1. 1.
    0
    Önce alıştırmanız gerekir.
    Görüntüye.
    Seslere.
    Hareketlere.
    Sessizliğe.
    Çevrenizde olup bitenlere.
    Yavaş yavaş alıştırırsınız.
    Alışırlar.
    Türbana.
    Çarşafa, peçeye.
    Taşyapı'ya.
    Oğulların gemilerinin olmasına.
    Çocukların televizyon kurmasına.
    Yakınların yolsuzlukları na.
    Sevgililere alınan evlere.
    Çokeşliliğe.
    Erkeklerin, kadınların ayrı ayrı oturmasına.
    Ramazanda öğle yemeği verilmemesine.
    Beyaz takkeyle gezenlere.
    Hem de öyle alışırsınız ki size çok doğal gelmeye başlar.
    Bizde böyle deyip geçmeye başlarsınız.
    'Galiba demokrasi bu da biz mi anlamıyoruz?' diye
    kuşkulanırsınız.
    Sonra da uyuşursunuz.
    Yavaş yavaş uyuşursunuz.
    içinizden bile tepki duymaz olursunuz.
    'En az üç çocuk yapın' derler, dinler geçersiniz.
    'Bizi azaltmaya çalışıyorlar' derler, gülme duygunuz
    bile kaybolmuştur.
    'Batı'nın ahlaksızlığını aldık' derler, öyle dinler
    durursunuz.
    Uyuşturmuşlardı r sizi.
    Bir yandan Çanakkale zaferini kutlarsınız.
    Öte yandan Çanakkale savaşını yıllar sonra
    kaybettiğinizi bile fark etmezsiniz.
    Başbakanınız planlarını Amerika'ya açıklar.
    Siz burdan dinlersiniz.
    Amerika Ankara'yı işgal etmektedir.
    Siz ingilizce öğrenmeye çalışırken durumu
    göremezsiniz.
    • **
    Alışırsınız ve uyuşursunuz.
    Geçmişe dalıp gitmişken,
    geleceği kaybetmekte olduğunuzu fark edemezsiniz..
    Plan da bunun için yapılmıştır.
    Önce alıştırma.
    Sonra uyuşturma.
    Yüzünüze demokrasi derler, arkanızdan gülerler.
    Yüzünüze çokkültürlülük derler, arkanızdan bölerler.
    Yüzünüze değişim derler, arkanızdan soyarlar.
    Yüzünüze gelişim derler, arkanızdan bakarlar.
    Alışırsınız.
    Uyuşursunuz.
    Tehlikenin farkında mısınız?
    Önce Alıştırma - Sonra Uyuşturma...
    ···
   tümünü göster