+4
odaya gittim ağzımı yüzümü yıkadım şimdi o çocuğu hatırlıyordum bir sokak kavgasından çıkarmıştım onu sanırım beni bu yüzden öldürmemişti ama ben onu bayıltırken hiçbişey hissetmemiştim.
adamın birisi yan odada bağırırken benim patronsa gelip bu akşam ki hakkım olan 1000 tlyi verdi.
"Senin yüzünden bu akşam bi çok kişi kızgın ayrıldı ama bilirsin kasa hep kazanır" dedi ve kısık sesle "zaten bende sana oynadım" diye yarım bi gülüşle gitmişti. terli beyaz tişörtümü dövüşten önce bıraktığım dolaptan aldım üstüne kapşonlu hırkamı giydim kapşonu kapattım kulaklığımı taktım ve kulaklığın düğmesine bastım rastgele bi müzik açılıyordu sanırım ya da en son hangi şarkı da kaldıysam onu dardayım çalıyordu ahmet kayadan hava aydınlanıyordu yavaştan gittim deniz kenarına biraz oturdum simitçiden 3 simit aldım bi yere gidip bi bardak çay istedim sonra banka oturup onları yedim deniz havası bana iyi geliyordu o kadar fazla ve derin ki kokusu iliklerime kadar işlesin isterdim giden gemilere baktım bu denizin bizden zütürdüklerine rağmen onu ne kadar sevdiğimi farkettim bu kadar ölü vardı bu denizin içinde ve biz her sabah denizin kokusunu duymak için sahillere akın ediyoruz tatillerimizde sahillerdeyiz boş vakitlerimizde de ne kadar zalim olduğunu unutuyoruz denizin oysa bir anlık hatamızda bizi yutucak olması umurumuzda değil bu düşüncelerle boğuşurken sain ilerlediğini farkettim annem beni beklerdi.