/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 29.
    0
    Yaz amk yaz da bizde sende kurtulak
    ···
    1. 1.
      0
      yazmadan da gidebilirim. ne saçmalıyorsun?
      ···
    2. 2.
      +1
      O zaman gibtir git
      ···
    3. 3.
      0
      Umutlandırma
      ···
      1. 1.
        0
        ay umutlandın mı (:
        ···
    4. diğerleri 1
  2. 28.
    +2
    ben hunharca gülünce adamın gülüşü de biraz daha genişledi yüzüne gözlerine kadar yayıldı. öylece birbirimize bakıyorduk sırıtarak artık. bakışından, benden hoşlandığından emin olmuştum ama ilk adımı atmayıp dizlerimin üstünde ona yaklaşmamı sağlayacak kadar erkeklik enerjisi ve üstünlüğünün olduğunun farkında gibiydi.

    sessizliği bozdum,

    - çok güzel gülüyorsun * , dedim direk
    - teşekkür ederim sen de, dedi tok bir sesle, gülümsemeye ve beni süzmeye devam ederek.
    - nereye gidiyorsun?
    - otelime. alsancakta ineceğim.

    biraz bekledikten sonra beni sordu.

    - sen nereye?
    - evime. sömestrde kafa dinlemek için anne babamdan harçlığı kapıp izmirdeki evimize geldim, dedim çocukca.

    tek başıma kalacağım evime gittiğim mesajını da vermenin huzuruyla en şirin bakışlarımı atıyordum. baştan aşağı süzüyordum ve güçlü kolları, kalın boynu, kaslı bacakları kat kat giyinmesine rağmen kendini belli ediyordu. kıyafetlerin için de sadece kafasını görebildiğim bu adamın tam bir 'adam' bedenine sahip olduğunu hissedebiliyordum ve haklı da çıkacaktım.

    sadece kafasını salladı verdiğim bilgi karşısında ve biraz daha süzdükten sonra gözlüğünü düzeltip kitabına geri döndü. zihnin içinde beni evire çevire gibtiğinden adım gibi emindim ama o da benim peşini bırakmayacağımın farkındaydı.

    - istersen gel ben de kal? diyiverdim tereddüt ederek. bir anda ağzımdan çıkmasına şaşırdım bu cümlenin çünkü, oha yani soruya bak *

    - evdekilere ne diyeceksin? yok canım olmaz ben otelime giderim diyip çenesini yukarı kaldırarak reddetti teklifimi.

    blöf yaptığının farkındaydım ama yapacak bir şeyim yoktu kendimi bu adamın kollarına ya atacaktım ya atacaktım.

    - tek kalacağım, hatta biraz ürküyorum, dedim ikna olması için biraz erkekliğini okşamanın zararı olmayacağını düşünerek.

    - tamam, dedi.

    kalbim artık boğazımda atıyordu. bu iş olmuştu. nerde oturduğumu, nasıl gideceğimizi falan söyledim heyecanla kafa sallayarak dinledi sakince.
    ···
  3. 27.
    0
    hay gibim amk bu ne lan
    ···
  4. 26.
    +3 -1
    devam etmemi isteyen bir kaç kişi var. bir part daha yazayım boşluk yakalamışken.
    ···
  5. 25.
    0
    Gibtir deli
    ···
  6. 24.
    0
    Silik atın şuna bune amk
    ···
  7. 23.
    +1
    Yazsana amk
    ···
  8. 22.
    +1
    Reserved
    ···
  9. 21.
    +1
    Amk bu ne ya
    ···
  10. 20.
    0
    Işid patlatmadı mı lan bunları
    ···
  11. 19.
    0
    Hay aq izmir fobisine kapıldım lan sizin yüzünüzden
    ···
  12. 18.
    0
    başlıktaki resim beni nedense son derece rahatsız etti
    ···
    1. 1.
      0
      neden? fotoyu özellikle seçtim. ikimizin de karakteristik özelliklerini yansıtıyor *
      ···
    2. 2.
      0
      yok ya benim özelliğimi yansıtmıyo bu sağol
      ···
  13. 17.
    +2
    izmirliyim amk koca şehirde bir tek ben mi gay değilim
    ···
  14. 16.
    0
    Tutar ama başını LDLEŞWLEDKLELW
    ···
  15. 15.
    0
    lan bu halit jpg deki adam
    ···
  16. 14.
    0
    bine bak okumuyo kimse zaten okunması için devam etmiyorum yazıyo
    ···
  17. 13.
    +10 -1
    Devam et nasıl gibildigini merak ettim
    ···
  18. 12.
    +6 -2
    okuyan yok sanırım, devam etmiyorum öyleyse.
    ···
  19. 11.
    +3 -3
    adamla göz teması kurrabilmek ve doya doya inceleyebilmek için dik dik bakmaya başladım. ama kitabını okumaya devam etti. ya beni görmezden geliyordu ya da gerçekten kitaba odaklanmıştı.

    her iki ihtimalde de bir şey yapmam lazımdı. kafamı kaldırıp etrafa baktım. yakınımızda kimse kalmamıştı, en yakınlar benim 2 sıra arkamda yaşlı bir çiftti. diğleri ise kapı boşluğundan sonraki bölümde oturan 2-3 ayrı orta yaşlı insanlardı.

    sol ayağımla yanlışlıkla ayağına çarpmış gibi yaptım dik dik bakarken. 1-2 saniye sonra ne olduğunu anlamaya çalışır şekilde kafasını kaldırıp bana baktı. yüzüme sıcak bir gülümseme yerleştirip gözlerinin içine bakarak

    - pardon, dedim.
    - önemli değil, dedi soğuk bir şekilde.

    ama kafasını hemen çevirmedi 1-2 saniye daha baktıktan sonra ( bu noktada kalbim güp güp atıyordu) hafifçe gülümsedi ve kitabına geri döndü.

    tabi ben genç olmanın verdiği rahatlık ve şımarıklıkla aradan 5 saniye geçmeden tekrar ayağına bu kez daha sert bir şekilde vurdum. bu sefer kitaptan kafasını kaldırmadan yüzüne bir gülümseme oturmuştu, yavaşça kafasını kaldırırken ben de gülümsemeyle karşılamak için hazırlanıyordum ki göz göze geldiğimiz an dudaklarım özerkliğini ilan edip 32 dişimin önünden çekildi. hafif bir kahkaha bile attım. *
    ···
  20. 10.
    +5 -1
    okuyan var mı?
    ···