+8
Giyindik çıktık. yani giyindik derken montu giydik çıplak değiliz.
10 dk yürüdükten sonra açık bir tekel bayii bulup 35lik jack aldık. yanina da bitteeeeer olmazsa olmazımdır.
eve geri dönerken köpekler kovalayıp da soluk soluğa eve gelmeseydik iyiydi aslında ama kader utansın be ya
nihayet içeri girebildik. Kapıyı kapayıp montu çıkardım dünden kalan fındık-fıstık vardı onları da getirdim sofrayı donattık.
Ben sek içerim az içerim öz içerim. Özel bardağım vardır zaten shot için.
doldurdum bardağımı semraya da çay bardağının yarısı kadar doldurdum. meyveler mezeler çikolatalar hersey hazır.
tv den de hafif bi müzik ortam missss
geldi oturdu karsıma . Anlat dedim ne var ne yok anlat.
yetimhane maceraları annanesinin onu evden postalayışı vs her taku anlattı. üzüldüm biraz kimsesiz olmasına ama beni güldürmeyi başarıyordu anlattıklarıyla.
şişenin dibini bulduk beraber ayağa kalkarsam dengemi kaybedip yuvarlanıcam biliyorum ama yine de tuvalete gitmem gerekti.
Yavasca yerimden dogruldum. mehter takımı gibi 2 ileri bir geri zar zor işimi halledip geldim. odanın kapısını açtığımda semra tişörtü çıkarmış sütyenle oturuyordu.
"hayırdır ne bu hal ?
-cok sıcak oldu ya
+jack yapmıstır onu yaa
-hiç shott içmem ben ondan oldu heralde
+ateş basar işte baştan söylesene meyve suyu vardı dolapta
-olsun ya böyle de iyi
Sofraya tekrar kuruldum bardağımda kalan son jack i de dikip çerez yemeye devam ettim.
semra git gide yaklaşmaya başladı
kafamız güzel ok ama o kadar da değil sadece ortalk birazcık dönüyor o kadar.
"emre" dedi. Gözlerini bana sabitleyip bakmaya devam ediyordu
" efendim?" salağa yatma konusunda yüksek master yapmıştım rol mü gerçek mi anlayamazsınız yani.. Gözlerimi kısıp bakmaya devam ederken gözlerimiz birbirinden ayrılmıyordu emekleyerek yanıma geldi. yanıma oturdu. başını çevirdi yanaklarına dökülen saçlarını topladı.
Hiçbişey demeden dudaklarımız 2-3 santim kala durdu. gözlerimin içine bakıyordu.
öylece kalsa yemn ediyom bir ömür bakılır hacı yeşil mi mavi mi gibi bişey işte yeşilmsi mavi.
gözlerimi kapayıp hafifçe gülümsedim. " Seni istiyorum" dediğimde daha lafım bitmeden dudaklarımda şiddetli bir öpücük hissettim. Hırçındı. Birz sert davranıyordu ama bu hali tahrik etme konusunda daha güzeldi sanki.
zaten alkolunde verdiği rahatlıkla dudaklarını yakalyıp yutmaya başladım.
boynuna küçük öpücükler kondururken kendinden geçmeye başlamıştı.
kollarını boynuma doladı önce sonra tişörtümü sıyırıp çıkardı.
Tırnaklarını sırtıma bastırdı kendine doğru. omuzlarımdan belime doğru çizdikçe
bende daha çok istemeye başlamıştım onu. acayip tahrik oldum.
kanepeye uzatıp bacaklarının arasındakinin yalamaya başladım zevkten ınlemeleri arttıkça daha çok bastırıyordum dilimi.
sonra yalvarırcasına bir sesle " Hadi emreeeğğğğ hadiiiii girsene hadiiiğğğğ" diye bir şeyler söyledi inlemeyle karışık.
O kadar çok tahrik olmuştum ki ikiletmedim. Yavaşça içine doğru yol alırken inleme sesleri artmıştı. bit yandan da dudaklarımı emiyordu. sonra o üste çıktı.
aşağı-yukarı , aşağı-yukarı.. Gerçekten böyle bir zevk yoktu yani daha önce hiçbirinden böyle zevk almamıştım. Hala içindeyken göğüslerini ağzıma dayadı. bende görevimi yerine getirip itinayla dil darbelerine devam ediyordum. Ellerimse kalçalarını sıkmakla meşguldü.
ikimizde rahatladıktan sonra olduğumuz yere yığılıp kaldık.
Tümünü Göster