1. 101.
    0
    ulan düşünsene gidiyosun o manitayı yatağa uzatıcaksın, yanına yatıcaksın onun 5 saat böyle hiç elini sürmeyeceksin o manitaya. sonra bi uyanacaksın böyle nazikçe kibarca onu böyle uyandırıcaksın. üzerine bi çıkıcaksın çatır çatır çatır çatır çatır çatır domaltıp gibiceksin onu. allah ne verdiyse oğlum. beş, on, on beş, yirmi..
    7/24 pompa anasını satayım. karı dyecek ki yandım çek diyecek, yandığı yerden çekiceksin ağzına, burnuna, zütüne neresi yanmadıysa..
    ···
  2. 102.
    0
    yapma cemil abi
    ···
  3. 103.
    0
    Aranıza yeni bir arkadaş getirdim. ismi Ahmet. Çok sevdiğim bir yakınımın oğludur. Terbiyeli, zeki, efendi bir insandır. Onu sakın kendinize benzetmeye çalışmayın, zaten başaramazsınız. Ayrıca yeni gelen arkadaşlarınıza yaptığınız bazı tatsız şakaları ona tekrarlamayacağınızı umarım. Anlaşıldı değil mi beyler? Haydi, tanış arkadaşlarınla Ahmet.
    ···
  4. 104.
    +2
    - geç gelicem demişken, geçen gün erken geldim.
    + nasıl abi?
    - anlatayım.
    her zamankinden farksız bir sabahtı.
    inanılmaz bir rüzgar vardı dışarıda, ince de bir yağmur başlamıştı.
    hafif bir kahvaltı için oturmuş, kahvemi koymuş, kibrit kutusu büyüklüğündeki beyaz peynirden yiyordum.
    kahve ister misin? dedim, istedi.
    kahvesini aldı, yanımdaki sandalyeye oturdu.
    yağmuru ve bir türlü gelemeyen baharı dinledi.
    önümde duran çilek reçeline meyil ettim, kaşıkla az bir şey aldım.
    kaşığı ağzıma zütürürken, boynuma reçel damladı.
    ben kaşıkla almak için hamle yaptım.
    elimi tuttu, kenara itti.
    gözlerimin içine baktı.
    zamanı bekletti.
    işaret parmağının ucuyla reçeli boynumdaki çukurdan sıyırdı, dudaklarıma zütürdü.
    yavaşça dudaklarıma reçeli yaydı.
    kalanını yavaşça kendi dudaklarına sürdü.
    diliyle dudaklarını ıslattı, reçeli tattı.
    yağmur hızlandı, rüzgara karıştı.
    bana doğru döndü, başını bana doğru eğdi.
    dudaklarını bana değdirdi, hafifçe.
    dudaklarımdaki reçeli tattı.
    ben de onun dudaklarını tattım.
    dudaklarını geri çekmeden önce, dilinin ucuyla son kez dokundu dilime.
    dudaklarımı yaladı.
    ayağa kalktı, beyaz gömleğin eteğin içindeki kısmını çıkardı.
    düğmelerini açmadan gömleği göğsüne kadar sıyırdı.
    sutyen giymemişti.
    beni kendine döndürdü.
    yavaşça tişörtümü sıyırdı.
    kucağıma oturdu. yavaşça, usulca tenini tenime değdirdi.
    göğüs uçları göğsüme değdi.
    eteğini sıyırdım.
    sonra..
    + sonra?
    -ne oldu dedi?
    + ne oldu?
    - erken boşaldım.
    ···
  5. 105.
    0
    Dostum vuruldum; beyaz bir ışık görüyorum, lanet olsun ışık bile beyaz..
    Bela iş Başında
    ···
  6. 106.
    0
    bu ceset hala nefes alıyor
    ···
  7. 107.
    0
    -am var dediler geldik?
    + ahh ohh...
    - oo durum vahim
    ···
  8. 108.
    0
    çıldırıyorum
    -neden
    31 çekmekden
    ···
  9. 109.
    0
    -PEKi ÖNÜNE KARŞI KOYAMICAGN Bi ENGEL ÇIKARSA NAPARSIN ?
    +gibER ÖNÜMÜ AÇARIM

    SPARTACUS
    ···
  10. 110.
    0
    hey!
    what's this|day of rest shit?
    what's this bullshit!
    i don't fuckin' care!
    it don't matter to jesus.
    but you not|fooling me, man.
    you might fool the fucks in the league office,
    but you don't fool jesus.
    it's bush league psyche-out stuff.
    laughable, man. ha ha!
    i would have fucked you in the ass saturday.
    i'll fuck you in the ass next wednesday instead.
    whoo! you got a date wednesday, baby.

    (bkz: the big lebowski)
    (bkz: jesus quintana)
    ···
  11. 111.
    +2
    Savrulurken raconun kırmızı pelerini
    zamanki sana hasta olmuş, incelikli haytasın
    raksederken mahallenin maşallahını, eyvallahını
    güzelleş be olum şimdilik ölümüne kadar hayattasın...
    Şimdilik ölümüne kadar hayattasın ...
    ···
  12. 112.
    0
    i̇nsanlar iyi ve onurlu olabilirler ama sonuçta cenazesine gelen kişi sayısı hava durumuna bağlıdır

    (bkz: nothing but the truth)
    ···
  13. 113.
    0
    remember, remember, the fifth of november, gunpowder treason and plot. i see no reason why the gunpowder treason should ever be forgot. guy fawkes, guy fawkes, 'twas his intent to blow up the king and the parliament. three score barrels of powder below, poor old england to overthrow: by god's providence he was catch'd with a dark lantern and burning match. holloa boys, holloa boys, make the bells ring. holloa boys, holloa boys, god save the king! hip hip hoorah! a penny loaf to feed the pope. a farthing o' cheese to choke him. a pint of beer to rinse it down. a faggot of sticks to burn him. burn him in a tub of tar. burn him like a blazing star. burn his body from his head. then we'll say ol' pope is dead. hip hip hoorah! hip hip hoorah!

    ananızı gibeyim nasıl unutursunuz huur cocukları
    (bkz: v for vendetta)
    ···
  14. 114.
    0
    sam:ama nihayetinde, bu sadece geçici bir şey bu gölge. karanlık bile ölmeli. yeni bir gün gelecek. ve güneş parladığında, her şeyi temizleyecek. bunlar aklında kalan hikâyeler, bir anlamı olan. nedenini anlamak içinçok ufak bile olsan. ama galiba, bay frodo, ben anlıyorum. artık biliyorum.o hikâyelerdeki kişilerin geri dönmek için bir sürü şansı olurdu,ama dönmezlerdi. ilerlemeye devam ederlerdi çünkü tutundukları bir şey vardı.
    frodo: biz neye tutunuyoruz, sam?
    sam: bu dünyada kalmış olan bir gıdım iyiliğe, bay frodo.ve o, uğrunda savaşmaya değer. ( yüzüklerin efendisi)
    ···
  15. 115.
    0
    ekşici detected
    ···
  16. 116.
    0
    -bu bi takım oyunu
    eeeeeh eeee
    -bu bi takım oyunu
    eeeeh eeee
    ···
  17. 117.
    0
    Sana iki kelimelik sonunu bilmedğim bir hikaye anlatayım mı?
    Anlat
    Seni seviyorum.
    ···
  18. 118.
    0
    buraya en irisinden birkaç vurucu zenci çağıracağım ve bu pisliğe geberinceye dek boru döşeyecekler, bunu duyuyor musun ha,beyaz zütlü! seninle işim daha bitmedi, zütünde ortaçağı yaşatacağım pislik!
    ···
  19. 119.
    0
    reserved
    ···
  20. 120.
    0
    @7 verdim şukunu bin :D
    ···