-
1.
+7Gerçekten mi?”, diye sordum. “Gerçekten mi? Bana hayatın anldıbını mı soracaksın? Biraz beylik bir soru değil mi sence de?
“Eh yine de mantıklı bir soru”, diye ısrar ettin.
Gözlerine baktım. “Hayatın anlamı, bu evreni yaratmamın tek sebebi, senin olgunlaşman.”
“Yani insanlığın demek istiyorsun. Bizlerin olgunlaşmamızı istiyorsun”
“Hayır, sadece sen. Tüm bu evreni senin için yarattım. Her bir yaşamla büyüyor, olgunlaşıyor ve daha büyük ve daha ulu bir zeka haline geliyorsun.”
“Sadece ben mi? Peki ama ya diğer herkes?”
“Başka kimse yok”, dedim. “Bu evrende sadece sen ve ben varız.”
Bana boş boş baktın. “Fakat dünyadaki onca insan…”
“Hepsi sensin. Senin farklı yaşamların.”
“Bir dakika. Ben herkes miyim!?”
“Şimdi anlıyorsun”, dedim tebrik eder şekilde sırtına vurarak.
“Dünyada yaşamış tüm insanlar benim öyle mi?
“Veya yaşayacak olan, evet”
“Ben Abraham Lincoln’üm”
“Evet ve John Wilkes Booth da sensin”, diye ekledim.
“Ben Hitler’im”, dedin tiksinerek.
“Ve öldürdüğü milyonlar da sensin.”
“isa da benim?”
“Ve onu takip eden herkes de sensin.”
Sessizleştin bir an.
“Ne zaman birine işkence etsen”, dedim “kendine işkence ettin. Yaptığın tüm iyilikleri, kendine yaptın. Tüm insanların hissettiği tüm mutlu ve acı anların hepsini sen hissettin.”
Uzun bir süre düşündün.
“Neden?” diye sordun bana. “Neden bunları yapıyorsun?”
başlık yok! burası bom boş!