1. 276.
    +1
    @253 panpa kutup ayısı, jüpiter... vs bunlar maddi şeyler zaten. eğer 1000 yıl önce jüpiteri biliyorsan -demek ki olanakların vardır bir şekilde varlığını bulmuşsundur- yani kanıtlayabilirsin... kanıtlanamayacak bir şeyse zaten jüpiteri sende bulmuş olamazsın! bir tahmin yürütebilirsin ama senin tahmininin sokaktaki herhangi bi adamın cümlesi kadar değeri vardır...

    ve bugün bile farklı galaksilerin olabileceğinden söz ediliyor... bulundu mu? hayır. (yani tahmin) peki biz biliyor muyuz? hayır. bilimadamları biliyor mu? hayır. olabilme ihtimali var mı? evet. çünkü her türlü gelişmeye açık olan bilime inanıyoruz. belki de bundan 1000 yıl ya da daha kısa veya uzun bi sürede başka galaksiler bulunacak ama?

    bilimin gelişme evresi açısından bugünün de dünden farkı yoktur. 1000 yıl sonraya göre az gelişmiş, bilimden yoksun insanlar olacağız belki de... bilimi bilim yapan şey zaten sürekli gelişim ve soru işaretleriyle dolu olması...

    şimdi gelelim tanrıya.. siz de soyut olduğunu kabul ediyosunuz. bende diyorum tanrı soyut bi kavram olduğundan bu verdiğiniz hiç bi örnekle karşılaştıralamaz.. yani kutup aysının jüpiterin veya 10000 yıl sonra bulunacak zxc galaksisinin kanıtlanması çok farklı bi olaydır tanrının varlığı/yokluğu çok farklı olaydır.. bilim de kendine kanıtlanabilen araştırılabilen yöntemi seçtiğinden tanrının kabul edilmesi söz konusu değildir..

    ve yine ben diyorum ki bi insan kendine bilimi temel almışsa ve akıl-mantık ilkesinde ilerliyorsa, tanrıyı yaratıcı bir güç olarak görmemelidir. manevi çıkış kapısı olarak görebilir ama yaratıcı, var edici, öbür dünya ve ruh kavramı üzerindeki etkisine inanmamalıdır..

    -son paragraf kişisel düşüncemdir yanlış anlaşılma olmasın sonra (: -
    ···
   tümünü göster