1. 1.
    0
    > Bana namaz kılıyor musun demedi, namazı kaç dakikada kıldığımı sordu.
    Mesela öğle namazın kaç dakikada bitiyor dedi... on beş dakika civarında diye
    söyledim... Memnun oldu... sonra birikmiş ne kadar paran var deyince önceki
    görüştüklerim gibi konuşmaya başlayacak herhalde dedim içimden... 45 bin lira
    var... Paranın zekatını veriyor musun deyince yanlış düşündüğün için
    utandım.. Evet veriyorum dedim... Konuşmasına ağır ağır devam etti...
    >
    > Sizden önce üç kişi ile daha görüştüm hepsi de zengindi, güvendikleri tek
    şeyleri paralarıydı. Bütün konuşmaları paraya zenginliğe dayanıyordu. Dine
    ait hiçbir bilgileri yoktu ve namaz bile kılmıyorlardı. Size ilk sorum
    namaz oldu çünkü namazı doğru olan ve huşu içinde kılan bir insandan zarar
    gelemez. Ailesinin hakkını gözetir haksızlık yapamaz. Herkes için en
    iyisini en güzelini ister. Kimseyi hor görmez ve ezmez. Böyle insanı bütün
    mahlukat sever, mahlukatın sevdiğini de Allahü teala sever. Allahü tealanın
    sevdiği kul ise makbul edilen kuldur... ve devam etti konuşmasına... Sonra
    zekatı sordum çünkü o parada fakirlerin hakkı da var. Fakirlerin hakkını
    gözetmeyen eşinin hakkını da gözetmez. Allahü teala ondan nasıl razı olur
    ki...
    >
    ···
   tümünü göster