+15
-2
sabah 9 gibi uyandım, hemen sözlüğe girdim... elif'ten bir mesaj gelmiş mi acaba diye ama yoktu ondan bir mesaj...
duş alayım dedim, duştan önce tuvalete gittim... bu arada önemli bir karar vermem gerektiği zamanlarda mutlaka tuvalete gidiyorum... şu yaşıma kadar tuvalette sıçarken verdiğim kararlardan da hiç pişman olmadım...
neyse, tuvalete gidip bir sigara yaktım ve düşünmeye başladım...
nasıl yapsam, kız verebilir... verebilir de evine zütürür mü? komşuları var, dul kadın eve erkek alıyor diye adı çıkabilir... korka da bilir... iyisi mi eve getirmek... nasıl... yetişemem, keşke saati erkene alsaydım... ben bunları düşünürken aklıma muhsin geldi...
muhsin, oto elektrikçisi... yakın arkadaşım. arabasını istesem verir... iyisi mi ondan arabayı alayım... ne kadar yakar acaba... yanlış hatırlamıyorsam 130 lira falan param vardı... 30 liralık gaz koysam, 50 lira hesap gelse. 50 lira da fazla kalır... oldu bu iş... evi temizlemedim, sıktır et gelince ona temizletirsin...
tuvaletten çıktığım gibi duşa girdim, bu arada kendimi de sevişmeye hazırlıyor gibi vücut temizliğimi yaptım... kıldı tüydü onlardan eser bırakmadım... hani kadın olsam o kadar uğraştığım için kendime verirdim...
duştan çıktıktan sonra sözlüğe tekrar giriş yaptım, eliften bir mesaj vardı... mekanı haritadan gösteren bir link... haritayı inceledim, mesajına 3 te görüşürüz diye cevap yazıp direkt berbere gittim, berberimin adı hikmet... sizde de var mıdır bilmiyorum ama ondan başkasına da traş olmam...
neyse berberde traş olurken hikmet anladı... yüzümden mi okunuyordu neydi bilemedim... ince iş galiba dedi... gülümseyerek sayılır dedim...
hikmet, saçımı sakalımı kestikten sonra bir de fön çekti, cirlop gibi olmuştum...
muhsin' gidip arabayı istedim, sağolsun o da kırmadı beni...
araba da reno 19, eurpoa mı ne...
berberden çıkarken saat 1 gibiydi...
ancak yetişirim deyip bastım avcılara doğru...
avcılara gittim, mekanı arıyorum... saat 2,15 gibiydi.. bu arada gönderdiği haritadan mekanın yerini öğrenmiştim ama mekanı bulmak kolay olmadı...
mekanı bulduktan sonra, önce birkaç kez arabayla yanından geçtim... etrafındaki dükkanlara falan bakıyorum. ters bir şey yoktu, mekan kuytu bir yerdeydi ve dış cephesi hiç de güzel değildi, vbakımsızdı anlayacağınız... ayrıca mekanın camlarında da acayip şeyler vardı... rock amblemleri mi dersiniz bilmiyorum ama bir garipti... satanist mi lan bu diye de geçirdim içimden... saat 2,45'e kadar mekanın önünden geçip arka sokağından tekrar dönüyor tekrar bakıyordum...
saat de yaklaşıyordu, yeter tur attığım deyip mekana gideyim dedim... mekanın önüne park edeyim dedim ama park yeri bulamayınca bir arka sokağına park ederek mekana gittim...
mekanda 4 5 erkak bir masada oturup sohbet ediyorlardı ama onlar da oranın çalışanlarıydı... bomboştu anlayacağınız...
bu arada iki bölgeden oluşuyordu, sigara içilen yer ve içilmeyen yer... ben sigara içilen yere gidip beklemeye başladım...
garson ne istediğimi sordu, kahve istedim... kahvem geldi... bir de sigara yaktım...
saate baktım, saat 3 ama eliften ses seda yok...
bu gelmeyecek galiba dedim...
derken içeriye, başında şapka, altında kot pantolonu ve siyah deri ceketli hatun girdi...
beni beklememişsin diyerek elini uzattı...
o elini uzatınca ben de yerimden kalkarak ona doğru yürüdüm, elini tutarak yanağından öptüm...
"hoş geldin" dedim...
hoş bulduk faslı bitti, garson geldi o da kahve söyledi... bir de sigara yaktı, o bana bakıyor ben ona...
garip bir duyguydu...
kahvesi geldi...
ve ilk cümlesi bu oldu...
"ben evliyim."
bir şey söyleyemedim... afalladım, ona bakıyorum... sigrasını içiyor benden bir tepki bekliyordu...
lan oğlum boşanmıştı ya bu karı... evliyim de ne demek...
dul'du bu lan, dul...
keşke öyle olsaydı...
Tümünü Göster