca ama ne oldu kaldirimlar yollar iyi kötü bi niyeti olmayan niyetsiz bir soluga bel baglayanlar cevirdi beni yoldan, hikaye olmus gibiyim ala hikaye olmaktan ne kadar korktugumu tahmin edersin hele su bahsettigim bas agrisi yok mu kendimi üçlü prizin kablosuna asıp bekletsem bi gece gecer mi asdasdad

o sarkiyi ben de ne zamandir dinlememistim anlik bi umut verdi dinleyince ne kadar tatli bi tipi varmis hüsnü abinin keşke insan o yaslardaki yasama gayretini hic yitirmese..

Gel gezmelere gidelim dedi hüsnü lakin zamansız oldu ben de tam...
https://youtu.be/heV9eDYFgtY

Önce şu bahsettigin canlı olmayan babalara selam edelim..

Kv