ertesi gün, tahmin ettiğim gibi büyük ölçüde yatakta geçti, ikindi vakti kalkıp yemek ısıttım, tolga ne kadar yoğun olursa olsun yemek işini boşlamıyor sağ olsun, seviyorum bu çocuğu, karı olsa kuma olarak alırdım o derece.
program gece on da, hem tolgaya, hem de aşağıdaki zibidilere gelin diye telkin ettim tekrar,nurişi de alıp evden çıktım.
yarım saat evvelden gittik, hem biraz bizden önceki elemanları dinledik hem de sohbet ediyoruz, bir ekgiblik dikkati çekti..
burçin yok?
sahnedekiler programı bitirdi, biz ayarlamalara başladık, ortam gürültü, sigara dumanı, loş ışıklar, kalabalık..ama benim aklım başka yere takıldı kaldı.. ara ara devamlı bakınıyorum etrafa, acaba diyorum başka yere mi oturdu? ama yok..neyse belki program başlamaya yakın gelir dedim..
başladık, tolgalar geldi, hatta sonradan nilay da geldi yine tipsiz arkadaşlarıyla ve beni şaşırtarak bir arada oturdular nilaylar ve tolgalar... kızlar gitti yanlarına neticede, nilaya helal olsun, delikanlı kız diye boşuna demiyorum..
biz çalıyoruz söylüyoruz..ama tadım yok beyler..tadım acı..bizimkiler ben ard arda slowları isteyince bir ara müdahale etmek zorunda kaldılar,
"olm öldürcen mi milleti, osman aga çalıyoruz okey?"
lan benim kadınım gelmemiş, ne osmanından bahsediyonuz siz..gibicem osmanıda agayıda..onu söyleyecek keyif mi var bende?
neyse, dedim, "önce biraz daha düşük tempoyla girelim, onu üstüne çalarız" haluk levent girdik bir tane..
molada bizimkilerin masaya gittik nurişle, ömerin manita gelmiş, o oraya gitti, ilkayın da kız arkadaşları varmış, o da bizi bir selamlayıp onların yanına gitti..
neyse oturdum ben, ama kafam zonkluyor..nerde bu kız aq?..masada herkes konuşuyor, gülüşüyor..ben dalmışım, nilay dürtükleyip "heeyo uyan dostum geldiik" diye çığırınca kendime geldim, bütün masa bana gülüyor o ara..
tolga hemen lafı yapıştırdı,
"adam aşık ya olsun o kadar dalgınlık (:"
hemen ooo lar yükseldi, nilay,
"ne? benim niye haberim yok? gebertirim seni valla kim o kız?"
"ya tolga..si..şımarıyor işte bea ne aşkı.." deyip güldüm sıkıntıyla...
"var var sende bir şeyler ama, dalgınsın bu gece, ifadeni alayım bir ara ;)"
"cık..cidden yok bişey, siz geldiniz diye heyecan yaptım o yüzdendir" deyip güldüm,
masa yeniden karışınca ben de bu baskı anından sıyrılmış oldum...
ama ya içimdeki baskı ne olacak?..
on gece, on beş gece üst üste geliyor hanım efendi,her gece saatlerce göz göze oturuyoruz, ama sonra pat! birden bire sırf geçen geceki olay yüzünden kesiliyor gelişler..bu kadar kolay mı yani? hemen tripler..havalar... daha arada resmi bir şey yokken bile bu denli tripkar ve acımasız olabiliyorsa, bu burçinin sevgililiği nasıl olur allah bilir..
gerçi olayı derinlemesi değerlendirince sonradan, aslında kızın haklı olduğu bariz... düşünsenize, hem önce o kadar yakınlık gösterip, ilgisine karşılık verip, üstüne bir de söz verdim, hem de kızı saatlerce züt gibi tek başına oturttum orda, üstüne bir de gidip, teselli ediyorum ayağına kız gibtim (ki neyseki bu kısmı asla bilemeyecek)..hani, az bile yapıyor..yüzsüz gibi bir de gelecek miydi yani?
ikimizi de cezalandırıyor işte..bana, "vazgeçilmez değilsin" mesajı verirken, kendi dayanıklılığını da sınamış oluyor..ulan o değil de, ben ki, daha iki çift laf ettiğim kızdan bile numarasını isteyebilecek bir yavşaklıktayken, nasıl olur da bu hatunun telefonunu almayı unuturum lan?..e tabi, her gece her gece alışınca, o geceler hiç bitmeyecek biz de liseli aşıklar gibi her gün aynı yerde, aynı saatte, aynı ağacın altında, aynı gölgenin dibinde buluşacağız sandım..
ama bir diğer açıdan da bakınca, şöyle bir durum ortaya çıkıyor..bu kız, eğer cidden bu kadar kızdıysa bana ve bu derece triplere getirdiyse olayı, benden cidden hoşlanıyor demektir..
benden cidden hoşlanıyorsa,
bu öyle yatağa atıp geçilecek bir kız değil demektir..
bu öyle yatağa atılıp geçilecek bir kız değilse, benim, bizim kriterlerimize uymuyor demektir..
e bizim kriterlerimize uymuyorsa, benim bu kızla ne işim var lan o zaman?
hani başka kalp kırmak yoktu?
http://fizy.com/#s/3wl26a
vizeler yaklaşıyor...
oradan oraya gezerken, şarkıydı türküydü, kızlardı, play station maçlarıydı derken,
sonunda züte girecek şemsiyenin ucu göründü..okul dönemi olarak 3 ün 1 inde olmamız da pek manidar, acaba sınav sonuçlarım hakkında bir spoiler mi bu? (:
sınavlara bir hafta kala, 2 haftalık sınav dönemiz boyunca olan canlı müzik şedülümüzü yeniden gözden geçirmemiz gerekecekti, ama ilkayların fakültede sınavların bizden bir hafta sonra başlaması bu düzenlemeyi 3 haftaya çıkarmaya mecbur kıldı bizi.
neyse, gitti murat abiyle görüştük, uzun uzadıya yazmak istemiyorum ama epey zor oldu yeni programı belirlemek, yani adamın bize bir zorluk çıkardığı yok ama sonuçta tek grup da biz değiliz ki? bizden başka 4 tane daha sahne var. düşünün işte beyler siz kafenin olayını, yaptığı ciroyu, adam 5 ayrı grup çıkarıyor, çarşamba hariçti sanırım, 6 gece canlı müzik var..onun zütürünü hesaplayın, bir de getirisini hesaplayın..ne paralar dönüyor siz anlayın..ee, gib kadar bardaktaki çaya 1,5 lira verdiğini göz önüne alırsan adam oraya duman'ı bile getirir istese..
neyse,sınav döneminde yeni programımız, üç hafta boyunca, haftada tek gün, sadece cumaları,gece performansı. kıyak oldu cuma olması, çünkü hem hafta sonları bize kalacak çalışmamız için hem de sınav haftaları bitiminde, eğlenmiş, eğlendirmiş, stres atmış, stres attırmış olacağız, eyvallah.
sınavlardan önceki son perşembe var şimdi önümüzde,
ulan hiç de çalışmadım be arkadaş, hani önceki senelerde de öyle günü gününe asılan bir öğrenci değildim ama, yine arada bakıyordum..bu sefer, harbiden çok boşladım..tek güvencem, dersi, derste iyi dinlemem ve anlamam, bu sebepten, en azından şimdi koca slayları 2 gecede çalışırken sağdan soldan çağrışımlar olacak aklımda, belki biraz daha hızlı ve rahat ilerleyeceğim..yoksa elde avuçta bir şey yok, gibi tuttuk ki ne tuttuk..
..okulda günler güzel geçiyor artık, bir zamanlar bırakın sohbet etmeyi, selam verecek adam dahi bulamadığım o tak yuvası, şimdilerde gözüme o kadar da kötü gözükmemeye başladı..ama işte, her şey kendini tanıtmakla ilgili be beyler,
ben sonradan kimle tanışıp muhabbete başladıysam sınıftan, hepsi bana "sen çok soğuk görünüyordun dışardan, hatta başlarda o takıldığın grup filan çok havalıydı" diyerek bir nevi bunca zamandır neden tanışıp konuşamadığımızın bahanesini sunuyorlar. lan amk, hadi ben soğuktum bilmem neydim, sen neydin sanki? amk özgüvensiz, büyük şehir görünce sapıtan kezbanlarından, barzo pokemonlarından başka bir şey değildiniz sizde..hem siz, benim neler yaşadığımı biliyor musunuz lan? he?