Silahların yanı sıra kumar da ilgimi çeken diğer bir faktördü. ilk başlarda kart oyunlarına dedemden öğrendiğim 1-2 basit iskambil oyunu ile başladım. Sonralarda Blackjack Poker gibi baba oyunları öğrendim. Başlarda sadece arkadaş ortamında 50-100 lirasına veya cips-kolasına oynuyoduk. Lise 3. Sınıfta Erasmusla Amerikaya Los Angelesa gittim. Orda kumarhaneler yoktu zaten yaşım da tutmuyodu. Ama ruslarım mekanları olduğunu hep filmlerden görür duyardım.

Bi gün arkadaşlarım Andrey ki kendisi Rus kökenlidir amcasının mekanına beni davet etti. Ben başta yemek falan yemek için çağırdı zannediyordum. Mekana gittik şehrin en işlek caddesinde en iyi restorauntlarrdan birisiydi. içeri girdik ben bi masaya oturacakken Andrey beni durdurdu. Önünde iki tane çamyarmasının durduğu bi kapıdan içeri girdik ve merdivenlerden aşşağıya indik ve o hayalini kurduğum ortama kavuştum. Poker masaları ruletler blackjack masalari. Gerçi masaları dediğime bakmayın. Hepsinden ikişer tane vardı (Rulet hariç o bir taneydi).

Poker masasına davet ettiler ben de oturdum. Andrey e benide sadece 250 dolar para olduğunu söyledim. Amcası benim adıma hesap açmış ve 10000 dolara kadar bet oynayabileceğimi söylemişti. Ama kaybedersem ne olacağını söylememişti...

ilgi ve isteğe göre devam edeceğim sevgili dostlar