beyler bir aydır evden çıkmıyorum

@1 güzel kardeşim ben "kaybedenler kulübü" nün yönetmeni tolga örnek. arnavut kökenli olduğum için itü metalurji'yi bitirdim, metalurjinin arnavutlukla alakası olmadığını görünce florida'ya malzeme bilimi okumaya gittim. eşyanın tabiatıyla içli dışlı oldum florida'da, sonra bir gün rüyamda aksakallı ayzenştayn'ı gördüm, bana "washington'a git" dedi bende washington üniversitesine gidip sinema okudum. halbuki kastettiği washington/seattle'mış, grunge müziğe atılmamı istemiş. her neyse, belgesellerle başladığım kariyerimde şeşkaza geldik işte bir yerlere. medyayı az çok takip ediyorsan son filmim "kaybedenler kulübü"nü görmüşsündür. kaan ve mete'nin yaşadıklarını duyduğumda gerçekten büyük bir kaybeden olduklarına kanaat getirdim, filmi çektikten sonra ise bu herifçioğullarının her gün dinleyicilerinden manita ayıklayan herifler olduğunu öğrendim, "bunların nesi kaybeden lan" dedim kendi kendime, ama bu işe çok para yatırdığımızdan sesimi çıkaramadım. fakat buıgün senin sefil, aşağılık hayatını gördüm ya, sana tek bir şey söylemek istiyorum; bu yaşadıklarını okuduğum an avukatımı aradım ve filmimin ismini "neşeli günler" olarak tescil ettirdim. ben hayatımda senin kadar pathetik (amerika'da kaptım bunu) bir insan görmedim panpa, inanır mısın hayatını film yapmak istiyorum ama çekim esnasında çekim ekibi toplu intihara kalkışacak diye cesaret edemiyorum, öyle zavallısın.