hayatımda yediğim tek ayar buydu

dinleyin beyler bu hikaye yıllardım içime oturmuş bir haldeydi size anlatıyorum şuan..
çocuktum.. ilkokul talebesiydim.. herşey toz pembe olacaktıki bir taso uğruna her bir haltı yapıyordum. Antalya'da oturduğumuz mahallede en çok taso bende vardı herkesi yüterdim koca bim poşetiyle tasom vardı. adeta benim bir parçam olmuştu şerefsizler.. neyse daha sonra nevşehire taşınırken hepsini kaybettim yada o karışıklıkta huur çocuklarından biri gelip tasoları çaldı tam bilmiyorum.. nevşehire geldiğimde tasoların yeni modelleri çıkmıştı etrafları kegib pervane gibi bir model. gıcır gıcırda parlıyordu gevurlar öyle çok fazlada çıkmıyordu. neyse karşı apartmandaki mübarek kardeşte vardı o tasodan bana artislik yapıyordu. bin ne yere dikiyor nede onunla vuruyordu.. birgün bunu kandırdım elimde 1 taso var gel oynayalım dedim ama o gıcır olanı dikcen falan dedim kabul etti.. yere başka taso dikti o eskimesin diye dıbına kodugum..ama yütersem onu verecekti.. neyse oynadık tasolar yapışmış amk sanırım beni kandırdı..bi vurdu ikisi birden döndü.. elimde tasoda kalmadı geri dönüşü yapamayacaktım.. duygulanmıştım amk o tasoyu almalıydım.. gözlerim yaşarmıştı.. ağlıyodum resmen.. sonra bin bana döndü ve neye üzülüyon altı üstü bi taso dedi.. bende ıh cık mık derken o gıcır tasoyu kırdı önüme attı..al amk ne olcak bi taso için ağlanırmı lan dedi.. bende o gün hayatımın ayarını yedim ama ibreti almayıda unutmadım.