1. 26.
    0
    doğmamış çocuklarını gibeyim.. bülent serttaş'la burun buruna geldik... tombul yüzünde hafif bir gülümsemeyle bana bakıp türkü söylüyor; mavi yazma tez solar anam ciğerimi dağlama... gözlerinin etrafı kıpkırmızı, yüzünün yarısı sarı, dişleri beyaz, saçları uzun ve siyahtı. napıyon lan? dedim, maça gidiyom panpa dedi. elini yüzünü kendi boyamış amın evladı. üstünde forma, bir elinde acılı, yarım lahmacun, içine basmışlar sarımsağı, basmışlar sarımsağı...
    neyse, ben duruma bir anlam vermeye çalışırken, koca herif çotank diye kayboldu. şöyle bir irkilip geriledim, nereye gitti lan bu derken, hafiften kulak kesildim, sesi salondan geliyor. korkulu çekingen adımlarla yürüdüm salona. baktım, üç tekerlekli bir çocuk bigibletine binmiş bana doğru yavaş yavaş geliyor. arapça bir şeyler söylüyor; ay van tu piley geym.. amk herif arapça konuşuyor, ben ingilizce duyuyorum, fakat lö de fransızca yorumlayıp türkçe anlıyordum. o an çince gülesim geldi, paranormallik bu ya, sinirlerim alt üst olmuştu çjhxclblödsajkskösdkjv...
    ···
   tümünü göster