1. 51.
    0
    Ve sabah olmuştu, hani bir laf vardır “sabah ola hayır ola” hiçte hayırlı olmamıştı. Bu nasıl bir manzaraydı koca koca apartmanlar yıkılmış deniz bizim apartmanın önüne gelmişti. Ama bizim oturduğumuz park da deniz taşkını yoktu. Bu denizin ne alıp veremediği vardı geldi bizim apartmana. Gelirken de yalnız gelmemiş panpalar. Ne kadar balık yosun midye varsa utanmadan da getirmiş. Bizim apartmandan deniz yaklaşık 50m. Hadi deniz 50m geldi. Ama ilginç olan bir şey vardı. Okulun duvarlarını kırıp gelmişti. Deniz taşmış olsa hadi okulun duvarlarının üzerinden atlar gelir. Ama kocaman duvarları yıkmış utanmadan apartmanın önüne kadar gelmişti. Hatırlarsınız depremden sonra kanallarda çok konuşulmuştu tsunami olmaz demişlerdi Marmara da . bal gibi de olmuştu bir örneği bizim evin önüydü. Heryer balık yosun ve yıkılan okul duvarı priketleri…..
    ···
  2. 52.
    0
    panpalar dinliyor musunuz?
    ···
  3. 53.
    +1
    neyse devam edeyim. illa ki birileri okur bende deşarj oluyorum.
    ···
  4. 54.
    +1
    Herkes birbirine bakıyor ne olup bittiğini anlamaya çalışıyordu. Babam kalp şeker ve tansiyon hastasıydı. ilaç kullanması gerekiyordu. Fakat ilaçları evde kalmıştı. Panpalar ben o züt kadar Marmara denizde bu kadar çok buzdolabı çamaşır makinesi ağaç odun parçaları ve koca koca mutfak tüpleri görmedim. Böyle bir manzara yok. Marmara denizi sanki bir beyazeşya dükkanı gibi… Bildiğin denizin üstü moloz ve beyaz eşya yığınıydı. Kim bilir kimin eşyalarıydı. Yanımıza başka apartmanda oturan bir komşu geldi. Yanımıza gelme sebebi arabasından tam bir lt lik su almasıydı. Bizim dilimiz damağımız kurumuştu. Ufak bir korku anında bile git bir bardak su iç derler ya ! bizim artık ne kadar su içmemiz lazım varın siz düşünün .
    ···
  5. 55.
    +1
    Babam o komşudan 1lt lik kola şişesinin kapanın arkası kadar su istedi. Mecazı Mürsel yapmıyorum. Aynen bu kadar istedi. O kaç yıllık komşumuz ne dedi biliyor musunuz panpalar. Veremem. Babam bir daha istedi dudaklarım ıslansın yeter kapağın arkası kadar. Kadın bastı gitti. Panpalar deprem vurmuştu bizi ama insanın vurması da ayrı oluyormuş demek….
    ···
  6. 56.
    +1
    inanın hala bu durumdan içim yanıyor. Denizdeki molozlara tutunmuş 2-3 tane farklı yerlerde insanlar vardı bağırıyorlar yardım istiyorlar. Düşünsenize deprem olmuş ve sizi denize sürüklemiş ve molozlara tutunarak hayatta kalmaya çalışıyorsunuz. Bir gemi batsa anlarsınız ne olduğunu ama o insanlar inanın anlamamışlardır. Cevdet amcanın bir kayığı vardı bir kişi daha yanına alıp oradaki insanlara yardım etmeye gittiler. Yayına kimi almıştı hatırlamiyorum. Cevdet amca iyi bir insandı. Ne zaman istesek kayığını bize emanet verir biz hem yüzer hemde balık tutardık. Aynı zamanda kendisi emekli ve bigiblet tamirciliği yapıyordu.
    ···
  7. 57.
    +1
    Bende bu arada babamdan izin aldım. Merkezdeki eczaneye gidecek ve bakkallara bakacaktım. Babam bir de sigara bulabilirsen al demişti. ulan alayımda ne para var ne bir şey deprem olmuş yıkılmış mı yıkılmamış mı belli değil. Açık mı kapalımı belli değil nasıl bir kafa yapısıydı. Sıkı sıkı tembih etmiş apartmanlara yaklaşma sahilden git demişti. Sahilden usul usul belde de ki tek eczaneye gittim. Bu arada etrafa bakıyorum hangi bina yıkılmış hangisi sağlam. Dönünce rapor verecektim. Eczane beni tanıyordu babamın hastalığından dolayı sürekli iletişim halindeydik. Babamin ilaçlarnı almıştım. Para falan istemez dedi. Ne lazımsa alabilirsin. Babana çok selam söyle dedi. Ben bunu da unutmuyorum, bir yanda 40 yıllık komşu bir kapağın arkası kadar su vermez, bir yanda elin adamı kaç paralık ilacın hesabını yapmaz. Oradan da markete uğradım. Su aldım böyle böyle dedim, bakkalıda tanıyorum o da beni tanıyor. Sağolsun bakkal suyu bedava vermedi. Bizde de gurur var bıraktım suları doğru annemle babamın yanına.
    ···
  8. 58.
    +2
    Bende bu arada babamdan izin aldım. Merkezdeki eczaneye gidecek ve bakkallara bakacaktım. Babam bir de sigara bulabilirsen al demişti. ulan alayımda ne para var ne bir şey deprem olmuş yıkılmış mı yıkılmamış mı belli değil. Açık mı kapalımı belli değil nasıl bir kafa yapısıydı. Sıkı sıkı tembih etmiş apartmanlara yaklaşma sahilden git demişti. Sahilden usul usul belde de ki tek eczaneye gittim. Bu arada etrafa bakıyorum hangi bina yıkılmış hangisi sağlam. Dönünce rapor verecektim. Eczane beni tanıyordu babamın hastalığından dolayı sürekli iletişim halindeydik. Babamin ilaçlarnı almıştım. Para falan istemez dedi. Ne lazımsa alabilirsin. Babana çok selam söyle dedi. Ben bunu da unutmuyorum, bir yanda 40 yıllık komşu bir kapağın arkası kadar su vermez, bir yanda elin adamı kaç paralık ilacın hesabını yapmaz. Oradan da markete uğradım. Su aldım böyle böyle dedim, bakkalıda tanıyorum o da beni tanıyor. Sağolsun bakkal suyu bedava vermedi. Bizde de gurur var bıraktım suları doğru annemle babamın yanına.
    ···
  9. 59.
    0
    Beyler kaç yıllık bakkalınız komşunuz bir su bile vermiyor bi düşünün bırakın depremi altı üstü ufacık bir su.
    ···
  10. 60.
    +1
    Dedim böyle böyle. Babam yine o okkalı küfürlerinden etti. Bu arada kiracımız geldi. Onlarda çıkmışlar, bu üzüntünün peşine iyi gelmişti. Babamın ilaçları hazırlı ama içecek suyumuz yoktu. Babam kiracıdan üzerinde para varsa su alacak kadar para istedi. Kiracımız oğlunu gönderdi ve küçük su alıp gelmişti.
    ···
  11. 61.
    +1
    Bir sorun vardı bizim oturduğumuz ceviz ağacının yanları komple yarılmış. Nasıl desem sanki traktörle eşmiş gibi. Koca koca yarıklar. Açıkçası ben korktum ya yarılır da içeri düşeriz diye. Bu arada bende ufak ufak geziyorum orayı burayı. Annemle babam hala cevizin altında oturuyorlar. Etrafda kilere bizi soran olursa buradayız diyorlardı. Anne tarafım gölcükdeydi. Belki gelen giden olur diye kolu komşuya tembih ediyordu. Annemin aklıda kendi kardeşleri ve annesindeydi.
    ···
  12. 62.
    0
    Bizim apartmanın önüne doğru ilerledim. Okulun bahçesini inceliyorum. Görseniz depremden çıktı demezsiniz. Oturmuş oradaki balıklara sulara mideyelere falan bakıyorum. Beyler dikkat. Balıklar pişmiş midyeler haşlanmıştı. Nasıl oluyordu bu güneş daha tepeye gelmemişti. Bu midyelere balıklara ne olmuştu. Geldim babama söyledim böyle böyle. Babam inanmadı. Biri banada dese bende inanmam. Deprem olmuş deniz sahili yarmış okulun duvarlarını yıkmış. içinde ne kadar canlı varsa pişirip oraya bırakmış. Kulağa inanası zor geliyor. Bende naptim kaptım bir balık birazda midye. Yalan yok en çok pişmişlerini seçmiştim doğru babama zütürdüm al bak dedim. Babam tıpkı ramiz amcanın olayındaki gibi kala kaldı. Sadece salavat getirdi git aldığın yere bırak onları dedi.
    ···
  13. 63.
    0
    @dunyalideri panpa rekldıbını başka başlıkta yapar mısın?
    ···
  14. 64.
    +1
    Öğlen oldu, kasabanın diğer tarafından insanlar bizim tarafa geliyorlar. Bizim oturduğumuz yer giriş kısmındaydı. Saolsun birkaç tane tanıdık hem yiyecek getirdi hemde üç beş para bıraktı lazım olur diye. Bunları yapanlarda insan su vermeyenlerde. Efendiler eşini dostunuzu iyi seçin, dost karagünde belli oluyor.
    ···
  15. 65.
    0
    Bir gece o parkta yattık gerçi yatmadık oturduğumuz yerde uyumaya çalıştık. Sürekli deprem oluyordu. Bende ulan diyordum deprem oluyor niye bizim bina yıkılıyor. Nerde yatacağız ne yapacağız para yok yiyecek yok. Milyon tane şey geliyor insanın aklına. Ama bir şey yoktu bizde panpalar. Millet eşine dostunu çağıyordu o yıkıntılar arasında. Hasan orda mısın, ayşe sesimi duyuyormusun? O insanlar bizim gibi dışarıdaydı sağladılar. Peki niye ağlıyorlardı? Niye avazı çıktığı kadar bağırıyorlardı? O insanlar mı önemliydi yoksa depremin bizim apartmanı yıkması mı?
    ···
  16. 66.
    0
    Ertesi gün insanlar birbirlerine saldırmaya başladı. Bizim yaşadığımız kasaba ufaktı. Herkes birbirini tanır yerlisi zaten uzaktan da olsa akrabaydı. Niye kavga ediyorlardı ki? Neyi paylaşamiyorlardı? Sebep biraz bakınca anlaşılıyordu. Şimdikinin apaçileri o zamanın mahalle delikanlıları oturmuş sohbet ediyor. Enkazın altında yakınları kalanlar ise onlardan yardım istiyor. O delikanlılar ise pofur pofur sigara içmekten başka bir şey yapmıyorlardı. Sinir stres çaresizlik insana ne yapırmaz ki !
    ···
  17. 67.
    +1
    Panpalar bu kısım çok tuhaf ama madem girdik bir işe enine boyuna he hatırlıyorsam anlatacağım. Bizim apartmanın ikinci katında emekli bi amca vardı, birde karısı vardı. Çocukları yoktu. Adam aksi mi aksi bir ihtiyardı. Annem balkondan sepet sarkıtır bende bakkaldan aldıklarımı falan ona koyardım o da yukarı çekerdi. Bi sefer bunun antenine takıldı o sepet. Herif kıyameti kopardı babamla falan kavgalık oldular. Adamın ismini hatırlamiyorum. Bu benim nefret ettiğim anneme babama bana hakaret eden o adama ne olmuştu? Ben hala hatırlıyorum gırtlağım düğümleniyor. O amcanın kafası enkazların arasındaydı vücudundan kopmuştu apaçık görünüyordu. Durdum baktım baktım baktım. Allah rahmet eylesin dedim. Ben nasıl demiştim bunu. Hani onun kafasına tükürmeyi istiyordum. Ne oldu birden ! insan olmak önemli sinirlerine hakim olmak fevri davranmamak önemli. Zor şeyler zor vesselam.
    ···
  18. 68.
    0
    Bu arada iki üç gün geçmişti. Kocaeli bursa karayolu tıkalıydı tıklım tıklımdı ve ilerlemiyordu. Ben yine ortalıklarda geziniyor arkadaşlarımı arıyor hemde kim ölmüş kim yaşıyor bakıyordum. Bu anlatacağım durumda çok ilginçtir. Depremden iki üç gün sonra okulun bahçesindeki sular kurudu ve bahçede öbek öbek topraklar oldu. Nasıl desem. Sanki hepsi birer küçük dağ gibi. Ama onlarca var. Karınca yuvaları gibi. Aynı koniye benziyor ve üstlerinde delik var. Sanki hepsi kalıptan çıkmış boyları genişlikleri hemen hemen aynıydı. Çok tuhaftı yani deprem zamanı o kadar çok tuhaf şeyle karşılaştım yaşadım ama bana en tuhafı bu gelmişti. O toprakdan şeylerin nasıl olduğunu ve neden olduğunu hala çok merak ediyorum.
    ···
  19. 69.
    0
    Bu arada tüpraş rafinerisinde yangın vardı. Bazen sönüyor gibi oluyor bazense daha da şiddetleniyordu. Hem tüpraşdan gelen gaz kokuları hemde yıkılan apartmandaki çürümüş ceset kokuları burnumun ucunda. Böyle bir şey olamaz. Ağustosun o sıcağıda vefat eden insanlar maalesef enkazdan çıkarılamiyor ve çok kötü kokular ortaya çıkıyordu. Tarif edilmez panpalar, allah düşmanıma yaşatmasın.
    ···
  20. 70.
    0
    Eğer birgun yolunuz düşerse Kocaeli bursa karayoluna halıdereden geçerseniz tüpraş tam karşısındadır ne kadar yakın olduğunu görürsünüz. Biz bir komşumuzun bağına çıktık onların davetiyle. O ceset kokularından kurtulmak için…. Ortalık feryat figan. Hiç unutmam bizim apartmanın 2. Katında bi aile vardı. iki kızları vardı yaşları ufaktı okula gitmiyorlar çocuktular. O çocukların annesinin kardeşi yani teyzesi tam iki gün apartmanın önünden ayrılmadı. Tırnaklarıyla kazıya kazıya o iki çocuğu çıkardı. Tam 2 gün konuştu onlarla teyzem teyzem diye. En sevdiğiniz şey orada ama elinizden bir şey gelmiyor. O kadının tırnakları artık kanamiyordu. Kan bile isyan etmişti o duruma. Allah kimseye yaşatmasın o çaresizliği, parmakları parçanlandı inat etti yılmadı o çocukları ablasının çocuklarını çıkardı.
    ···