• 0 / 0 / 2 entry
  • 5 başlık
  • 80.39 incipuan

lothoadan oybirinci nesil normal

  • +1
    mezarlıktaki huur evladı
    Bir akraba dügününden dönen Kemal ve arkadasi Recep, 20 kasim aksami, yaklagib 00.30 sularinda sehir mezarligindan otomobille geçiyorlardi.

    Her iki tarafi mezarlik olan dar bir yoldu geçtikleri. Aniden soldaki duvarin üstünden, arabanin önüne beyaz bir sey atladi. Iki arkadas bunun beyaz bir köpek olabilecegini düsündü. Ancak normal sartlarda ona çarpmalari gerektigi halde her ikisi de çarpma sesi duymamis ve çok sasirmislardi.

    Arabayi durdurup arkalarina baktilar ama hiçbir sey görmediler. Her ikisi de garip bir seyler oldugunu fark etmislerdi. Mezarliktan çikmalarina çok az kalmisti ki, araci kullanan Recep bir çiglik atti. Dikiz aynasindan bakiyordu.

    Bunun üzerine arkaya dönüp bakan Kemal arka koltukta oturan gelinlik giymis bir kadin gördü. Kadin sessizce iki arkadasi izlemekteydi. Büyük bir korkuya ve telasa kapilan arkadaslar, mezarliktan nasil çiktiklarini ve arabadan nasil indiklerini hala hatirlamiyorlar. Ön cama yapismis bir sekilde arabayi durdurdular fakat kadin artik orada degildi.

    Bunun üzerine olayi arastirmaya baslayan Kemal, ayni gün ölen bir kadin oldugunu ögrendi. Kadin yakin bir köyde yapilan dügününden dönerken trafik kazasinda hayatini kaybetmisti. Ve öldügünde üzerinde gelinligi vardi.

    Ölen kadinin yakinlarini ziyaret eden Kemal , kadinin ayni kadin olup olmadigini ögrenmek istedi. Gittigi evde kendisine bir fotografi gösterildi. Fotograftaki kadin o gece otomobilin arka koltugunda gördügü kadindi. Ölen kadinin yakinlari da olaya sasirdilar. Bir daha o mezarliktan geçemeyen Kemal ve arkadasi, olayi bir süre daha irdelemelerine ragmen, o gün ölen kadinin neden onlara gözüktügünü ögrenemediler..

    Alti yasimda sokaga çikmaya baslamistim (abim yanimda olmadan annem disari çikmama izin vermiyordu). Yine böyle birgünde abim beni yalniz birakmis, arkadaslariyla konusmaya dalmisti. Bende topumla bir saga sola kosuyordum. Zevkten dört köseydim, özgürdüm kocaman sokakta, topu istedigim kadar havaya atabiliyordum, evimizin dar koridorundaki kisa ve yorucu kovalamalar artik, uçsuz sokakta terden sirilgiblam olmaya birakmisti yerini... Sonra yine topun pesinden kosuyordum, kosarken arkamda birseyin nefes alip verdigini hissettim. Bu sefer beni kovalayan birsey vardi, o kocaman sokakta. Arkama bakmaya kalmadan kulagimin dibinde havlama sesleri yankilanmaya basladi. Hiç tereddüt etmeden aglamaya ve kosmaya basladim. Dün gibi hatirlarim agzimdan anne geliyor, tut annecim, anne geliyor. sözcükleri dökülüyordu. Sonra abim farketti ve kurtardi ama olan olmustu birkere... Olayin konusuda burda basliyor. Köpeklerin kovalamacasiyla baslayan korku, yerini geceleri gödügüm rüyalara birakti. Artik rüyalarimda sürekli kovalaniyordum, bazen seklini hiçbirseye benzetemedigim konusan insani varliklar, bazen yalvartan köpekler ve en garibi de üzerime örttügüm yorgandi. Bazi geceler rüyalarimda, uyumak üzereyken bogulmaya baslardim, beni bogan sey ise yorganimdi. Aniden heryanimi sararak üstüme bastirmaya baslardi. O an \" nefesim kesilirdi, sanki bir caninin kucagina düsmüs gibi olurdum. Uyandigimda kendi sürekli kucaklarda bulurdum. Annem, abim ve babam bu üçlünün arasinda nöbetlese dolanirdim. Uykudan uyanirken kendini birinin kucaginda bulmak korkunun baska bir yüzü olsa gerek. Nedeni, sabaha kadar neler oldugunu hatirlmaya çalisip aklina geldikçe ayni korkulari tekrar tekrar yasamak. Hayatimdaki garipliklerden biride, annem beni yikarken banyoda benimle beraber yikanan çocuklar görürdüm, bazen sessizce aglamaya baslardim bazende bitene kadar sabirla izlerdim. Bunun yüzünden bir keresinde evin ortasinda legenin içinde bile yikandigimi hatirlarim. Korkular bizleri yipratir, sizlere tavsiyem yokmus gibi davranmayin, çünkü heran bir sürprizle karsilasip kötü sonuçlar dogurabilir. Halen rüyalarimla beraber yasiyorum, korkuyorum ve apansizca uyaniyorum ve düsünüyorum ki bende birilerinin korkulu rüyalari oluyorum. Bazen gözümü açtigimda evimden uzaklasmis ve sevmedigim insanlarin çok yakininda buluyorum...

    ALINTIDIR
    ···
  • +2
    cin ile pazarlık
    Her şey bizim sınıftaki garip bir çocukla başladı. Çocuğun ismi Özgür’dü bu çocuk herkese garip geliyordu.  Bazen durduk yerde dalıyor korkunç bir tiple etrafa bakıyordu. Bu çocuğu merak edip araştırmaya karar veren iki arkadaş vardı. Nerde oturduğunu öğrendikten sonra onun evde olmadığı bir gün evine gittik. Kapıyı annesi açtı çocuğun arkadaşı olduğumuzu söyleyip bir kaç tane soru sorduk. Çocuk annesine de garip geliyordu. Bu bizi daha çok meraklandırmıştı sonra ise bu çocuğu takip etmeye karar verdik.

    Çocuk okuldan çıkıyor ve hep aynı mahalleye yöneliyordu, biraz daha takip ettikten sonra durdu ve bekledi sokağın başından siyah bir köpek çıktı ve direk çocuğun başına geldi, sanki çocuğa onunla konuşurmuş gibi baktı. Çocukta onunla tedirgin ve korkmuş bir şekilde konuşuyordu.

    5 dk böyle devam etti sonra köpek geldiği yöne doğru gitti ve uzakta kayboldu. Bu durum bizi daha da meraklandırmıştı. Ertesi gün çocuğun kendisiyle konuşmaya karar verdik.

    Yanına gittik ve soru sormaya başladık, sorduğumuz sorulara düzgün cevaplar vermiyor, bize saçma sapan sorular sormaya çalışıyordu.
    Sonra çocuğa dün siyah köpekle konuştuğunu gördük deyince yüzü değişti.

    – Siz nasıl gördünüz.

    dedi. Biz normal bir köpek nasıl görmeyelim dedim o köpek değil o bir cin dedi. Bu bizi daha çok şaşırtmıştı önce inanmadık sonra çocuğun bize anlattığı şeyi dinledik.

    “1 hafta öncesiydi Salı günüydü kesinlikle normal bir gündü, akşam uyumaya gittiğimde camın hemen yanında bir gölge vardı kapı birden kapandı ve o benimle konuşmaya başladıne derse yapmak zorunda olduğumu söyledi, beni ailemle tehdit etti. Ben korkudan kabul etmek zorunda kaldım, gün içinde bana görünebilmek için, siyah renkli hayvanlar biçiminde gözüküp benimle iletişime geçiyor. Ondan kurtulmalıyım,” dedi “ona yardım ederken gittikçe aptallaşmaya başladığımı hissediyorum artık mantıklı bir şekilde düşünemiyorum.”

    Çocuğun haline üzüldük ve yardım etmeye karar verdik.

    Çocuğun girdiği sokakta bir yerlere gizlendik bu sefer siyah bir kedi çocuğun yanına yaklaştı bu sırada bizde çocuğun yanına gittik kedi bize baktığı an kulağım çınladı bir ses geldi, bu sesi hepimizde duyabiliyorduk, “artık sizde benimsiniz,” diyordu. Kaçmaya çalıştık fakat yürüyemiyorduk bile. “Artık bana yardım edeceksiniz bunu yapmayı reddettiğiniz zaman en sevdiğiniz kişilere zarar vereceğim,” dedi. Biz çaresizce kabul etmek zorunda kaldık. Sokağın başına doğru gidip kayboldu. Bizde hemen arkadaşın evine gittik nasıl kurtulacağımız hakkında konuşurken arkadaşım, “bizim hemen aşağı sokakta bu konuda bir kaç kişiyi kurtaran bir hoca var onun yanına gidelim,” dedi. Kabul edip hocanın yanına gittik, konuyu anlattık, “bunu nasıl kabul edersiniz,” dedi “bu sizi çok zor bir duruma sokacak ama bir çözümü var. Biraz zor olacak, onunla bir anlaşma yapmanız gerekecek,” dedi. biz şaşkınlıkla nasıl bir anlaşma olduğunu sorduk bize, “bunu siz bulacaksınız,” dedi.

    Günler geçtikçe her şey daha korkunç bir hal alıyordu, akşamları hareket eden gölgeler, ailem evde olamamasına rağmen evde konuşma sesleri geliyordu. Çoğu zaman dalga geçiyor, korkutuyorlardı. Tekrar birleşip nasıl bir anlaşma yapacağımız konuda tartışıyorduk. Sonra ben, “bir fikrim var,” dedim. “Çok kötü ve tehlikeli ama bizi kurtaracak bir fikir ona bir beden vereceğiz,” dedim. Benim kuzenimin ölümcül bir hastalığı var bu durumu onunla konuşup onun edenini vereceğiz, tabi cin bunu bilmeyecek, bedenin ömrü bitince oda bedenle birlikte sürüklenecek yok olacak.” Kuzenimle konuştum oda, “kaybedecek bir şeyim yok bari ölmeden önce size yardım edeyim,” dedi. Cin ile konuşmaya gittik ve bize “benden ne istiyorsun” dedi. “Biz bir anlaşma yapmak istiyoruz,” dedik. “Söyleyin dedi, “sana bir beden vereceğiz, cin o beden beni kabul etmezse bedene giremem,” dedi. Biz de, “kabul ediyor,” dedik “peki karşılığında ne istiyorsunuz,” “sadece bizi bırakmanı” o ise kabul etti. Cini kuzenimin yanına zütürdüm ve kabul etti cin onun içine girdi önce komaya girmiş gibi titredi sonra uyandı ve “anlaşma kabul edildi” dedi. “Şimdi gidin” dedi biz ise gittik, bir kaç gün sonra kuzenimin ölüm haberi geldi bu beni çok üzmüştü ama bizi  içinde bulunduğumuz korkunç durumdan kurtarmıştı. 
    ···