
- 2 / 2 / 67 entry
- 31 başlık
- 377.28 incipuan
mucahid mustafa oybirinci nesil normal
-
0
dönerci de başıma gelen üzücü ve sinir olay
Ulan yazmıyım dedim dedim ama duramadım. Geçenlerde okuldan çıktım gidiyoz arkadaşla dönerci açılışı var. 2 tl. Bendede o kadar var ulan giriyimde iki döner alak arkadaşla yiyek dedim. Zaten karın aç ne bulucan orda 2 liraya Bekliyoz 1 saat oldu. Sıradanda çıkamıyosun adamlar seni ezcek nerdeyse . insanlar 10-15 tane zütürüyolar. Nesye geldi sıra. yani yaklaştık bir iki kişi kaldı anlıcanız bende önde teyze verdi 10 tane sipariş. adamlar hazırlıyo derken üstü kirlenmiş 3-4 yaşında bi çocuk teyze eğildimi buna diyo sen nerelisin. Sanane,saa-naa-nee. çocuk dediki suriyeliyim korkudan sesi bile duyulmadı çocuğun o derece ben kadından anladım. Belli dedi zaten.Git öbür tarafa benim trafo attı. arkadan yavşak pekekentin biride diyo bunu saçından tutup sürüklüye sürüklüye zütürcen. Ulan dedim arkadaşa ben bunlarla uğraşırım. Arkadaş boşver dedi bide döner almaya gelen zombi sürüsünden çekindim. Şimdi geliyoruz verip veriştirmeye; Gidip bi insanı memleketinden ırkından cinsiyetinden, elbisesinden yargılayan orul orul orullar o daha çocuk lan mk çocuk 2 liralık dönere 3 lira veriyo sen 10 tane alıyon o 1 tane sen keyfiyetten o zorunluluktan Ama çocuklara, kadınlara teceavüz, taciz, cinsel istismar yapıldığında siz sessiz kaldığınız için blemezsiniz insanlığı Sonra ilahi adalet döneri yerken baktuımki içine adam bişey koymamış sadece soğan maydonoz işte o zaman güldüm ve şükrettim... -
0
2023 un çok kısa bir özeti
Gelecekteki meslekler
-Borcu
-Bor Müdürü
-Bor Ustası
Aletler
-Bor çıkartıcı
-Bordan makas
Bordan ev -
0
dönercide başıma gelen ilginç ve foşistik olay
Ulan yazmıyım dedim dedim ama duramadım. Geçenlerde okuldan çıktım gidiyoz arkadaşla dönerci açılışı var. 2 tl. Bendede o kadar var ulan giriyimde iki döner alak arkadaşla yiyek dedim. Zaten karın aç ne bulucan orda 2 liraya Bekliyoz 1 saat oldu. Sıradanda çıkamıyosun adamlar seni ezcek nerdeyse . insanlar 10-15 tane zütürüyolar. Nesye geldi sıra. yani yaklaştık bir iki kişi kaldı anlıcanız bende önde teyze verdi 10 tane sipariş. adamlar hazırlıyo derken üstü kirlenmiş 3-4 yaşında bi çocuk teyze eğildimi buna diyo sen nerelisin. Sanane,saa-naa-nee. çocuk dediki suriyeliyim korkudan sesi bile duyulmadı çocuğun o derece ben kadından anladım. Belli dedi zaten.Git öbür tarafa benim trafo attı. arkadan yavşak pekekentin biride diyo bunu saçından tutup sürüklüye sürüklüye zütürcen. Ulan dedim arkadaşa ben bunlarla uğraşırım. Arkadaş boşver dedi bide döner almaya gelen zombi sürüsünden çekindim. Şimdi geliyoruz verip veriştirmeye; Gidip bi insanı memleketinden ırkından cinsiyetinden, elbisesinden yargılayan orul orul orullar o daha çocuk lan mk çocuk 2 liralık dönere 3 lira veriyo sen 10 tane alıyon o 1 tane sen keyfiyetten o zorunluluktan Ama çocuklara, kadınlara teceavüz, taciz, cinsel istismar yapıldığında siz sessiz kaldığınız için blemezsiniz insanlığı Sonra ilahi adalet döneri yerken baktuımki içine adam bişey koymamış sadece soğan maydonoz işte o zaman güldüm ve şükrettim... -
0
dönercide başıma gelen ilginç ve denişik olay
Ulan yazmıyım dedim dedim ama duramadım. Geçenlerde okuldan çıktım gidiyoz arkadaşla dönerci açılışı var. 2 tl. Bendede o kadar var ulan giriyimde iki döner alak arkadaşla yiyek dedim. Zaten karın aç ne bulucan orda 2 liraya Bekliyoz 1 saat oldu. Sıradanda çıkamıyosun adamlar seni ezcek nerdeyse . insanlar 10-15 tane zütürüyolar. Nesye geldi sıra. yani yaklaştık bir iki kişi kaldı anlıcanız bende önde teyze verdi 10 tane sipariş. adamlar hazırlıyo derken üstü kirlenmiş 3-4 yaşında bi çocuk teyze eğildimi buna diyo sen nerelisin. Sanane,saa-naa-nee. çocuk dediki suriyeliyim korkudan sesi bile duyulmadı çocuğun o derece ben kadından anladım. Belli dedi zaten.Git öbür tarafa benim trafo attı. arkadan yavşak pekekentin biride diyo bunu saçından tutup sürüklüye sürüklüye zütürcen. Ulan dedim arkadaşa ben bunlarla uğraşırım. Arkadaş boşver dedi bide döner almaya gelen zombi sürüsünden çekindim. Şimdi geliyoruz verip veriştirmeye; Gidip bi insanı memleketinden ırkından cinsiyetinden, elbisesinden yargılayan orul orul orullar o daha çocuk lan mk çocuk 2 liralık dönere 3 lira veriyo sen 10 tane alıyon o 1 tane sen keyfiyetten o zorunluluktan Ama çocuklara, kadınlara teceavüz, taciz, cinsel istismar yapıldığında siz sessiz kaldığınız için blemezsiniz insanlığı Sonra ilahi adalet döneri yerken baktuımki içine adam bişey koymamış sadece soğan maydonoz işte o zaman güldüm ve şükrettim... -
0
dönercide başıma gelen olay
Ulan yazmıyım dedim dedim ama duramadım.
Geçenlerde okuldan çıktım gidiyoz arkadaşla dönerci açılışı var.
2 tl.
Bendede o kadar var ulan giriyimde iki döner alak arkadaşla yiyek dedim.
Zaten karın aç ne bulucan orda 2 liraya
Bekliyoz 1 saat oldu.
Sıradanda çıkamıyosun adamlar seni ezcek nerdeyse .
insanlar 10-15 tane zütürüyolar.
Nesye geldi sıra.
yani yaklaştık bir iki kişi kaldı anlıcanız bende önde teyze verdi 10 tane sipariş.
adamlar hazırlıyo derken üstü kirlenmiş 3-4 yaşında bi çocuk teyze eğildimi buna diyo sen nerelisin.
Sanane,saa-naa-nee.
çocuk dediki suriyeliyim korkudan sesi bile duyulmadı çocuğun o derece ben kadından anladım.
Belli dedi zaten.Git öbür tarafa benim trafo attı.
arkadan yavşak pekekentin biride diyo bunu saçından tutup sürüklüye sürüklüye zütürcen.
Ulan dedim arkadaşa ben bunlarla uğraşırım.
Arkadaş boşver dedi bide döner almaya gelen zombi sürüsünden çekindim.
Şimdi geliyoruz verip veriştirmeye;
Gidip bi insanı memleketinden ırkından cinsiyetinden, elbisesinden yargılayan orul orul orullar
o daha çocuk lan mk çocuk 2 liralık dönere 3 lira veriyo sen 10 tane alıyon o 1 tane sen keyfiyetten o zorunluluktan
Ama çocuklara, kadınlara teceavüz, taciz, cinsel istismar yapıldığında siz sessiz kaldığınız için blemezsiniz insanlığı
Sonra ilahi adalet döneri yerken baktuımki içine adam bişey koymamış sadece soğan maydonoz işte o zaman güldüm ve şükrettim... -
0
liseli gencin dramı
merhaba hocam ben de seni cok seviyorum ya da arama yapabilirsiniz bir şey yok aslında çok iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak kendine iyi bak beni takip edin geri dönüş yaparsanız sevinirim iyi geceler mesajı atan insanı en çok kullanılan bir çiçekle bir de bu yüzden çok teşekkür ederim hocam merhaba 👋 bir de bu pisliğe ve Cihaddır 👍 ve Cihaddır olsun kardeşim sen ne yapıyorsun nasıl -
+4 -2
okullar 70 gün sonra kapanıyor
Üzülmeyin gençler yaz tatiline sadece 262 gün kaldı. :D
Bunlardan haftasonlarını çıkartırsak geriye 185 gün kalıyor.
Toplamda 10 günü resmi tatiller desek 175 kalır.
10 günde hoca gelmedi veya dersi kaynattık desek 165 kalıyo.
E tabi 10 gün devamsızlık hakkımız var kullanmazsak ayıp olur.
Geriye 155 gün okul kalıyor. 20 günde özürlü izin alsak 135 kalır.
Malum kışa giriyoruz 10 günde zorunlu tatil desek 125 kalıyor.
Okul etkinliklerinden felanda 5 gün çıkar 120 kaldı. Ve sınav haftası liselerde ders işlenmez toplamda 1.5 ay sınav günleri desek 75 gün kalıyor. Beden eğitiminide ders olarak görmezsek kalır 70 gün . E 70 günde okula gidin amk az kaldı sabredin
Alıntıdır -
0
okulların tatil olmasına az kaldı sabredin
Üzülmeyin gençler yaz tatiline sadece 262 gün kaldı. :D
Bunlardan haftasonlarını çıkartırsak geriye 185 gün kalıyor.
Toplamda 10 günü resmi tatiller desek 175 kalır.
10 günde hoca gelmedi veya dersi kaynattık desek 165 kalıyo.
E tabi 10 gün devamsızlık hakkımız var kullanmazsak ayıp olur.
Geriye 155 gün okul kalıyor. 20 günde özürlü izin alsak 135 kalır.
Malum kışa giriyoruz 10 günde zorunlu tatil desek 125 kalıyor.
Okul etkinliklerinden felanda 5 gün çıkar 120 kaldı. Ve sınav haftası liselerde ders işlenmez toplamda 1.5 ay sınav günleri desek 75 gün kalıyor. Beden eğitiminide ders olarak görmezsek kalır 70 gün . E 70 günde okula gidin amk az kaldı sabredin -
0
ülkede mizah son noktada
Beyler ülkedeki bu mizah kafelere bile sıçramış
http://c12.incisozluk.com...11505/8/1190628_o0f90.jpg -
-1
şahlanıyor sancağımız zafer bizim allahuekbeer
Üç kıtada cihad etti asırlarca ecdadımız
muhafazid ümmeti diye tarihe geçti adımız
Zafer dolu, şeref dolu geçmişine bak ibret al
Sarıl yüce kitabına bizim olacak istikbal
Şahlanıyor sancağımız, zülüm devri bitti artık
Müjde veriyor peygamber
islam’a gebe çağımız ok yayından çıktı artık
Zafer bizim Allah-u Ekber
Biz seçilen bir ümmetiz, insanlığın hayrı için
Dönün artık özünüze, tevhid ile öne geçin
Kültürünü çal yüzüne, bırak batının peşini
Zulüm ve küfrü eritsin, doğur islam güneşini
Milyonlarca şehit verdik engel değil ölüm bize
Yapılan bunca zulümler hayat verir neslimize
Şamil bitmez, Hattab bitmez biri ölse bini doğar
Zalimlerin gücü yetmez, kıyam etti müslümanlar
Omuzladık bu davayı nesillere taşıyoruz
Şanlı ümmet uyanıyor biz umudu yaşıyoruz
Seyyid Kutub, Ahmed Yasin, Bedüzzaman benim adım
Tekbirlerle yürüyorum şehadete adım adım
http://tevhiddogru.blogcu...hilafet-resimleri/7120522 -
0
atatürke sahip çıkalım yobazlara izin vermeyin
Konuya girmeden evvel meselenin daha iyi anlaşılmasını sağlamak istiyorum. Bu yüzden uzunca bir giriş bölümü hazırladım, buyrun…
Müslümanım ama Atatürkçüyüm diyenler, M. Kemal Atatürk’ün 1925 yılından evvelki demeçlerini, onun müslümanlığına delil sayarlar… Halbuki o demeçler, halkın ve muhafazakarların desteğini almak için verilmişti. M. Kemal Atatürk’ün o dönem verdiği demeçlere itibar ettiğimiz takdirde, onun aynı zamanda padişahçı, saltanatçı, hilafetçi, şeriatçı olduğuna da hükmetmek lazım gelir. Zira o dönem padişahı, hilafeti övmüş ve o meşhur Balıkesir Zağanos Paşa Camii’nde yaptığı konuşmada Kur’an-ı Kerim’in Anayasa olduğunu beyan etmiştir. Lakin daha sonra tam aksi istikamette hareket ettiği herkesçe malumdur. M. Kemal Atatürk’ün o meşhur Balıkesir konuşmasını övenler, o halde gelin M. Kemal’in o konuşmada söylediklerini hayata geçirelim; Kur’an, “Anayasa olsun.” Var mısınız? Kabul ediyorsanız, bu durumda bizim gibi düşünenlere yardımcı olmanız gerekir. Eğer kabul etmiyorsanız, o halde M. Kemal’in o dönem yaptığı konuşmaları onun müslüman olduğuna delil göstermekten artık vazgeçin.
M. Kemal Atatürk’ün saltanat ve hilafeti övdüğüne ve dini kullandığına dair birkaç misal vermek istiyorum:
M. Kemal Atatürk TBMM’nin açılışının öncüsü ve en örgütlü son kongrede, Sivas Kongresi’nde, şöyle and içmiştir:
“Makam-ı Celil-i Hilâfet ve Saltanata, Islâmiyete, Devlete, millete ve memlekete manen ve maddeten hizmetten başka bir gaye takip etmeyerek… çalışacağıma… namusum ve bilcümle mukaddesatım ndıbına vallah, billâh.”[1]
Üstelik, 24 Nisan 1920 tarihli Meclis konuşmalarında da Hilafet makdıbını ve Saltanatı koruyacağını söylemiştir (sadeleştirdik) :
Meclisimizde oluşan ve beliren milli kudretimiz, Hilâfet makamı ve saltanatı yabancı baskısından kurtaracak ve Osmanlı devletini dağılma ve tutsaklıktan kurtarma önlemleri alacaktır. Tam bağımsızlığa sahip, hilâfet makdıbına vicdani bağlılığı ile övünen, islâm dünyası içinde yaşama anlayışını kendinde gören bir milletin tutsak olamayacağı inancıyla, davranışlarımızı adım adım izleyen bütün medeni dünya ve insanlık sizlere yardımcı olacaktır. (Hararetli alkışlar)”[2]
Ayrıca aynı gün Meclis’te, Sultan Vahidüddin’e (rahmetullahi aleyh) “Üçüncü Ordu Müfettişi ve Padişahın Fahri Yaveri M. Kemal” imzasıyla şöyle bir telgraf çektiğini beyan etmiştir (sadeleştirdik) :
“Millet bağımsızlığına kavuşsun, saltanat makamı ile yüce ve büyük hilâfet yok olmaktan kurtulsun. Sonsuz bağlılığımın daima artmakta olduğunu bildirerek buna inanmanzı rica ederim.”[3]
M. Kemal Atatürk’ün o dönem yaptığı konuşmalar baz alınacaksa, bu durumda onu hilafetçi, saltanatçı, padişahçı, şeriatçı da göstermek icab eder ama bu tabii ki mümkün değil. Zira daha sonra o makamları kaldıran ve hatta söven bizzat kendisidir. Bundan da anlaşılıyor ki, M. Kemal’in o dönem yaptığı açıklamalar gerçek düşüncelerini yansıtmamaktadır. Hedefi milleti aldatmaktı…
Nitekim milleti aldatmak için bu tür açıklamalarda bulunduğunu kendisi Nutuk’ta itiraf ediyor:
“Gerçek, Osmanlı Saltanatının ve Hilâfetin yıkılmış ve ortadan kalkmış olduğunu düşünerek yeni temellere dayanan, yeni bir devlet kurmaktan ibaretti. Fakat durumu olduğu gibi dile getirmek amacın büsbütün kaybedilmesine yol açabilirdi…”[4]
Yani, amacının büsbütün kaybedilmemesi için durumu olduğu gibi dile getirmemiş. Açıkça yalan söylediğini itiraf ediyor.
Hedefine ulaşınca, Hilafet makdıbının gereksiz, anlamsız, yalnızca zarar ve yıkım getiren bir makam olduğunu[5] söylemekten çekinmemiştir. -
-1
atatürke sahip çıkalım yobazlara izin vermeyin
Konuya girmeden evvel meselenin daha iyi anlaşılmasını sağlamak istiyorum. Bu yüzden uzunca bir giriş bölümü hazırladım, buyrun…
Müslümanım ama Atatürkçüyüm diyenler, M. Kemal Atatürk’ün 1925 yılından evvelki demeçlerini, onun müslümanlığına delil sayarlar… Halbuki o demeçler, halkın ve muhafazakarların desteğini almak için verilmişti. M. Kemal Atatürk’ün o dönem verdiği demeçlere itibar ettiğimiz takdirde, onun aynı zamanda padişahçı, saltanatçı, hilafetçi, şeriatçı olduğuna da hükmetmek lazım gelir. Zira o dönem padişahı, hilafeti övmüş ve o meşhur Balıkesir Zağanos Paşa Camii’nde yaptığı konuşmada Kur’an-ı Kerim’in Anayasa olduğunu beyan etmiştir. Lakin daha sonra tam aksi istikamette hareket ettiği herkesçe malumdur. M. Kemal Atatürk’ün o meşhur Balıkesir konuşmasını övenler, o halde gelin M. Kemal’in o konuşmada söylediklerini hayata geçirelim; Kur’an, “Anayasa olsun.” Var mısınız? Kabul ediyorsanız, bu durumda bizim gibi düşünenlere yardımcı olmanız gerekir. Eğer kabul etmiyorsanız, o halde M. Kemal’in o dönem yaptığı konuşmaları onun müslüman olduğuna delil göstermekten artık vazgeçin.
M. Kemal Atatürk’ün saltanat ve hilafeti övdüğüne ve dini kullandığına dair birkaç misal vermek istiyorum:
M. Kemal Atatürk TBMM’nin açılışının öncüsü ve en örgütlü son kongrede, Sivas Kongresi’nde, şöyle and içmiştir:
“Makam-ı Celil-i Hilâfet ve Saltanata, Islâmiyete, Devlete, millete ve memlekete manen ve maddeten hizmetten başka bir gaye takip etmeyerek… çalışacağıma… namusum ve bilcümle mukaddesatım ndıbına vallah, billâh.”[1]
Üstelik, 24 Nisan 1920 tarihli Meclis konuşmalarında da Hilafet makdıbını ve Saltanatı koruyacağını söylemiştir (sadeleştirdik) :
Meclisimizde oluşan ve beliren milli kudretimiz, Hilâfet makamı ve saltanatı yabancı baskısından kurtaracak ve Osmanlı devletini dağılma ve tutsaklıktan kurtarma önlemleri alacaktır. Tam bağımsızlığa sahip, hilâfet makdıbına vicdani bağlılığı ile övünen, islâm dünyası içinde yaşama anlayışını kendinde gören bir milletin tutsak olamayacağı inancıyla, davranışlarımızı adım adım izleyen bütün medeni dünya ve insanlık sizlere yardımcı olacaktır. (Hararetli alkışlar)”[2]
Ayrıca aynı gün Meclis’te, Sultan Vahidüddin’e (rahmetullahi aleyh) “Üçüncü Ordu Müfettişi ve Padişahın Fahri Yaveri M. Kemal” imzasıyla şöyle bir telgraf çektiğini beyan etmiştir (sadeleştirdik) :
“Millet bağımsızlığına kavuşsun, saltanat makamı ile yüce ve büyük hilâfet yok olmaktan kurtulsun. Sonsuz bağlılığımın daima artmakta olduğunu bildirerek buna inanmanzı rica ederim.”[3]
M. Kemal Atatürk’ün o dönem yaptığı konuşmalar baz alınacaksa, bu durumda onu hilafetçi, saltanatçı, padişahçı, şeriatçı da göstermek icab eder ama bu tabii ki mümkün değil. Zira daha sonra o makamları kaldıran ve hatta söven bizzat kendisidir. Bundan da anlaşılıyor ki, M. Kemal’in o dönem yaptığı açıklamalar gerçek düşüncelerini yansıtmamaktadır. Hedefi milleti aldatmaktı…
Nitekim milleti aldatmak için bu tür açıklamalarda bulunduğunu kendisi Nutuk’ta itiraf ediyor:
“Gerçek, Osmanlı Saltanatının ve Hilâfetin yıkılmış ve ortadan kalkmış olduğunu düşünerek yeni temellere dayanan, yeni bir devlet kurmaktan ibaretti. Fakat durumu olduğu gibi dile getirmek amacın büsbütün kaybedilmesine yol açabilirdi…”[4]
Yani, amacının büsbütün kaybedilmemesi için durumu olduğu gibi dile getirmemiş. Açıkça yalan söylediğini itiraf ediyor.
Hedefine ulaşınca, Hilafet makdıbının gereksiz, anlamsız, yalnızca zarar ve yıkım getiren bir makam olduğunu[5] söylemekten çekinmemiştir. -
+1
osmanlıya atam dıyenler gelın hele
ben Osmanlı torunu derken padişahın soyunu anlamıyorum
köyünden sarayına Osmanlı ahlakı ve oluşmuş bi Türk-islam kültürü anlıyorum
copy pasteyle tarih dersi veriyosun
Atatürkçüyüm diyosun Herhangi bi soru sorsam açıp nete bakcan kakmış ortaokokul tarihi ile liseli ergen tavırlarıyla entry giriyosun
siz Atatürkü anlamamışsınız
Atatürkün amaçları sizde yok onun için boşverin siz lisede derste hocadan gizli telefonla oynayın aklınız yetmez bunlara -
0
miili görüşçüyüm soruları alayım
https://pbs . twimg.com/profile_images/469541424359149569/lUyTPYbC. jpeg -
0
kutsal çe o me are bayramı
1- Allah(C.C.): "Eşi benzeri olmayan, bütün noksan sıfatlardan münezzeh tek ilah, Her biri sonsuz bir hazine olan bütün isimlerini kuşatan özel ismi. isimlerin sultanı."
2- Er-Rahmân: "Dünyada bütün mahlükata merhamet eden, şefkat gösteren, ihsan eden."
3- Er-Rahîm: "Ahirette, müminlere sonsuz ikram, lütuf ve ihsanda bulunan."
4- El-Melik: "Mülkün, kainatın sahibi, mülk ve saltanatı devamlı olan."
5- El-Kuddûs: "Her noksanlıktan uzak ve her türlü takdıse layık olan."
6- Es-Selâm: "Her türlü tehlikelerden selamete çıkaran."
7- El-Mü'min: "Güven veren, emin kılan, koruyan."
8- El-Müheymin: "Her şeyi görüp gözeten."
9- El-Azîz: "izzet sahibi, her şeye galip olan."
10- El-Cebbâr: "Azamet ve kudret sahibi. Dilediğini yapan ve yaptıran."
11- El-Mütekebbir: "Büyüklükte eşi, benzeri olmayan."
12- El-Hâlık: "Yaratan, yoktan var eden."
13- El-Bâri: "Her şeyi kusursuz ve uyumlu yaratan."
14- El-Musavvir: ''Varlıklara şekil veren."
15- El-Gaffâr: "Günahları örten ve çok mağfiret eden."
16- El-Kahhâr: "Her şeye, her istediğini yapacak surette, galip ve hakim olan."
17- El-Vehhâb: "Karşılıksız hibeler veren, çok fazla ihsan eden."
18- Er-Rezzâk: "Bütün mahlükatın rızkını veren ve ihtiyacını karşılayan."
19- El-Fettâh: "Her türlü müşkülleri açan ve kolaylaştıran, darlıktan kurtaran. "
20- El-Alîm: "Gizli açık, geçmiş, gelecek, her şeyi en ince detaylarına kadar bilen."
21- El-Kâbıd: "Dilediğine darlık veren, sıkan, daraltan."
22- El-Bâsıt: "Dilediğine bolluk veren, açan, genişleten."
23- El-Hâfıd: "Dereceleri alçaltan"
24- Er-Râfi: "Şeref verip yükselten."
25- El-Mu'ız: "Dilediğini aziz eden, izzet veren."
26- El-Müzil: "Dilediğini zillete düşüren."
27- Es-Semi: "Her şeyi en iyi işiten."
28- El-Basîr: "Gizli açık, her şeyi en iyi gören."
29- El-Hakem: "Mutlak hakim, hakkı batıldan ayıran. Hikmetle hükmeden."
30- El-Adl: "Mutlak adil, çok adaletli."
31- El-Latîf: "Lütuf ve ihsan sahibi olan. Bütün incelikleri bilen."
32- El-Habîr: "Olmuş olacak her şeyden haberdar."
33- El-Halîm: "Cezada, acele etmeyen, yumuşak davranan."
34- El-Azîm: "Büyüklükte benzeri yok. Pek yüce."
35- El-Gafûr: "Affı, mağfireti bol."
36- Eş-Şekûr: "Az amele, çok sevap veren."
37- El-Aliyy: "Yüceler yücesi, çok yüce."
38- El-Kebîr: "Büyüklükte benzeri yok, pek büyük."
39- El-Hafîz: "Her şeyi koruyucu olan."
40- El-Mukît: "Her yaratılmışın rızkını, gıdasını veren, tayin eden."
41- El-Hasîb: "Kulların hesabını en iyi gören."
42- El-Celîl: "Celal ve azamet sahibi olan."
43- El-Kerîm: "Keremi, lütuf ve ihsanı bol, karşılıksız veren, çok ikram eden."
44- Er-Rakîb: "Her varlığı, her işi her an görüp, gözeten, kontrolü altında tutan."
45- El-Mucîb: "Duaları, istekleri kabul eden".Allah'ın 99 ismi Ve Türkçe Anlamları(Esma-Ül Hüsna )
46- El-Vâsi: "Rahmet, kudret ve ilmi ile her şeyi ihata eden'"
47- El-Hakîm: "Her işi hikmetli, her şeyi hikmetle yaratan."
48- El-Vedûd: "Kullarını en fazla seven, sevilmeye en layık olan."
49- El-Mecîd: "Her türlü övgüye layık bulunan."
50- El-Bâis: "Ölüleri dirilten."
51- Eş-Şehîd: "Her zaman her yerde hazır ve nazır olan."
52- El-Hakk: "Varlığı hiç değişmeden duran. Var olan, hakkı ortaya çıkaran."
53- El-Vekîl: "Kendisine tevekkül edenlerin işlerini en iyi neticeye ulaştıran."
54- El-Kaviyy: "Kudreti en üstün ve hiç azalmaz."
55- El-Metîn: "Kuvvet ve kudret kaynağı, pek güçlü."
56- El-Veliyy: "inananların dostu, onları sevip yardım eden."
57- El-Hamîd: "Her türlü hamd ve senaya layık olan."
58- El-Muhsî: "Yarattığı ve yaratacağı bütün varlıkların sayısını bilen."
59- El-Mübdi: "Maddesiz, örneksiz yaratan."
60- El-Muîd: ''Yarattıklarını yok edip, sonra tekrar diriltecek olan."
61- El-Muhyî: "ihya eden, dirilten, can veren."
62- El-Mümît: "Her canlıya ölümü tattıran."
63- El-Hayy: "Ezeli ve ebedi hayat sahibi."
64- El-Kayyûm: 'Varlıkları diri tutan, zatı ile kaim olan."
65- El-Vâcid: "Kendisinden hiçbir şey gizli kalmayan, istediğini, istediği vakit bulan."
66- El-Macîd: "Kadri ve şanı büyük, keremi, ihsanı bol olan."
67- El-Vâhid: "Zat, sıfat ve fiillerinde benzeri ve ortağı olmayan, tek olan."
68- Es-Samed: "Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, herkesin muhtaç olduğu."
69- El-Kâdir: "Dilediğini dilediği gibi yaratmaya muktedir olan."
70- El-Muktedir: "Dilediği gibi tasarruf eden, her şeyi kolayca yaratan kudret sahibi."
71- El-Mukaddim: "Dilediğini, öne alan, yükselten."
72- El-Muahhir: "Dilediğini sona alan, erteleyen, alçaltan."
73- El-Evvel: "Ezeli olan, varlığının başlangıcı olmayan."
74- El-Âhir: "Ebedi olan, varlığının sonu olmayan."
75- El-Zâhir: "Varlığı açık, aşikar olan, kesin delillerle bilinen. "
76- El-Bâtın: "Akılların idrak edemeyeceği, yüceliği gizli olan. "
77- El-Vâlî: "Bütün kainatı idare eden."
78- El-Müteâlî: "Son derece yüce olan."
79- El-Berr: "iyilik ve ihsanı bol, iyilik ve ihsan kaynağı."
80- Et-Tevvâb: "Tevbeleri kabul edip, günahları bağışlayan."
81- El-Müntekim: "Zalimlerin cezasını veren, intikam alan."
82- El-Afüvv: "Affı çok olan, günahları affetmeyi seven."
83- Er-Raûf: "Çok merhametli, pek şefkatli."
84- Mâlik-ül Mülk: "Mülkün, her varlığın sahibi."
85- Zül-Celâli vel ikrâm: "Celal, azamet ve pek büyük ikram sahibi."
86- El-Muksit: "Her işi birbirine uygun yapan."
87- El-Câmi: "Mahşerde her mahlükatı bir araya toplayan."
88- El-Ganiyy: "Her türlü zenginlik sahibi, ihtiyacı olmayan."
89- El-Mugnî: "Müstağni kılan. ihtiyaç gideren, zengin eden."
90- El-Mâni: "Dilemediği şeye mani olan, engelleyen."
91- Ed-Dârr: "Elem, zarar verenleri yaratan."
92- En-Nâfi: "Fayda veren şeyleri yaratan."
93- En-Nûr: "Alemleri nurlandıran, dilediğine nur veren."
94- El-Hâdî: "Hidayet veren."
95- El-Bedî: "Eşi ve benzeri olmayan güzellik sahibi, eşsiz yaratan."
96- El-Bâkî: ''Varlığının sonu olmayan, ebedi olan."
97- El-Vâris: "Her şeyin asıl sahibi olan."
98- Er-Reşîd: "irşada muhtaç olmayan, doğru yolu gösteren. "
99- Es-Sabûr: "Ceza vermede acele etmeyen." -
+1 -1
ç a p u l c u nedir kime denir
Çapulcu başkasının malını alan, talan eden kimse, yağmacı ve düşman toprağına atla hücum edip yağma eden, akıncı anlamlarına gelir. Tayyip Erdoğan tarafından "Gezi Parkı Olayları" sırasında, direnişçiler için kullanıldıktan sonra Türk Dil Kurumu (TDK) tarafından, kelimenin tanımının değiştirildiği öne sürülmektedir.
http://www.dinihaberler.com/images/upload/aile3.jpg - daha çok