1. 1.
    0
    küçükken köyde dedemin arkadaşı muzaffer efendi'den köy bakkalında bir hikaye dinlemiştim. aradan 42 yıl geçmiş hala unutamadım.

    18nci yüzyılda amerikalı 2 antroplog afrikanın balta girmemiş ormanlarında bir kabile keşfederler. kendilerini tamamen dünyaya kapamış olan bu kabileyle 1 hafta birlikte vakit geçirirler. herhangi bir dini inanca sahip olmayan bu kabilede insanın tüylerini ürperten olaylara şahitlik ederler. kan donduran ritüellerinden ötürü başlarda bunların animist olduklarını düşünürler fakat yanılırlar. zira kabile mensupları ruh, öbür dünya ve ahlak ile ilgili kavramlara çok uzaktırlar ve her ayın belirli günleri sabah güneşin doğuşuyla toplanıp insanlıkdışı canlı canlı kabilenin ölmeye meyilli ihtiyarlarını yeme ayinlerini gerçekleştirirler. antroploglar 1 hafta boyunca kabileye gözlemleyip amerikaya dönerler. ve bu kabile bilinen ilk ateist ilkel kabile olarak tarihe geçer. arthur macclain bu kabile hakkında yazdığı yazıda ateist kabilenin ihtiyarları sosyal adalet ve kalkınma için yedikleri tezini ileri atarak savunmaya çalışsada diyecek çok birşey yok. herşey çok açık ve net. yazıklar olsun. hani bebek yahut cenin yeseniz bir derece anlayabilirim ama ihtiyar adam ya! yaziklar olsun!
    ···
   tümünü göster