1. 11126.
    +9
    "geldiğin yerde.. neler bıraktın? sana tamamen yabancı bu yere geldiğinde neler hissettin?..eminim güzel bir arkadaş çevren vardı, aylarca, yıllarca bir arada olarak, yavaş yavaş, sağlam adımlarla ilerlettiğin arkadaşlıklar?.."

    aniden atmosfer ve konuşmanın gidişatı değişmişti.. gır gır yapılabilmeye açık ihtimallerden ve yollardan uzaklaşıyorduk.. uzaklaşıyordum, bilinçli bir şekilde, ama spontane olarak..

    "vardı tabi iyi arkadaşlarım" dedi gülümsemeye çalışarak.."dediğin gibi, aylarca, yıllarca bir arada olduğum, sevdiğim insanlardı..ama kısmet işte, ayrılmak zorunda kaldım.. burada başkalarıyla tanıştım sonra (:"

    "aynen.. kısmet..sen, kalk taa samsundan, buralara gel, bu şehre, bu üniversiteye..bu bolüme..o gün o kantine gel, o sandalyeye otur (: kısmet..(:"

    benim nostaljik gülümsemelerime, o da biraz şaşkın, biraz meraklı gülümseyişle karşılık verdi.. gözleri, ağzımdan çıkacak kelimeleri kollar gibiydi..bu garip, henüz yabancı (e tabi yabancı sayılırım daha) olduğu çocuğun lafı getirmeye çalıştığı yer de neresiydi ki böyle?..

    "oradaki kurulu düzeninin ve arkadaşlıklarının üzerine, burada girdiğin ve haklı olarak belki de biraz temkinli yaklaştığın yeni ortamındaki sivri tip olmak aslında çok da hoşuma giden bir şey değil... dedim ya, sana bir şeyler teklif ederken hep bir "hayır" beklemeye başlamıştım sonunda.. sanki "ne bu hız?" diyecekmişsin gibi korktum..ama seni de bir an önce tanımak istediğim için, kendimi engelleyebilmiş sayılmam.. gördüğün gibi..(:"

    "ben şikayetçi değilim ki bundan?..rahatla biraz" dedi anlayışla gülümseyerek..

    acaba olumlu bir yöne doğru mu gidiyoruz, yoksa kurbanlık koyunun gözünün bağlanması paralelinde bir merhamet gösterisi mi bu?..
    ···
   tümünü göster