Öncelikle ygs de tüm kardeşlerime başarılar dilerim.

Önce konularak göre inceleyelim. Sonra soru taktikleri veririz.

Evet beyler tarih mfler için sosyal neti kasma noktasıdır. Kolay diye küçümsemeyin çok işe yarar.

Öncelikle 15 sorunun 6-7 tanesi inkılap Tarihinden gelir. Bu soruların 1-2 tanesi Atatürk'ün 6 ilkesinden gelir.

Tarihin tanımından veya ilk çağ tarihinden (taş devri vs) 1 soru kesin gelecek.%90 1.soru olur.

Orta Asya Türk tarihinden banko 1 daha var.

islam Tarihi veya Müslüman ilk Türk Devletleriden 1 soru gelir.

Kaldı 5 soru

Bu 5 soru ( inkılaptan 6 soru gelirse bu sayı artar).

Osmanlı'dan 3-4 olur. Osmanlı sorularının 1 tanesi osmanlıda devlet kültürü ile ilgili olur.

Örneğin;
Tımar sisteminden gelebilir, toprak sisteminden gelebilir. Vergi sisteminden gelebilir.Ya da bir padişahın kararı ile değişen sistemden örnek verir. Bir örnek vereyim.

1.Ahmet ekber ve erşed sistemini çıkarmıştır.Bu sistem tahta en büyük ve aklı başındaki şehzadenin çıkmasını söyler.(Aklı başında kısmını koymasının sebebi kardeşi mustafanın akli sağlının yerinde olmamasıdır.)

Örneğe gelelim. Soru der ki bu ekber ve erşed sistemi ne işe yaradı veya neden çıkartıldı.

Şıklarda mutlaka olacak taht kavgasını önlemek için diye. Cevabımız o.

Diğer osmanlı soruları ise osmanlı kuruluş dönemi, yükseliş dönemi ve duraklama dönemi ile ilgili gelebilir.

Şimdi gelelim diğer çıkabilecek sorulara

Beyler inkılap tarihi dedik ama bunun içinde ondan farklı olsada onla alakalı olduğu için o derste olan konular var. Mesela 1.Dünya savaşı buna bir örnek.

1.Dünya savaşından soru gelirse şu şekilde gelir.

Ya amaçlarını sorar.
Amaçları nedir?
Devletlere göre ayrılır. Almanya Fransa arasındaki alsas-loren bölgesi gibi. ( Bu bölge için savaşma sebebi çok büyük bir kömür madeni olması)
Osmanlı için balkan savaşlarında kaybettiği toprakları almak.
Ruslar için hepinizin bildiği gibi sıcak denizlere inmek.
Almanya için sömürge yarışından geri kalmasından dolayı diğerlerine yetişmek.

Amaçlarını sorarsa cevaplar yukarda

Ya da sonuçlarını sorabilir.

Amerika süper güç olma yolunda çok ilerledi.
Rusyada devrim yapıldı ve çarlık yıkıldı.
Osmanlı devleti yıkıldı.
Almanya çöküş sürecine girdi.

Gibi şeyler.

Evet beyler devam ediyoruz.

Osmanlı konusuna dahil ama doğrudan etkili olmayan konu ise

Coğrafi keşifler

Coğrafi keşif derse ipek yolu ve baharat yolunun önemi azaldı. Osmanlıyı zayıflattı.

Haçlı seferleri, rönesans ve reforma da dikkat edin.

Hepinize tekrar başarılar diliyorum.

Metrodan indim. Kulaklıkları taktım, toplu taşıma araçlarında kulalık takamıyorum beyler başkası duyar mı bişey olurda duyamam mı diye. Kulağımda halil ibrahim türküsü çalıyor musa eroğlundan.
Yavaş yavaş ilerledim. Tam alacağım yere yakın bir yerde kıvırcık sarı saçlı bir kız gördüm.
Ve vuruldum beyler. Gözleri yemyeşildi. O kadar güzel bir yeşildiki ne doğadaki hiç bir yeşil o kadar güzel olamazdı. Bu kadar güzel nasıl olabilir di ki insan. Gülümsemesi güneş gibiydi. insanın içini ısıtan çok bakınca yakıp kavuran. Aşık olmak nedir o zaman tattım galiba ilk kez.

Lise yıllarımdayken lise 2 sonu gibiydi aşağı yukarı 8 sene önce.
Dersaneye gidiyordum o zamanlar. Klagib ergenlik halleri bilirsiniz. Abazanlık falan tavan. Haziranın 3. Haftasıydı sonraki sene için yazıldığım dersanenin yaz kursu vardı ona gidiyordum. Bir arkadaşım vardı o zamanlar kardeşim derdim şimdi arkadaşım diyorum. Beni aradı bilet rezarvasyonu yapmış terminalden gidip almamı istedi. O sıralar dayısı trafik kazası geçirmişti hastanedeydi. Dedim elime mi yapışır amk atladım metroya gittim

Gürcistanda yaşadığım hüzünlü ve acılı hikayem çok uzun değil hemem bitiririm

Alçı yaptırma da atel yaptır öyle gidersin okula bi geçmiş olsun panpa

Öncelikle şimdiden başarılar dilerim kardeşim.
Alanına göre hareket etmen en doğrusu eşit ağırlıkçıysan türkçe edebiyat ve matematik zaten en çok çalışman gereken şeyler olacak ama asıl önemlisi geometri.
Tmcilerin çoğu geometriyi yapamadığı için her geometri neti sıralama da ilerletir.
Mf de ise yine geometri önemlidir ancak mf 4 yani mühendislik alanı öğrencileri fiziğe daha çok ağırlık vererek kimya ve özellikle biyolojiyi boşlar.mf 4 öğrencisi için iyi bir fiziğin yanına daki biyoloji çok katkı sağlar
Mf 3 de ise kimya biyoloji en önemlisi zaten

her türlü konuda yardımcı oluyorum istediklerini sorabilirler.

Yavuzun o bölgede belli başlı katliamlar yaptığı evet doğrudur. Fakat alevi bektaşi insanlara kasten yaptığına dair kesin bir bilgi yoktur.Ha ama orada yaşayan insanlar sunni olsa aynı olaylar gerçekleşir miydi orası muamma

Adam gibi bir soru sorduğun öncelikle teşekkür ederim kardeşim.

Ek olarak benim de hoşlanmadığım padişah ve tarihi kişilikler var ama arkalarından küfür etmeyi doğru bulmuyorum.

Pkk sorunun olmasının nedeni ne bu muallaklerini dediği gibi devlet bize bakmıyor gibi sebepler ne de askeri müdahalemizin yetersiz olması.
roadrunnergibenjackal abimiz vardı şırnakta geçen askerlik hikayesini anlatmıştı. Burdan astek abimize selam olsun. Onun da dediği gibi
Orada yaşayan halkın pkk dan kesinlikle uzak olması gerekli. Tüm halkın korucu köyleri gibi onlardan nefret etmesi ve onu çözüm olarak görmemesi gerekli. Sorunun olmasının sebebi ülke yeni kurulduğundan dolayı olan yetersizliğin bölücü huur çocuklarının devlet bize bakmıyor diye halka lanse etmesi. Devlet ilk kurulduğunda ülke olarak çok sıkıntı çekti elbet aralarında destek olan vardır fakat çoğunluğu köstek oldular.Ne zaman bir yol köprü hastane okul gibi insan için gerekli olan yapılar yapılırken iş makinelerini yakarak işçilere saldırarak bunların yapılmasına engel oldular ve böylece halka devlet bize bakmıyor diye taşağı geçilen şeyi benimsettiler.

islamcı padişah denince akla genel olarak Yavuz Sultan Selim gelir. Yavuz mercidabık savaşında kürt beyliği olan Dulkadiroğulları ile işbirliği yaparak Osmanlı'nın kürtlerle ilk ilişkisini kurdu.

senin gibi huur çocukları olduğu içi burada bir gib olmuyor. Adam gibi soracak varsa gelsin. Bunun gibi it soylarına bırakmayın şanlı milletimizin tarihini

evet beyler tarih hakkında sorularınızı cevaplıyorum

Günler pgibyatri de geçmeye başladı. ilaçlar terapiler ruh gibiydim. Yaşamıyordum. Bedenim vardı sadece hareket eden. Biraz süre geçti. Toparlamıştım. 47 kiloya düştüm bu dönemde. Eve posta geldi. Bir baktım ki. Mahkeme tebligatı. Irmak boşanma davası açmış. Açıkcası yıkılmak yerine aşırı sinirlendim. Dayımı aradım ilgilenmesini söyledim. Eşyalarımı aldım. Pasaportu aldım. Ve yola çıktım. Batuma gidiyordum. Evdekilere gerekli açıklamaları yapmıştım. Batuma vardım.

Annanemin babası karısı ölünce gürcü bir kadınla evleniyor. Karısının çocuğu yani annanemin üvey kardeşi çok küçükken önce dede sonra da 2.karısı ölüyor. Üvey kardeşine annanem bakmış. O nedenle aramız iyiydi onlarla. Onun bir kızı vardı. Nado diye ben teyze derdim. Kocası rustu. O zamanlar aramız çok iyiydi. (Şimdi değil çünkü bu uçak düşürme olayında kocasıyla baya kavga etmiştim.) Nadonun da bir kızı vardı adı angel. Ben 88 liyim o da 80 li ben abla derdim. Aşırı zenginlerdi. Onu aradım ve geleceğimi söyledim. Babası yurt dışında bürokrattı emekli olup batuma taşındılar. Aradım ve eve gittim.

Zaman böyle geçiyordu. Askere gitmem gerekliydi ama askere gidersem. Para kazanamazdım ve ev bensiz geçinemezdi. O nedenle bir yüksek lisans ayarladım. 2 yıl tecil ettirdim. Çalışmaya devam ediyordum. Irmak biraz zengin ve elit bir aileden görüyordu. Ben onlar için pek hayallerdeki damat değildim. Onların hayali. Yakışıklı, holding sahibinin oğlu falandı galiba. Lan yannan böyle hayalin varsa kızı niye trabzona yolluyosun orda nerden bulsun aq öyle adamı.
Annesi sürekli parasızlığımıza laf çakıyordu. Sen öğretmen karısı olacak kız mıydın falan diyordu. Bence çok sinirlenirdim ama bir şey diyemiyoruz tabi. Bizim şirkette ekonomik sıkıntılar başladı. Ve işten çıkarıldım. Aynı zamanda dersanede battı. işsiz kalmıştım. Sadece özel derslerim vardı. Fiyatları da biliyorsunuz aq. Aile geçindirmez. Kayınvalide için beklediği fırsat doğmuştu. Birgün onların aileden bir düğündeyiz. Düğünde çok büyük bir otelde. Oturuyoruz bi masadak annesi dayısı falan falan. insanların beni ilk görüşü, ne iş yapıyorsun falan diye soruyorlar. Tanıma amaçlı işte neyse konu geldi paraya. Kayınvalide olacak huur karı çıkardı küpesini masaya koydu. Damat bak 2 yıllık maaşın dedi. Tüm masa güldü. huur çocukları. Kalktım masadan gittim. Irmak peşimden geliyordu. Çevirdim bi taksi bindik eve gittik. Bu olay aylarca devam etti. Irmağa hergün böyle şeyler söylüyordu. 1 buçuk yıl kadar geçti. Irmak boşanmayalım ama bir ayrı yaşayalım dedi ve çekti gitti.
Dünyam başıma yıkılmıştı. Benim o kazadan sonra dayanağım olan yegane varlık, sevdiğim kadın beni terk etmişti. Beni kurtaran, normal insan yapan o melek gitmişti. Tam 2 hafta evden çıkmadım. En son babam gelip aldı beni. Hiç bir şey demeden baba evinde yatmaya başladım. Hiç konuşmuyordum. Tek kelime etmediğim günler oluyordu. Sonuç mu yine pskiyatri aq.

Irmakla o günden sonra ilişkimiz başladı. 1-2 yılı hızlı geçiyorum. Hikayenin sonuna geliyorum. Önemli olayları ve hayatımın gibik anlarını son olarakta toplayımışımı ve şuanki hayatımı anlatıp bitireceğim.
Evet ilişkimiz başlamıştı ve ailelere söylemiştik. Son sınıfın başına geçiyorum. Temmuz ayıydı, gece bir rüya gördüm. Rüyamda ablam yanıma geliyordu. Bana bir zarf veriyordu. Zarfın içinde ırmakla benim düğün davetiyem vardı. Tarih olarak da vizelerden sonra yazılıydı. Irmağa gittim evlenme planları zaten yapıyorduk. Evlenme teklif etttim kabul etti. Mayıs ayında evleniyoruz dedim. Okul bitseydi dedi falan ama ikna oldu. Ailelerimize söyledik. Doğal olarak akıllarına hamilelik olayı geldi. Erken ve çok acele istiyorduk. Akıllarına gelmesi doğaldı. Ben bir dersanede matematik öğretmeni olarak iş buldum. Irmak da biyoloji. Çalışıp para biriktirmeye başladık. Her akşama özel ders koymuştum. Sürekli çalışıyordum. Mart ayında tam olarak 24 mart. Irmağı istemeye gittik. Verdiler. 24 nisanda nişan yaptık. Ve mayıs ayında hazırlıklara başladık. Düğün yapmayacaktık. Sade bir nikah. Bir ev tuttuk. Tadilatları falan yaptırdım. Boya aldım badana yaptım. Eşyaları aldık. Ulan çok para harcadık ya hala içimde uktedir. Evimizi hazırladık. Nikah işlemlerini hallettik. Ve 24 mayıs da nikahımız kıyıldı.

24 mayıs benim toz pembe hayatımın bittiği gündür. Artık acılar başlıyordu.

Evliliğimiz mutluydu. Okulu bitirmiştik. Yazın tatil yapmadan çalıştık. Dersane olmadığı için sürekli özel derslerdeydim. Eylül gibi bir inşaat şirketiyle anlaştım. işe girdim. Dersaneye durumu anlattım. 8 den 6 ya kadar. Şirketteydim. 6 dan 9 a dersanede. Bazı geceler ise 9-11 arası özel dersteydim. Çok yoruluyordum ama zorundaydım. Haftasonum tamamen doluydu zaten. Evde pek duramıyordum. Çoğunuzun daha yaşı çok genç. Bu yazdıklarımı okuyup niye bu kadar çalışıyor diyen olabilir. Hayat kolay kazanılmıyor gençler. Kirası faturası mutfak masrafı gerçekten çok zor. Hele ilerde çoluk çocuk olunca daha zor.

Beyler geldim. Çayımı içip başlıyorum.

Okula alışma süreci falan şeyleri kolay atlattım. Evimin olduğu şehirde okuyordum. Ailemin mathemi biraz dinmişti ve bende durulmuştum. ilaçlarım iyi geliyordu.( O zamanlar öyle sanıyordum.) 2005 yavaş yavaş bitiyordu. 2006 ya yaklaşıyorduk. Hayatım son 5 yılda olmadığı kadar rahattı. Evde durumlar iyiydi ailem 2 yıldır aldığı terapiler sonucu düzelmişti. Mutlu değildik ama huzurumuz vardı. Irmakla çok iyi anlaşıyorduk. Her dakikamız beraberdi annemle tanışmıştı, bize gelmişti. Ben onlara gitmiştim. Biz arkadaştık ama onlar bizi sevgili sanıyordu. Yılbaşı için plan yapmıştık. Beraber vakit geçirecektik. Öyle partiler barlar falan değil. Bulunduğumuz şehirde güzel bir tepe vardı. Çok iyi manzarası olan . Biralarımızı ve vodkalarımızı alıp oraya çıktık. Hava buz zütümüz donuyor tabi. (Vodka demişken bize karpuzlu istanblueyu sevdiren ferre1616 panpamıza selam olsun.)
Birbirimize sokulup ısınmaya çalışıyoruz. içkilerimizi içmiştik. Saat tam 23.56. Çok iyi hatırlıyorum. Buraları diyalog halinde yazayım.
B: Irmak
I: Efendim
Bir süre duraksadım. Bir şey diyemedim.
B:Az kaldı ya saysak 10 dan geriye.
Kabul etti saydık, sarıldık falan.

B: Irmak
Bir şey demedi ve baktı.
B: Seni seviyorum.
Çok şaşırmıştı. Utandı kıpkırmızı oldu kafasını eğdi. Bana sarıldı ama yüzüme bakamıyordu. Kulağıma fısıldadı.
"Bende seni seviyorum."

4 gibi uyandım ve yola devam ettim 9 gibi evdeydim. Direk uyudum. Uyandığımda geceydi. Yemek yiyip yattım. Sabah pgibiyatra gitmem gerekiyordu. Gittim ilaçları bıraktığımı söyledim. Robot gibi olduğumu hiç bir şey hissettmediğimi söyledim. O da amacımız o senin sağlıklı bir düşünce ve duygu yapın yok. Bende tamam dıbına koyayım dedim içimden. Tamam hocam içeyim dedim ama biraz farklı olsun dedim. Ne gibi dedi. Malafatı uyutmasın diyemedim tabi. Yan etkisi az olsun dedim hafif utançla sırıtarak. O da tamam anladım dedi ve yazdı 2-3 ilaç. Biri antidepresandı mala etkisi az olan. Biri dikkat arttırıcıydı. Antideprasan yüzünden fazla mala bağlamayım diye. Diğerinin de ne olduğunu hatırlamıyorum. Eve gittim. Ev hüzün yeriydi. O gün tercihler açıklandı. Ve kazanmıştım aq. Trabozondan kurtulmuştum. Okulun adını vermiyorum çünkü ordan mezunum. inşaat kazanmıştım yine. Irmağı aradım o da tutturmuş. O da biyolojideydi yine. Ulaşı aradım bizim mezuna kalan arkadaşı. Yine kazanamamış at yarra. Yani erzurum atatürk matematik gelmiş. Buna kazanmak derseniz kazandı denebilir. Ben o yüzden kazanamadı dedim. Benim gibi yaparsın falan dedim kapattım.
Okula kayıt, ktü de okuduğum dersleri saydırdım ve 1.sınıfı atlamıştım. Okul başladı.

Kararımı vermiştim. Bursaya gidecektim ablamı ziyarete. Anlattığım gibiydi olaylar çok dengesiz bir ruh halim vardı. Gece arabayı aldım ve yola çıktım. Bursaya doğru gidiyordum. Sabahın ilk saatlerinde mezitlere vardım. O 6.mezitin yanına çektim arabayı. Durdum ve bakamaya başladım. Bu altındaki dere kurumuş taktan bir köprü benden ablamı almıştı. Ailemi huzurunu, mutluluğunu bozmuştu. Ağlamaya başladım. Bir yıl önce benim hayatımı yakacak olan ateşin ilk kıvılcımıydı bu kodumun köprüsü. 3 saat oturdum orda. Sonra bursaya devam ettim. Mezarlığa gitmeden 5 lt lik su ve toprak aldım. Toprağını serdim. Suyunu döktüm. Benim güzel ablam çok titizdi. O yüzden değiştirmiştim toprağını. Temiz temiz uyusun diye. Ona başımdan geçen her şeyi anlattım. O da dinledi beni. Çıt çıkarmadan. O kadar çok istedim ki bana cevap versin. Kızların içinde tosunum diye taşşak geçsin. Zayıfladım dedim. Yine cevap yok. Üniversite kazandım dedim. Ona da cevap yok. Arabadan bir bez aldım. Şişeyi tekrar doldurdum. Mermerini yıkayıp sildim. Tertemiz olmuştu. O sırada bursada hiç akrabamız olmamasına rağmen bu mermerlerin nasıl yapıldığını düşündüm. Dayım hallettmiştir dedim geçtim. Son kez bir suladım. Ordan geçen bir çocuktan kuşlar için yem alıp kenarına koydum. Hayvanları çok severdi ablam. Hava kararıyordu. Gitmem gerek diye düşündüm. Kalktım ve hagibtir çektim. Kimseye haber vermemiştim. Babam baya aramıştı baya da mesaj atmıştı. Aradım konuştum arkadaşlarlayım gece gelmem dedim. Irmak aramıştı onu da gerçeği söyledim ama aramızda kalsın dedim .Tamam kocacım dedi. Sırıttım ve kafamı kaldırdım telefondan. Bi baktım ki hava zifiri karanlık. Şu nokianın el fenerli telefonları vardı bende. El fenerini açtım. Yolumu bulup arabaya gittim. Arabaya bindim. Uykum vardı. Bu halde araba kullanmak istemedim. Yola çıktım bi benzinliğe çekip yattım.

Takip eden varsa ses versin boşluğa yazıyo gibi olmasın

Özel dersim vardı beyler eve geçince sahura kadar yazarım

O gün güzel geçti ve ilaçları bıraktım. ilaç içtiğimden beri baya olmuştu 4.yılımdı ve artık hiç bir şekilde üzülmüyordum. Aşırı derece de gamsız giblemez bir insan olmuştum. ilaçların özelliği bu zaten ilaca ve bünyeye değişmekle beraber 6 ay-1 yıldan önce etki etmez. Sınıva bir kez daha girdik. Memlekete gittim. Kazada arabamız pert olmuştu. Kaskodan aldığımız pert bedeli ve üzerine biraz para koyarak 2000 model astra aldık. Babam almıştı ama araba kullanmak istemiyordu. Ben kullanıyordum o yüzden. Eve geldiğimde tekrar hüzünle karşılaştım. 1 yıldır ilaçlar olsun , ırmak olsun uzaktaydım olaylardan gerçekten. Eve geldiğimde hem yalnız kaldım hemde ilaç içmiyordum. Sonra bir gün annemi gizlice ağlarken buldum. Elinde ablamın fotoğrafı vardı. Dayanamadım bende ağladım. Yüzümü yıkadım dışarı çıktım.

Hoş geldiniz dediler. Bizi karşıladılar yemek falan yedik. Ne zaman evlendiniz insan çağırır falan dedi. Hagibtir dedim. Evli olayını ırmağa söylememiştim. Kız afalladı tabi. Ama kafası baya çalışırdı. Bozuntuya vermedi. Yazın dedi. Düğün yapmadık. Sade bir nikah dedi ve yırttık. Rahatlamıştım. Evli olduğumuzu sandıkları için okuyoruz diyemedik tabi. Ben hem çalışıyorum hem okuyorum dedim. O da okuyorum dedi. Akşam olmuştu bize bir oda verdiler. Geçtik ulan yatak çift kişilik. Ben geçeyim salonda yatayım da diyemezdim. Mecbur yerde yatacaktım. Evdekilere çaktırmadan tuvalete gidip üstümü değiştirdim. Geldim yere yattım. Sırtım gibildi tabi. Ertesi gün yani ırmağın doğum günü olduğu gün evden çıktık. Önce bir bakkal kasap karışımı bir yere gittik et vodka ekmek falan aldım. Aşırı ucuzdu tabi. Şimdi bilenler bilir teleferik vardır. Teleferiğin olduğu yer eskiden piknik yeriydi. Orda oturduk, mangalımızı yaktık, içkimizi içtik ağaç kenarına uzandık biraz. Irmak kocacım falan diyip gülüyordu. Beyler antidepresanlar yüzünden malafat çalışmıyor fazla benden bir şeyler sezdim o gün ilacı bıraktım.

Geldik nisan ayına hala çalışıyoruz. Aynı zamanda bölüm derslerine çalışıyoruz. 26 nisan ırmağın doğum günüydü beyler. Batuma gitmeyi planlamıştık. Vizeleri hallettik. Anne tarafım anne tarafım artvinliydi. Batum göçmeniydiler. Bu rusların sürdüğü ahıska Türklerinden. Köyde bir arabamız vardı.94 model şahin. Dedemden kalmaydı. Dedem vefat ettikten sonra satmamıştık köyde kullanırdık gittim aldım onu. Bir gece köyde kaldık ve batuma doğru yola çıktık.
Ktü yazmamın sebebi annanemin artvinde yaşamasıydı zaten baya da akraba vardı. Hafta sonu gider gelirsin dediler. Ama araba almak dışında hiç gitmedim. Arabayı aldım yola çıktık. O zamanlar gümrük kerane kapısı gibi olmamıştı baya zor geçtik. Batumda bir kaç akraba vardı. Ama çok dindarlardı yani arkadaşımla gelmemi hoş karşılamaz hatta kabul etmezlerdi. Bende onlara evliyiz dedirttim annaneme ve onlara doğru yola çıktık. Çocukken batuma giderdim. Batum vize kalkana kadar köy gibi bir yerdi asfalt yol bulmak imkasızdı. Şimdi kocaman şehir olmuş. Harika bir doğası vardı.
Sınırı geçtik batuma doğru ilerlemeye başladık. Batum sınırdan 20 km uzakta 40 dakikada falan gittik. Çok yavaş gidiyordum. Hem acemiyim hemde tabela falan anlamıyorum aq.Gürcü alfabesi çok saçmaydı. Yani almanca fransızca falan olsa yazılışı benzetir bir şeyler çıkarırsın ama mümkün değil anlamıyorsun aq. Evi zar zor bulduk girdik.

Burdaysanız bi ses verin

Evet devam edelim akşam şantiyeye uğramam lazım gidene kadar yazayım.

Irmakla kararımızı vermiştik. Öss ye yeniden girip adam gibi bir yer kazanmayı deneyecektik. Olmazsa ktü devam. O zamanlar belediye de kütüphane vardı gittik oraya kaydolduk. Okulun kütüphanesine gitmiyorduk açıkcası ben çekinmiştim öss kitaplarıyla üniversite kütüphanesine gitmeye. Ulaşı aradım. O mezuna kalmıştı. Kitap önerisi için falan. Kitapçıya gittik. Kitaplarımızı aldık. Onun biyolojisi çok iyiydi. Benim de mat geo ve tarih. Tarih özel ilgi alanımdır. Yurtlarımız ayrı ve uzaktı doğal olarak beraber çalışamıyorduk. Onun babası ve benim babam aynı bakanlığa bağlı 2 kurumda devlet memuruydu. O bakanlığa bağlı kurumun misafirhanesinde 2 odaya yerleştik. Hem daha ucuzdu hem de tek kişilikti. Çalışmaya başladık. 24 saatimiz beraber geçiyordu.