/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 126.
    +1
    HALiS

    Alduin’i yardım istemesi için göndermem iyi oldu. Diğer ejderhalar ile o durdurulabilir. Belki. Ne kadar saldırırsam saldırayım her seferinde kendini savunabiliyor. Bıçağımın kırılması da pek iyi olmadı.

    Kara-“Artık pes et. Güçlü bir savaşçısın ama sadece bir savaşçısın. Bir tanrıya yaklaşamazsın.”

    Halis-“Benim bildiğim hiçbir tanrı kara zırh giymiyor.”

    Kara-“O zaman ben ilk olacağım.” Dedi ve savunmadan saldırıya geçti. Çok uzun süre limitimi aştım. Ne kadar süre daha dayanabilirim bilmiyorum. Buradaki güneş gözümü rahatsız ediyor ve rahat saldıramıyorum. Gözümün karanlığa alışmış olması pek iyi olmadı.

    Rıfat(B)-“Hareketleri git gide yavaşlıyor. Limit aşmasının sınırında olmalı.”

    Kara-“Bu bir limit aş bile değil. Ona ayak uydurmak için benim yavaşlamam gerekiyor. Ustasından tam öğrenememiş.”

    Halis-“Ustamı nereden tanıyorsun?”

    Kara-“Hemen sinirlenme. Sadece onunla bir kere dövüştüm. Ve onu öldürdüm.”Şimdi her şeyi anlıyorum.

    Halis-“Oradaki karanlık bölge…”

    Kara-“Alan sıfır. O alana giren herkes enerjiye dönüşür ve karanlık madde onları boşluğa gönderir. Yani benim evime.”

    Halis-“Orada tapınak da vardı. Sakın bana…”

    Kara-“Evet. Tapınağınız da beraberinde gitti. Artık ışığınız söndü.” içimden kızgınlık hissetsem de nedense derinlikte bir yerde sevindiğimi hissettim. Orada acıdan başka bir şey yaşamadım. Ustam bile yenildiyse benim kazanma şansım yok. Benimle oynuyor. Aklıma bana öğretilen şeyler sırayla gelmeye başladı.

    Usta-“Eğer rakibin güçlüyse ve yanınızda destekle bile onu yenemeyeceğini düşünüyorsanız kaçacaksınız.”

    Khean-“Rakibin eğer ki ölümsüzse ve onu yenebiliyorsan saldır. Ölmeyecektir ama iradesini kırabilirsin. Ama senden güçlüyse kaç. Kaçış rotanı belirle ve kaç. Eğer kaçamıyorsan kendini ölüme hazırla.” Hepsi kaçmam için tavsiye vermiş. Ama kaçamam. Desteği beklemem lazım. Destekle bile yenebileceğimizden şüpheliyim.

    Rıfat(B)-“Bu kadar oynamanız yetmez mi? Terslik çıkmadan buradaki işimizi halletmeliyiz.”

    Kara-“Haklısın. Artık bitiriyorum.” Elinde siyah bir enerji biriktirmeye başladı. O an bir mide bulantısı hissettim. Tapınağı yok ettiği enerji ile aynı. Bunu bana mı atacak?

    Kara-“Görüyor musun? 48 diyarda toparladığımız enerjiyi karanlığa çevirince sadece bu kadar çıkıyor. Ama bu da onu öldürmek için yeter.”

    Rıfat(B)-“Sadece fiziksel saldır ile de onu rahatça öldürebilirsiniz. Enerjiyi kolay bulamıyoruz. Tavsiyemi onu kullanmamanız.” Elindeki enerji küresi kayboldu.

    Kara-“Haklısın. O bu şekilde ölmeyi hak etmiyor. Ne de olsa fare gibi kaçmaktan başka bir şey yapmadı. Fare gibi de ezilerek ölmeli.” Dedi ve gerildi. Yumruk atarak öldürecek. Limit aşmam çoktan kapandı. Kaçmalıyım. Ama hareket edemiyorum. Vücudumu çok zorladım. Imdan’da da bir kere limit aş kullandım. Bir de burada ikinci kez kullandım. Vücudumun şu an kaldırmayacağını bilmeme rağmen. Gözlerimi kapattım.

    -“Son gördüğümden bu yana değişmeyen tek özelliğin bu olmuş. Hemen pes ediyorsun. Gözlerini aç.” Dedi ve ben de gözlerimi açtım. Açtığımda bir ejderhanın onun yumruğunu yediğini gördüm. Ve geriye doğru yuvarlandı. Önümde de biri vardı. Adını söylersem ağlayabilirdim. Ağlamak da şu an yapmak istediğim en son zayıflık. Bu Rıfat’tı.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster