-
76.
+2Öfkemi bana bu kadar güzelliği bahşeden insana kusmak istemedim bu yüzden arabadan inip yolun beni zütürdüğü kadar gitmek istedim lakin ben inerken bana adımı söyledi. Dönüp gözlerinin içine baktım ağlamaklıydı. Sende hiç utanma? Hiç ar? Hiç rahmetli kocana karşı saygı,+ edep yok mu? Hiçmi hatırlamıyorsun Murat abinin beni getirdiğinde bu artık oğlumuz dediği günü? Senin ben vicdanının amk diyerek indim araçtan tam kapıyı kapatırken Tekrar adımla hitap ederek gözlerindende süzülen yaşlar eşliğinde konuşmaya başladı.Tümünü Göster
Bu lafları söylerken bir yandan da içim kan ağlıyordu. Kor gibi yanıyordu yüreğim. Bende çocukluğumdan beri seviyordum ama hiç gururuma yediremedim böyle bir şeyi. Hep içime attım hep içime. Attım ve Hülya abla içime attığım ne varsa aleve verdi tutuşturdu.
Ne var utanmadan ne söyleyeceksin bana? Diye sordum. Eşim dedi.
Murat kısırdı, ama bir askerdi. Bana hep kendisi derdi eğer bana bir gün bir şey olursa sana layık çocuk verebilecek biriyle evlen çocuk sahibi ol. Bana bir şey olsa dahi ben öldümten sonra senin hayatı kendine zindan etmene gerek yok derdi hep diye devam etti.
Hala sinirli bir ifadeyle dinliyordum.
Söyle şimdi ben çocuk sahibi olmak istiyorum, Anne olmak istiyorum. Bana bu imkanı layıkıyla verecek kim var? Senden başka kimim var. Dedi gözlerimin içine bakarak. Eğer ben çocuk sahibi olacaksam. Bu çocuğu sevdiğim kişi ile yapmak hakkım değil mi? Yaban ellere mi yar olayım dedi? Evimize tanımadığımız bir yabancı mı sokalım? Dedi. Senin bende şu kadarcık bile gönlün hiç mi yok dedi hüngür hüngür ağlayarak.
Araca geri bindim O andan Hatunum olarak gördüğüm kadının iki yanağına avuçlarımı koydum. Gözyaşlarını sildikten sonra keşke o kadarcık gönlüm olsaydı. Lakin gönlüm çocukluğumdan beridir sende. Dedim ve alnından öptüm. Nasıl sevinip sarıldı anlatamam sanırım dünyanın en ama en en en ennnnn güüüüzel hissiyatı sevdiğin kadına sarılmaktır. Beraber eve gittik ikimizde çok yorgunduk. Ona nikah kıymadan kesinlikle beraber yatmıyacağımı söyledim. Lakin sabah uyandığımda yanımda bana sarılmış yatıyordu. Melek gibi Uyurken biraz izledikten sonra kalkıp allah ne verdiyse bi kahvaltı hazırladım basit ve hızlı olanından. Tabi kucağına tepsi zütürmedim yastığı lafasına fırlatıp kalk ulaaa diye bağırdım zıpladı zaten hemn. Kahvaltıda akşam nikah kıymamız gerektiğini söylüyordu. Lakin ben anılara dalmış yavuz selim ne alemdedir şimdi. Müptezel abim yaşıyor mudur diye düşünüyordum. Zira abim o kafayla fazla yaşaöazdı. Beni dinlemiyor musun? Diye kolunu uzattı Hülyam tamam canım akşam hallederiz dedim biraz hava alıp geleceğim görüşürüz dedikten sonra alnından öpüp çıktım evden.
başlık yok! burası bom boş!