0
açılın, yol verin ben doktorum. açıl evladım! bırakın hasta hava alsın.
az sonra söyleyeceklerim yaşı 18 in altında olanları ilgilendirmez. onlar aşklarını koklaşarak yaşayabilir ve dahi isterlerse on sene içinde ciks olmayan bir ilişki yaşayabilirler.
şimdi gelelim 18 yaş üstü ciks yapmayan sevgililere.
tercihtir kimse karışamaz bahanesi ile bu işten kimse sıyrılamaz çünkü yaptığınız şey toplumun anasını avradını gibiyor. kaldı ki buradaki tercihtir diyen kişi genelde kadın ve az bir oranla da ona yaranmaya çalışan saf bir adam. bekaret baskısıyla büyüyen kadının zihnen ve bedenen hastalıklı hale geliş sürecini daha önce anlattım. bu baskının sonunda ortaya çıkan bu mutant ilişki türü toplumdaki herkesi güdük bırakmaya ve mutsuz bir hayat yaşamaya mahkum ediyor.
ciks, yemek yemekten, su içmekten farkı olmayan doğal ve insanı bir ihtiyaçtır. ayıp değilidir, çirkin değildir, sapıklık değildir. bu ihtiyacımızı düzenli olarak giderebilmemiz için bedenimize çeşitli mekanizmalar yerleştirilmiş. bu mekanizmaları bizim insanımızda daha çocukken bozuyorlar. baskı altında kalan çocuğun içindeki saatin çarkları kırılıyor. işte sapıklık da ahlaksızlık da budur. insan gibi karmaşık bir organizmanın en temel ihtiyaçlarından birini tatmin etmeden bırakınca ortaya tatmin edilememiş dürtünün kölesi olmuş yararsız bir organik atık çıkıyor.
yani ne demek istiyorum. eğer insanı susuz bırakırsan aklında sudan başka bir şey kalmaz. aç bırakırsan yemekten başka bir şey kalmaz. cikssiz bırakırsan ciksten başka bir şey kalmaz. çünkü doğal olanın dışında ikinci bir ket vurma hali sağlıklı değildir. sanıyor musun ki evlendiğinde mutlu bir cinsel hayatın olacak. yaşadığın bu hastalıklı zihni kolayca terk edebileceğini düşünüyor musun. üç evli çiftten birinin ciks yapamadığı ülkede buna neyin sebep olduğunu hiç düşünüyor musun? yarın bu dünyaya hastalıklı çocuklar yetiştireceğini fark edebiliyor musun?
sevgililiği erkeğin kadınla evleneceği zamanı beklediği, ciks yapabilmek için taşak ağrıları içinde yıllarca sabrettiği karşılığında kadının sosyalleşme ihtiyaçlarının giderildiği bir taka çevirdiniz tebrik ederim. işin temel faktörlerini öylesine törpülediniz ki evlendikten sonra doktorların, hocaların, eşin dostun kapısını aşındırmadan edemiyorsunuz. ama sanat üzerine ant içerim ki siz bunu hak ediyorsunuz. hasta olduğunuzu kabul edip tedaviyi acilen aramaya başlasanız lafım yok ancak halen olduğunuz halin bir tercih olduğunu savunacak kadar kendinizden bihabersiniz. bu sizin değil ailenizin çevrenizin tercihi.
insan türünün en sapık hali sevdiği insanla yıllarca sevişmeyen hali bana sorarsanız. sizler hem anormal mutantlarsınız, hem de ileri düzey kaotik sapıksınız. sadece kendi önünüze koyduğunuzu sandığınız duvarlar yarın evladınızın da kardeşinizin de çevrenizin de engelleri oluyor. toplumu sadece ciks düşünen embesil çöp yığınlarına çeviriyorsunuz. hobileri sinemaya gitmek ve kitap okumaktan öteye gidemeyen, aklı üretime ve yaratıcılığa çalışamayan moron sürüleri üretiyorsunuz. sizler bir ülkeyi 20 yıl içinde yok etmeye yetecek kadar aptallık yaratıyorsunuz.
bu mevzu komik bir mesele değil. bu mevzu gülüp geçilecek önemsiz bir detay değil. bir ülkenin kaderini etkileyebilecek kadar güçlü bir dürtüyü yöneten karanlık bir örtü bu. kadınları ve erkekleri birbirinden uzak milletler yaratmanın sonuçlarını televizyonda izleyip sonra da suçluyu linç etmeye gitmekle olmuyor çözüm. zira o taşladığın adamı sen kendin yarattın. hatta o adam sensin. 90 yaşında kadına tecavüz eden, bir bebeğe tecavüz eden, ufacık kız çocuğuna tecavüz eden, bayramda kapısına gelen çocuklara tecavüz edip öldüren kişi sensin. o adamı inşa eden sistemin tuğlalarını sen taşıdın.
kimseyi ilgilendirmez diyen ağzınızı gibiyim ben sizin.
bana gelene kadar sevgilini ve sevgilinle sevişip mutlu bir hayat yaşayabilecek herkesi mahvettin. seni hapseden kelepçeyi, yani bekaretini, öyle bir kutsadın ki bu yayılan baskı senin gibi pek çok genç kadının zihnini kelepçeledi. kendi temizliği için bile dıbına dokunamayan kadınları sen yarattın. pis, kısır, mutsuz insanların sorumlusu sensin.
ve bu beni ilgilendirir.
şimdi gibtir bekaretinle ve sabrınla övüneceğin bir kovuğa sakla kendini. çünkü gerçek bu değil. yarattığın sanal değerin getirisi doktor peşinde koşulacak, sonunda tüp bebekle sonuçlanacak acınası bir hayat olacak. şanslıysan misyoner posiyonunda sevgili eşin içine boşalabilir.
orgazm mı!!!
orgazm ne arar la bazarda!...
