1. 1.
    0
    @12 ufak yaşlardan beri dayatılan şeylerin alışkanlığından kaynaklı bi davranış güzel kardeşim.bu alışkanlık öyle ki züt korkusuna düşüldüğünde aslında inanmadığı ancak birinin yardım etmesini umduğu anda kimsenin yardım edemeyeceğini de bildiğinden gözle görünmeyen gücü kuvveti yerinde diye anlatılan birşeyden yardım istemenin yarattığı rahatlama hissini tadıyor. sizin de inanmanızın temelinde bu rahatlama isteği yatar. aslında buna placebo da diyebiliriz. placebo farmakolojik olarak birtaka yaramayan bir preparatın hastaya verilmesiyle yaratılan rahatlama hissidir. moral yükselir hasta kendini daha iyi hisseder ve hastalığının iyiye doğru gittiğine inandırır kendini. kanser hastalarında sıkça uygulanır. işte sizin de inanma isteğinizin özeti kendinizi iyi hissetmek istemeniz. ortada bir delil yokken inanmanızın tek açıklması budur. meditasyon.ya da araştırmayı bilmeyen veya üşenen(ki buradakilerin çoğunluğu kıçını kaldırmaya bile üşenirken araştırmak onun neyine) gerçeklerden kaçanların sığındığı tek yalan "o öyle yaratmıştır" demektir. böylece gerisini düşünmesine ve kafasını soru işaretleriyle doldurmasına gerek kalmayacaktır.

    allah yoktur. varsa kanıtlayın da heee diyelim hakkaten varmış amk.biz de inanalım bundan sonra.
    ···
   tümünü göster