/i/Yemek ve Giyim

Yemek ve giyim hakkında her şey
  1. 1.
    +1
    şimdi yeni üniye geçtiniz kiminiz ya da tercihleriniz yeni açıklandı paşa paşa o mutfağa gireceksiniz o yüzden iki yıldır profesyonel öğrencilik yapan abinizden öğrenin istedim.

    son 6 aydır düzenli olarak yemek yapıyorum, bundan öncesinde ise annem tarafından durmadan yemek yapmanın ne kadar zor olduguna, benim gibi beceriksiz birinin asla yemek yapamayacağına dair söylemlere maruz kalmış biri olarak yemek yapmak gerçekten afrikanın balta girmemiş yağmur ormanlarında bilumum böcekle yılanla birlikte yaşamak gibi geliyordu. ama gelin görün ki, yemek yapmak gerçekten kolay birşey. yalnızca bir kaç püf noktasına dikkat etmek gerekiyor. ben kendi adıma bu 6 aydan öğrendiklerimi aktaracağım.

    • yemek yapmaya başlamadan önce mutfağı temizleyin. şimdiden vazgeçer gibi olduğunuzun farkındayım ama üstü bulaşıklarla dolu bir tezgahta birşeyler yapmanız gerçekten çok zor. ayrıca kullanmak istediğiniz mutfak aletlerin, misal süzgeç vs, yağlı bulaşıklarla birlikte evyede beklediğini görünce tüm şevkiniz kaçabilir.

    • yapacağınız yemeği kafanızda belirledikten sonra -ki bu genelde evde bulunan kabak, patlıcan, pırasa gibi ana malzemelerle bağlantılı- internete girin ve yemek tariflerine bakın. mesela kabak yemeği yapacaksanız kabak diye aratın ve çıkan tariflere göz gezdirin. çünkü kimi yemekler diğerlerine göre çok daha uzun zamanda yapılabilirken, kimi yemekler acayip otantik malzemeler içeriyor olabilirler. baktığınız tariflerden en anlaşılabilir olanı yapmanızı tavsiye ederim. çünkü bazen yemeği yapmaya başladığınızda tarifin ne demek istediğini anlayamayabilirsiniz. (abi haşlayıp mı koycaz, onu önce mi sonra mı koycaz gibi sorular doğabilir)

    • önceleri basit, tek aşamalı yemeklerle başlamak işinizi kolaylaştıracaktır. mesela hünkar beğendi gibi, lazanya gibi iki üç ayrı istasyonda pişip, sonradan birleşen yemekleri yapmak için biraz bekleyin. öncelikle annelerin daha çok yaptığı klagib yemeklerden yapın. hem sizin için kolaylık olur, hem de yemeklerinizi başkalarına tattırmadan önce kendiniz tadıp az çok fikir sahibi olabilirsiniz.

    • tarifi netten bulduysanız;
    -desktop kullanıcıları için: büyük ihtimalle bilgisayar mutfakta olmadığından tarifin çıktısını alın, yazıcınız yoksa tarifi düzgün bi şekilde not edin.
    -laptop kullanıcıları için: bilgisayarı mutfağa getirin ki üzerine yağ sıçrasın, su dökülsün. yok len şaka, getirin efendi gibi koyun mutfak masasının üzerine.

    • tarifi belirledikten sonra yan malzemelerin, -ki bunlar genelde; soğan, salça, yoğurt, maydonoz, yumurta, süt gibi şeylerdir- evde olup olmadığını tek tek kontrol edin. \"ya vardı evde herhalde diye düşündüğünüz yoğurt kabının dibinde yeni bir ekosistem kurulmuş ve evrimin son halkalarına kadar gelmişse, işlerinizin ortasında üstünüzde mutfak önlüğü ile bakkala gitmek iğrenç bi durumdur.

    • evde olduğunu teyit ettiğiniz ve olmayanlarını yemeği yapmaya başlamadan önce temin ettiğiniz malzemelerinizi tezgahın ya da masanın üzerine çıkartın. mesela tarifte 2 domates diyorsa, 2 domatesi tezgaha koyun. böylelikle buzdolabıyla tezgah arasında mekik dokumaktan kurtulacağınız gibi, kaç domatesti, kaç soğandı vs diye sürekli tarife bakmaktan da kurtulmuş olursunuz.

    • yemek yapmaya başlamadan önce tezgahın üzerine çöp olarak kullanabileceğiniz bir poşet ya da bitmiş yogurt kutusu gibi birşeyler koyun. böylece her soyduğunuz sebzenin meyvenin kabuğunu atmak için çöpe gitmek zorunda kalmazsınız ya da o kabuklar tezgahın üzerinde kalabalık oluşturmazlar. ayrıca yemeğin sonunda ortalığı toplarken hop diye o torbanın ağzını bağlar çöpe atarsınız işiniz de kolaylaşır.

    • yine yemek sonrası temizlik işinizi kolaylaştıracak bir başka yöntem de, yemeği yaparken bulaşıkları ufak ufak yıkamaktır. misal yemeklik malzemelerin bi kısmını koydunuz ve tarifte de ara ara karıştırmanız gerektiği söyleniyor. tencerenin başında aç aç gösterisi izler gibi dikilmek yerine, bir parça bulaşık biraz karıştırma yapmak yemeğiniz bittiğinde tertemiz bir mutfağa kavuşmanıza sebep olacaktır. ayrıca aşırı temizlik gerektirmeyen şeyleri kullanır kullanmaz durulayıp kaldırırsanız (mesela sebzelerin suyu süzülsün diye beklettiğiniz süzgeç) hem evyede bir dağ oluşturmazsınız, hem de işiniz kolaylaşır.

    bu aşamaların dışında genel olarak da şunları söyleyebilirim

    eğer ayrı bir eve çıkıyorsanız mutlaka adam gibi bir mutfak alışverişi yapın. ya da arkadaşlarınızla ev açıyorsanız mutfakta şunların kesinlikle bulunmasına özen gösterin.

    • en az 3 adet keskin bıçak. (körleşmiş bıçak insanı sinir eder, ayrıca keskin bıçağa göre kendinizi yaralama ihtimalinizi arttırır. çünkü keskin bir bıçakla domatese yaptığınız ilk hamlede vıjjjt diye kesecekken, körelmiş bıçakla en az 2-3 hamle yapmanız gerekir ve bu hamlelerden birinde de bıçağın elinizden kaçması kuvvetle muhtemeldir)

    • patates vs soymaya yarayan alet. (bu aletin bi adı varsa da bilmiyorum ama pazarlarda dahi 1 ytl fiyatla satılan traş pıçağının pembe sarı saplısı gibi bişeydir bunlar. şimdiye kadar bin kere görmüşsünüzdür ama yemek yapmakla ilginiz olmadığı için fark etmemişsinizdir. bu alet yardımıyla sebzeleri çok kolay şekilde soyacağınız için zamandan inanılmaz tasarruf edersiniz)

    • havlu ve sabun. (mutfakta banyo mu yapıcaz dediğinizi duyar gibi oluyorum ama duymamazlıktan gelmeyi yeğliyorum. mutfakta yağla sebzeyle vs uğraşırken mutlaka ellerinizi yıkamanız gerekir. mesela elleriniz yağlanmıştır. ondan sonra bişeyler doğramanız gerekir. bıçak elinizden kayar. bu yüzden elleri yıkamak önemlidir. -hijyen konusuna hiç girmedim dikkat ederseniz, onu zaten sağlamışsınız diye düşünüyorum- ayrıca elleri kurulamak da hayati önem taşır. özellikle kızartma yapılan durumlarda hayati bir hata yapmanızı engeller. malum kızgın yağın içine düşen su dinamit etkisi yaratır, yüzünüze patlar)

    • süzgeç, rende, ufak leğen gibi aletler mutfagınızda mutlaka bulunsun. bunun yanısıra ucuzundan da olsa rondo ve blender gibi bir alet edinmeniz de faydanızadır. bu tarz aletler bim\'den falan 20 ytl gibi fiyatlara satıın alınabilirler. (ancak bu konuda ölçüyü kaçırmayın. aaa bu da faydalı, bu da iyiymiş diye her gördüğünüzü alırken, kendinizi yaprak sarma makinesi satan amcayla pazarlık ederken bulabilirsiniz. ayrıca bu aletler marjinal fayda oranıyla işler. yani ne kadar çok alet varsa o kadar az kullanırsınız. en güzeli sadece rondo ve blender gibi aletleri edinmektir.)

    • belli başlı baharatlar. (mutfakta belli başlı baharatları bulundurmak da çok işinize yarar çünkü yemeklere lezzet veren şey genelde baharattır. ama baharat alışverişini abartmak gereksiz olur. kendi adıma en çok lazım olan baharatları şöyle sayabilirim; tuz, pul biber, karabiber, nane, kekik, kimyon, köri, sumak, toz kırmızı biber. bunun yanı sıra, bazı markaların piyasaya sürdükleri toz sarımsak ya da sarımsak tozu ve karışık baharatlar da çok işe yarıyor)

    aklıma gelenleri zamanla eklerim.

    edit1:

    • mutfağınızda en az 3 tane tahta kaşık bulunsun. (ahaha annaaane mutfağı dediğinizi duyar gibi oluyorum ama yine büyüklük edip duymamazlıktan gelicem. o tahta kaşıklar olmasa dünyanın parasını verip aldığınız teflon tencerelere ne olur biliyor musun güzel kardeşim? şişşşt sen. evet, evet sen. ben yemekleri çelik tencerede yaparım diyen kareli gömlekli arkadaş. çelik tenceredeki yemeği metal kaşıkla 3-5 dakika karıştırıp da -çıkan seslerden çıldırmayacak kadar sıkı bir trash metal dinleyicisi olduğunu farz etsek bile- elin yandığında görücem ben seni)

    edit2:

    • mutlaka bir kaç adet farklı boyda saklama kabı edinin. kim gidip de saklama kabı alcak falan diye üşengeçlik ediyorsanız, en azından carte dor kaplarını, superfresh kaplarını falan atmayın ki, artan yemeklerinizi koyabilesiniz. böylelikle ertesi gün artan yemekleri yiyebileceğiniz için, en azından o günü ya da öğünü yemek yapmadan geçirmiş olursunuz. ayrıca gerçek anlamdaki saklama kapları, hani agzı sıkıca kapananlar varya, işte onlar, yoğurt gibi bozulmaya meyilli yiyeceklerinizi saklamak için çok güzel bir yoldur. aldığınız yoğurdu saklama kabının içerisine dökün ve homojen hale getirinceye kadar karıştırın, kapağını kapatmadan önce üstünü düzleştirdiğinizden emin oldun. bunu yoğurdun üstünden her alışınızda tekrarlayın. birincisi; ağzı kapandığı için yoğurt kolay kolay bozulmayacak, ikincisi; üstünü düzleştirdiğiniz için de sulanmayacaktır.

    • sos tavası olarak satılan tavalardan bir tane edinin. bu tavaların özellikleri, bildiğimiz tavaların aksine çok derin ve ağız kısmının dar olması. bu tava ne işimize yarayacak, onu al bunu al nereye kadar diyorsanız, şöyle izah edeyim; misal makarna yaptın, üzerine salçalı sos yapacaksın degil mi??? peki o ocağın hali ne olacak sen o sosu yaparken, hiç düşündün mü? her taraf yağlı salçalı beneklerle dolacak. oysa sos tavası kullansan, tava derin olsa bu sorunu minimuma indirirsin. ayrıca bu tavadan edinirsen cezve almana gerek kalmaz. yumurta kaynatma, süt ısıtma gibi işlemlerini bu tavada halledersin. yaaaa, yaaaa.
    ---bu entry beyazvanilla mutfak aletleri san. tic. tah. a.ş.\'nin katkılarıyla yazılmıştır---

    evet şimdilik bu kadar
    ···
   tümünü göster