-
76.
+6Sabah dedem beni parka zütürdü. Nedenini bilmiyordum ve normalde yapmazdı. Galiba o zamanlar bu davranışımı düzeltmem için kendisi uğraşıyordu. Tekir de elbette ki benimle gelmişti. Kaydırakta kayıyordum. Öğlen olmuştu bile.
Dede-"Bir Bine. Gel bakalım buraya." dedi. Ben de kaydıraktan kaydım ve ayağa kalkıp dedemin yanıma gittim.
b-"Efendim dede."
Dede-"Sen dün benim kedimle konuştuğunu söylüyordun. O zaman sana bir soru soracağım. Eğer bilirsen sana inanırım. Eğer bilemezsen bir daha asla ama asla hayaletlerle konuşmayacaksın. Anlaştık mı?"
b-"Tamam"
Dede-"Beni ayran hiç seyretmedin, ama Tekir her ayran yaptığımda tezgaha yatar beni seyrederdi. Şimdi söyle bana, ben ayranıma karanfil dışında başka ne koyuyorum?"
Tekir-"BEN BiLiYORUM. NANE KOKUSU KESKiN BiR SIVI KOYUYOR." Tabi o zamanlar dedem ayran değil iksir yapıyormuş. Ben de ayran içtiğimi sanıyordum. Ayranın mantığına aykırı.
b-"Naneli bir şey koyuyormuşsun. Sıvı bir şeymiş. Döküp karıştırıyormuşsun." Dedem bunu duyunca şaşırdı. Ama ikna olmadı.
Dede-"Tamam doğru, nane suyu koyuyorum. Peki nane suyunu nasıl yapıyorum?"
b-"Bir cezveye nane koyup tokmakla eziyorsun ve sonra da bir kaç damla gül suyu dediğin bir şey damlatıp geri kalanına su koyuyorsun. Sonra onu pişirip kavanozda saklıyorsun. Ayran yaptığında mutfağın sağ alt dolabından çıkarıp çok az bir şey ayranına döküyorsun." Eğer büyük olsaydım ve bunları duysaydım ayranı içmezdim. Ya da içerdim lan iksir de olsa tadı mükemeldi. Dedem bembeyaz olmuştu. Kegib kegib nefes almaya başlamıştı. Kalbini tuttu ve nefes alışverişi daha da zorlaştı. Çevredekiler yardıma koştu ve hastaneye yetiştirdiler. Ben de ne olduğunu bile anlamadan kendimi hastane koridorunda buldum. Ağlıyordum. Tekir de ağlıyordu. Öleceğinden korkuyorduk. Annem, babam ve abim de geldi. Doktorla hararetli hararetli konuşuyorlardı. Ve yapabileceğimiz şey sadece beklemek oldu.
başlık yok! burası bom boş!