Aynı gün içerisinde ceza yedim. Sabah kahvaltıyı biraz fazla uzun yapınca gün boyu dışarı çıkmayacaktım. Bölümde 15 kişi dışarı çıktı öğle arası. Supervisor ve ben kaldım bitek. Ama dünya tatlısıdır abla. Zaten güzelce belirtti cezayı. Yoksa millet kavga çıkarır başka biri olsa. Tıbbi sekreter yokta sen halleder misin şu dosya işlerini dedi. Tabi abla dedim ve yerleştirmeye başladım kağıtları. Hava sıcak bölümde tekim sıkıldım. Adem de ceza yedi bölüme girdiğimiz mi var o sabah abarttık biraz. Neyse zaman ilerleri derken bi baktım bizim bölüme doğru geliyo o kız. Kanım yine hızlandı kalbim yerinden çıkacak gibi. Bizim işleri sana mı yaptırıyolar dedi hafif tebessümle. Beni benden aldı. Şey evet biraz öyle oldu diyebildim. Sabah keşke hiç gelmeseydi diyodu hemşireler senin hakkında dedi. Biraz fazla kaçırmışız sohbeti dedim gülüştük. Ulan gülmek bi insana bu kadarmı yakışırdı be? Cennetin fragmanını hissettim yemin ederim. Dosyayı uzatır mısın? Dedi. Uzatırken elim ayağıma girdi heyecandan yere düşürdüm önümde olan ne varsa ve kız güldü. Utandım o an ama nasıl ellerim titriyor anlatamam. ismin Candı demi dedi. Evet can senin diye sordum. "AZRA" Dedi. Ve benim alfabem adındaki harf kadardı artık. Dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıları dinliyorum sanki her cümlesinde.