/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 1026.
    +2
    seçtiğim konuşma yeri ise, yine benim hatıralarıma dokunan ve lanetime lanet katan bir yer
    olacaktı, mine ile ayrıldığımız yerde konuşacaktım ebruyla da..geçen sene tek bir bank olan yerde
    şimdi bir kaç oturaklı bir çardak vardı..
    ceyda, hemen ertesi gün arayıp durumları sormuştu, söyleyemedim deyince kızacak sanmıştım,
    ama onun yerine beni teselli etti, rahatlattı,
    "kolay olmayacağını biliyorum canım..ve..dediğim gibi, eğer benim gitmemi istersen.."
    "senin gitmeni istemiyorum" dedim.
    "bitanem..sen ne zaman kendini hazır hissedersen o zaman söylersin, ben gerektiği kadar
    bekleyebilirim böyle..canını sıkma..rahatlamaya çalış.."
    sesinin tonu içime işliyordu resmen, çok fazla beklemesine gerek kalmayacaktı, ama bunu ona
    söylemedim..işi bitirmeden bir şey söylemek niyetinde değilim çünkü ne olacağı belli olmuyor
    malum. oyuncu imzayı atmadan forma bastırılmaz..
    bu arada şu amk musa sow u da bi gelemedi gibicem ha..
    http://fizy.com/#s/126xpc
    planladığım üzere, ebruyla öğle arası çardağa gittik, sonunda öküzün boynuzu zütüme
    girecekti..daha fazla erteleme yok..
    fazla düşünmek ve beklemek iyi değildi, çabuk çabuk konuşmalı ve duraksamalara yer
    bırakmamalıydım..
    ebru,
    "hayırdır niye buraya geldik?" diye sordu,
    "benim..sana bir şey söylemem lazım ebru" dedim,
    gülmeye başladı, "hay allah ya, neymiş çok merak ettim, kızamık çıkarıcaksın valla sonunda" dün
    geceki duygusal sahneler işe yaramayınca, bu kez hafif alaylı şekilde yaklaşmayı denemişti
    ağzımdaki baklayı alabilmek için..
    "sana yalan söyledim" dedim birden bire..resmen sözler fırlayıvermişti ağzımdan..hapşurmak
    gibiydi..engelleyemedim..gerçi, engellemek de istiyor değildim..
    "nasıl? anlamadım?" dedi ebru..
    güzel yüzüne bakmamaya çalışarak devam ettim, susmaksızın,
    ···
   tümünü göster