-
251.
+12sinemada da güzel vakit geçirdik diyebilirim*. film fena değildi, filmin büyük bölümünde başının huzur verici ağırlığını omzumda hissettim, ara sıra eğilip öptüm..o beni öptü..nereme denk gelirse..boyundan, kulaktan biraz kaptırdık beyler karanlığın da etkisiyle..içim epey hoş olmuştu aq..hatırlayınca hala muzip bir gülümseme belirir yüzümde..Tümünü Göster
sinema çıkışı, artık tamamen bulutlar üzerinde yürüme levelindeyiz, saat akşam 8 filan olmuş, canlı müziğe gidicez, o mekanı da beraber konuşmuştuk zaten..ben artık hediyemi filan orada takıcam, beraber şarkılara eşlik edicez, mum ışıklı masamızda, o loşluğun da verdiği gizemlilikle, birbirimizi süzücez yandan yandan..belki öpüşücez..gerçi onları hesap ederek ilerlemiyordum ben bu ilişkide, şimdi dışardan baktığım için böyle rahat tespitte bulunabiliyorum..ama olayın içindeyken, eğer seviyorsanız..bunların hiç birinin farkında bile olmuyorsunuz zaten..
mekan gittik, müzik 10-15 dakikaya başlayacak..harika bir ortam var, epey kalabalık..bizim masamızın yeri de oldukça güzel asma balkon katında, az görülen, çok gören bir yerde, tam pusudayız yani ;)
loş ortamı, mum ışıkları destekliyor, masanın üzerinde kuru gül yaprakları, her yerde o güne özel süslemeler,
iyi de bir solist var, hatta o hatun ve tayfası sonradan kasette yaptı, burada olan herkes de tanıyordur onu..adını söylemeyeceğim huyum olduğum üzere,
gece başladı, biz müziklerle kendimizden geçiyoruz, göz gözeyiz, diz dizeyiz, vücutlarımızın birer yanı, siyam ikizleri gibi birbirine yapışık..benim gülümsemekten ağzım yırtılacak aq..
neyse bunlar ara verdi, hah dedim, tam şimdi şarkılarla da kendimizi bulmuşken, tam hediye zamanı,
çıkardım kolyeyi, kutusunu uzattım, bu baktı, gülmeye başladı,
"ne o evlenme mi teklif ediceksin bana" gülüştük filan..ben biraz kızarmış olabilirim..*
kutuyu açtı, kolyeyi görünce yine erik tanesi gibi oldu gözleri.."amaa çook güzel buuu" deyip burnumun üzerine bir öpücük kondurdu, sarıldı, başını göğsüme dayadı..
"takmamı ister misin?" dedim *
"tabii" dedi, saçlarını yukarıda topladı, ben arkasına geçtim, zinciri ayarlayıp narin boynuna doladım, çıt çıtını birleştirdim..sonra dayanamayıp o tatlı ensesine bir de öpücük ekledim:
"hayatımın güneşine.."..
bu arada bu gece ikinci sırada paylaştığım yunanca şarkı bağımlılık yapabilir beyler uyarayım, 20. repeatım filan sanırım..her açışımda böyle oluyor *
panpa sakin olaydın ya *
http://fizy.com/tr#s/1ahgas
evet..beyler, o an kendimi zirvede diye düşünüyorum..yani, muhtemelen daha fazla mutlu olunamaz..bu, kolye ucuna filan bakıyor paso, bakıp bakıp gülümsüyor, defalarca teşekkür etti..ben tabi, acayip şişmiş durumdayım lan helyum balonu gibi oldum, bir salsa beni kesin uçucam * artık dudaklarımın kenarı resmen acıyor, ama duramıyorum lan sırıtmadan, ağzımın iki yakasını birleştiremiyorum, inek şabandan halliceyim..
neyse,
grup tekrar başladı,
biz gene hülyalar içindeyiz..ellerimiz havada, kafa kafaya dayanmışız, leylalarr gibi eşlik ediyoruz her şarkıya..çok da allahsız bir repertuar yapmışlar ulan, iyice kaybettik kendimizi..
gece öyle sürerken, bunlar son bir ara daha verdiler, 1 saat daha söyleyip bitirecekler, saat 12 ye geliyor..
sonra bizim kız, "ben bi lavoboya gidip gelicem" diye gitti..ben de o ara telefona bir bakayım dedim ki, obaa..cevapsız çağrılar, 3-5 tane, bir de mesaj,
baktım kim? annem, babam *
mesaj da babamdan, "bu gece senin ne meşguliyetin olabilir ki lan eşek sıpası" yazıp sonuna göz kırpmış... seviyorum bu adamı ya *
ben öyle salak salak güle durayım, benim kız geldi, ama yalnız değil,
yanında üç tane zenc... * *
yanında bir kafe çalışanı bir kadınla çocuk da var, birinin elinde küçük boy bir pasta, öbürünün elinde bir hediye kutusu, şu noel babanın bıraktığı cinsten *
obaa...
beyler ben şoklardayım lan..
"sevgililer günün kutlu olsun bitanem" deyip yanağıma bir öpücük kondurdu,
pasta masaya konulunca seçebildim, pasta sarı lacivert beyler * üzerinde ismimiz var, kremayla kalp malp çizilmiş,
hediye paketini de bıraktılar masaya, sonra da, ben öyle ablak halet-i ruhiye de iken, bu da yanağıma dudaklarını kondurup, beni öperken bir kaç poz resmimizi çektirdi elemanlara,
yalnız varya, bilerek alıyor o kareleri, kesin ilerde bakıp gülmek için, zira ben acayip ambale haldeyim, böyle sürpriz doğum günü partisine kurban gitmiş şaşkın ergenler gibiyim..
neyse..oturdu bu yanıma..elemanlar gitti, müzik yeniden başlıyor..
ben şoktan çıkabilmiş değilim..
"paketi açmıcan mı tatlım?" dedi..
robot robot aldım elime paketi, başladım açmaya..
arkadaşlar teknik bir sorun oldu belli ki *
başlık yok! burası bom boş!