-
76.
+2Son bir bölüm yazalım hem başlığımız alta düşmesin hem de daha bizim Üniversitenin açılmadığı gerçeğini kullanarak geç yatabiliriz.Tümünü Göster
---
Ebrar okula geldiği zaman gözleri şişmişti, burnu akıyordu ve hayatta evden çıkmaması gerekiyormuş gibi duruyordu, hocalar durumundan haberdardı. Tedavi olması gerekiyordu fakat tedavisi bahardan sonra başlıyordu ve ayda 12 iğneden oluşan bir kür uygulanıyordu, Ebrar'ın canı çok tatlıydı ve böyle durumlarda gerçekten bir çocuğa dönüşüyordu. Kaan ile Deniz ve Melisa ellernden geleni yapsalar da Ebrar'ın ne yazık ki o gün durumu pek iyiye gitmedi sabahtan öğlene kadar durumu kötüydü, sonra da öğlen sınfıta yemek paketini açtı. Yemeğini yerken biraz da bana verdi, ortak çataldan uzun süredir yemiyorduk. Bunun verdiği cesaretle onu bir iki defa öptüm, ikinci öpüşümde beni itti, konuşmamız gerek Ata dedi. Çok bozulmuştum, kesinlikle taktan bir durum konuşacaktık. Ebrar'ın iki sürekli dibinde gezen arkadaşı vardı biri irem diğeri de Firdevsdi, Ebrar Firdevsle irem'e bakıp," hadi planktonlar iki dakika müsaade edin bana" dedi, işte sıçmıştım kesinlikle bırakıyordu beni. Ebrar bana baktı, Ata dedi benim hakkımda hiç kötü bir şey söyledin mi? Ne zaman olduğu önemli değil dedi. Ağzımı tam yalan söylemek için açmıştım ki Rüya olayını hatırladım, Rüya'ya söylemiştim, bir kere de olsa söylemiştim, "Ebrar--" dedim. Ama o bana yaklaştı artık iyice yakınımdaydı ve hafifçe ağlıyordu. Ben sana çok güveniyorum Ata, kırma beni tamam mı? demesiyle biri tutup tüm kalbimi parçalara ayırmış gibi hissettim ben böyle bir insan değildim, beni kimse bu kadar dağıtmamalıydı ama o kız ne dese yapacaktım, bilyordum işte yapacaktım. "Ebrar bir daha hiç hakkında kötü bir şey söylemeyeceğim" "Evet Ata, söylemeyeceksin çünkü buna hakkın olmayacak" Ebrar bana kırılmıştı, anlamıştım. Fakat kırılmıştan çok sanki etrafta olmayacak gibi davranmıştı, anlamamıştım. Ebrar kafasını iki yana salladı, evime gelmeni istemiyorum dedi. Ben layık değilim diyerek sinirini daha da vurguladı. Bir mevsim boyunca Ebrar'ı sadece görmemek beni öldürürdü, ona dik dik bakıp sevdiği bir şiirden bir dize okudum. Sana gitme demeyeceğim ama gitme dedim. Bana bakıp hıçkırarak ağlamaya başladı, ama sanki hıçkıramıyordan çok nefes alamıyordu. "Ebrar, özür dilerim ben böyle olsun istemiyorum gerçekten" derken Ebrar bana baktı, çaresiz gözüküyordu "Ata--Ata ben nefes alamıyorum, Ata canım yanıyor lütfen bana yardım et" demesiyle beraber sol kolumdaki askıyı çıkardım, iki kolumla Ebrar'ı kaldırarak revir'e kadar taşıdım, koridorda bizi gören herkes aptal aptal bakıyor, çevreye toplanıyorlardı. iremle, Firdevs de Kaan'la Deniz de ortalıkta yoktu, Ebrar'ın kollarımda susuz bir çiçek gibi solduğunu hissettim.. Sanki Ebrar'ım ölüyor gibi hissettim. Belki de haklıydım. Revirin önüne gelene kadar dayanamadım, sol kolum tekrar gitmek üzereydi ben de Ebrar'ı sağ omuzuma attım, bir şekilde taşıyordum ki revirin kapısından girer girmez Ebrar'ı yatağa bıraktım, sonra da kendim yere yığıldım, hemşire şoka girmişti. Ağzımdan acı içinde kıvranırken, Ebrar'a-- Ebrar'a bana değil diyebildim. Kadın bakarken Ebrar ağlayarak "Lütfen bana yardım et, ventolin ve oksijen" gibi bir şeyler diyordu. Hemşire hemen anlamıştı bir iki astım ilacı getirip koca bir tanka bağladı onu da Ebrar'a bağladı, kızcağız derin derin nefes alıyordu. Hemşire hafifçe güldü, senin için doktoru çağırıyim Ata omzunu tekrar kırmış olabilirsin dedi, Doktor geldiğinde önce Ebrar'a baktırttım, sol omzumda bir sıkıntı yoktu, biraz zorlanmıştı fakat iyiydim, sağ kolum da gayet iyiydi. Ebrar iyi olacaktı yalnızca 1 veyahutta 2 saatlik ventolini yarım saatte alması gerektiği için kafası güzel olmuştu, yolda bana yaslanarak yürüyordu, sallana sallana koridorda giderken, dönüp tekrar etti, Ata, evime gelme, bana mesaj atma tamam mı? Ben seni her şeyimle seviyorum, ama beni bazı şeylerden koruyamazsın. O gün hayalet gibi gezdim, eve gittim. Zulamdan bir büyük rakıyı çıkardım, içtim içtim içtim içtim, en son ağlamaya başladım, ağlayarak kapıdan çıktım. Ve ıssız bir sokağın birinde gökyüzüne dönüp bağırarak ağlamaya başladım. Ebrar'a bunu yapan hayat utansındı, ben onu her şeyden korumak istiyordum, ama beceremezdim ki, ben buydum. Ben onun dünyasına bile ait değildim.. -
77.
+2Baharın başlarındaydık, Ebrar'ın alerjik bünyesi dışarı çıkmasına pek izin vermiyordu, onunla buluşmak istediğimde ona gitmek zorunda kalıyor, dışarıdan geldiğim kıyafetlerimi çıkartıp başka kıyafetler giyip onunla o şekilde buluşabiliyordum. Artık mecburen Ebrar'ın ablası Nisa'yla tanışmıştım, O da Ebrar gibi inanılmaz güzel bir kızdı, Ebrar'ın babası ünlü bir gazeteciydi. (isim verirsem ağır ifşa, vermiyorum). Annesi de bilgisayar mühendisiydi, evlerinde beni hep çok güzel ağırladılar, sadece çin yemeği, thai yemeği gibi şeyler yiyorlardı, hep yemeğe kalmamda ısrar etseler de ben ne yemekleri yiyip düzgünce tuvalete çıkabiliyor ne de yemekten sonra sigarasız durabiliyordum. Kaldı ki yemeklerin tadı da abuk baharatlardan ötürü hep garip oluyordu. Ebrar bunları severek yerdi, bana hep chopstickle yemeyi öğretmeye çalışırdı, benim ellerim chopstick için fazla büyük, parmaklarım fazla dolgundu üstelik de ufak nesneleri tutarken sıkıntı yaşıyordum. ince motor olarak tabir ettikleri şeyim çok iyi değildi. Her başarısız olduğumda bana gülüp kendi chopstickleriyle yemek istediğim şeyi ağzıma koyardı. Sonra da chopsticklerimizi değişmek zorunda kalırdık, Ebrar'ın dışardan gelen bir şeyle teması mümkün olduğunca kesilmeliydi çünkü. Bu sebepten ötürü de hep böyle yapıp eğlenirdik, bir gün nereden aklına estiyse o akşam bana mesaj attı, okulda buluşalım, seni görücem, konuşmalıyız diye. Ebrar okula geleceği için heyecanlıydım fakat ya önemli bir şey diyecekse ve önemli durum bizi sıkıntıya sokacaktıysa? Ertesi güne korkuyla uyandım.
-
78.
+2hacı okudugun şiir lavinya olabilir mi?
-
-
1.
+2Evet kardeş Özdemir Asaf'ın
-
1.
-
79.
+1 -1Bana sıkıca sarıldı beyler, hiç beklemediğim bir anda vurulmuştum, böyle şeylere alışık değildim genelde insanlar ya benden korkarlardı ya da çekinirlerdi çünkü onlara göre her zaman çok iri olmuştum, 100 kiloya yakındım, 1.90'a yakındım, tüm sınırları zorluyordum, kilolarımın bir kısmı da kastı, eski spor geçmişimden kalan kasların üstüne yağ yaptığım için öküze benziyordum. Bu ufacık kız içimde kayboluyordu ama ona rağmen bir adım bile geri çekilmedi, kokusunu güzelce içime çektim.. Bu sırada kız biraz çırpınmaya başladı bir iki defa göğsüme hafifçe vurdu "Ataa, ben erkek değilim yavaş sarıl bana" dedi. Haklıydı, ben hep erkeklere sarılırdım ve yanlış anlamayın beyler ama sarıldığımda sağlam mı değil mi diye herifi şöyle bir iki sıkardım, eğer bir sıkıntısı varsa hemen falso verirdi eleman, ben de ona göre davranırdım, eğer sırtı ağrıyorsa sevdiğim bir elemansa yük taşıtmaz, çantasını ben taşırdım, eğer sevmediğim bir elemansa ulan kolum koptu çantamı taşı pekekent diye çantamı kitlerdim. Hoş sevmediğin adama niye sarılırsın o da malum. Neyse beyler, ben panikle Ebrar'ı bıraktım tabii. Kız hafifçe güldü, ben de karizmatik Amerikan dizisi yavşağını oynayayım diye, "Ne içindi bu?" diye sordum. Ebrar çevresinde döndü, ellerini hafifçe açıp "Bak Ata kim başkan oldu" dedi. Çevresinde dönerken gözleri bir yere ya da bir şeye takıldı, güzel sohbetimiz o anda kesildi kızcağız "Memnun oldum Ayı" demesiyle birlikte hızlıca koşarak kaçmaya başladı. Noluyoruz dıbına koyim demeden Deniz gelmişti,Tümünü Göster
"Deniz, lan"
"He hayvanoğluhayvan bi sigara ver, hal hatır sor öldüm koşmaktan dıbına koyim, kim olduğunu haber vericem sana insan kardeşinden saklamaz öyle şeyleri kızı söyleyecem sana dedi."
Beyler kalbim küt küt attı, yeni bir arkadaş kazanmam yetmezmiş gibi belki güzel bir kızla da çıkacaktım, çok sevinmiştim ilk defa hayatımı düzenleyecek iki tane kıza sahip olacaktım, hoşuma gidiyordu. Bundan evvel hayatımı düzenleyen tipler genelde kız kardeşimle annem olduğundan öyle hayvan gibi bir adamın vücudunda sıkışmış çocuk gibiydim, hiç bir gibimden anlamıyordum ama işte korkutucu fizik var ya kendimizce artisttik. Deniz elini omzuma koydu, senin için fazla ufak tefek ama takma kafana bak kanka senle tanışmak isteyen kız -- ikimiz aynı anda ağzımızı açtık ve aynı anda "Ebrar" dedik. -
80.
+2Nilgün'le beraber içmeye başladık o dönem Türkiyeye bu gibindirik ithal biralar yeni giriyordu, Nilgün de bizim Ebrar hanımdan ve Efe beyden görmüş, çok ithal hafif meşrep acaip bir bira söyledi beyler, birayı tadınca ağzınızda hafif kaymağa benzer bir tat kalıyordu. Alkolü de yüksekti ama meretin. Garip bir tadı ve garip bir adı vardı şuanda pek hatırlamıyorum ama beni sarmadı pek, alışmışım Efes zütübüyük 50 CL'e keser mi 33'lük benim gibi ayıyı? Kesmedi zaten beyler, ulan dedim ben bu işi çözerim. Birer de Efes söyledim 50'lik buz gibi fıçıdan şişe pahalı diye, onu da gömdüm diğer birayla karıştığında ağızda bıraktığı tat da çok garipti ama Nilgün sevmişti. Biz Deniz'le şakalaşıyorduk, Nilgün'ün üstünde okul eteği vardı, çorap morap da yoktu beyler bir yandan Denizle şakalaşırken parmağımı gezdirdim bacağında öyle, ama niye yaptım inanın bilmiyorum. Kız sarhoş değildi belki çakır keyifti ama hiç ses etmedi, bir ara elimi aldı öyle biraz daha yukarıya bacağının üst kısımlarına kasıklarına doğru çekti, bu sırada Nilgün'ün farketmediği bir anda (sigara arıyordu çantasında) Deniz kaş göz yaptı bana, "Kanka hayırdır babından" Ben önce kafamla aşağı işaret ettim sonra da sağa doğru kafayı sallayıp çıkmasını işaret ettim. Deniz hemen yanındaki kıza bir şey sallayıp kalktı beyler, o an artık fırsat gelmiş kapıyı çalıyormuş gibi hissetmiştim. Belki Ebrar'dan kurtulabileceğim bir kız hayatıma girecekti.
-
-
1.
0ıste gormek ıstedıgım manzaralarrr bu arada zeynep noldu ?
-
2.
0ben hala ebrara aşığım panpa :DDD kızı öyle bir tanıtmıştınki soğumak elde değil panpam
-
3.
+1kanka kız daha napsın cocuga hala nasıl sogumadın :D
-
4.
0kanka kızı öyle minik tatlı bişe olarak tanıttki bu şeytanlıkları onun yaptığına inanasım gelmiyor yapsa yapsa rüya huursu yapar kanka :D
-
5.
0ruya samımı kız parası olan benı sıker dıyo ama ebrar tatlı gorunup en cok acıyı verıyor oyle kızlar cok uzer be panpa
-
6.
0ulan ben hala soğumadım, adam nasıl soğusun :P, şaka bir yana tavuk dürüm kardeş zaten hikayenin bu senesi full böyle o yüzden hazırlan. Zeynep'e gelince sırası geliyor onun da ufaktan.
-
7.
0panpa ebrarın hiç fotosu yokmu o zamanlardan yüzünü şey edip atsan görünüşünü çok merak ettim
-
-
1.
0var kardeş de öyle pek atmak istemiyorum yani çünkü asıl olayı yüzünün şekerliğiydi.
-
2.
0anladım panpa senin istediğin olur kral sensin şu efeyi inş dövmüşündür ağlarım yoksa
diğerleri 0 -
1.
-
8.
0zeynepı boslamayalım kanka tam benım sevdıgım kız profılı tıpsız ama fızıgı var :D sex yapmak ıcın cok cok ıdeal ve ben oyle kızlara cok azıyorum neden bılmem yuzu guzel olup fızıgı de guzel olunca bu kadar azmıyorum
-
9.
0panpa ben profili güzel kızlara daha çok azıyorum çirkin kızı niye gibek panpa
-
-
1.
0sımdı soyle tıpsız oludugu ıcın onu tavlamak daha kolay ve fızıgı cok guzel o yuzden ona yapacakların aklına gelınce azma olayı oluyor bende
-
2.
0panpa zekana hayran kaldım yine
-
3.
0:D :D haklılık payım yok mu? guzel ve fızıgı manken gıbı olan kızı zor sıkerız zaten paramız yok oyle altımızda araba da yok ama zeynep gıbıyse cok hoj olur
-
4.
0her zaman haklısın panpa rüya gibi kız çok hojdir ama bizane
-
5.
0ruya ayrı zaten o kızın tıpı de guzelmıs baya etkıledı benı ruya fızıgı falan
diğerleri 3 -
1.
diğerleri 7 -
1.
-
81.
+2Deli gibi biriktirdiğim harçlıklarımı sadece sigara alarak kullanan bir adam olduğum için o gün cebimde biraz para vardı, karşıya geçmek için bir miktarını kullanmıştım ama hala biraz kullanabilirdim. Beşiktaştan koşarak bir Nişantaşı otobüsü aradım, bulamayınca kafayı yiyeceğimi anladım, trafik neden bilmiyorum o gün her gün kalabalık olan Barbaros Bulvarında acaip azdı beyler,"Taksi tutayım lan" dedim. Tuttum taksiyi 15 dakikada ordaydım, adam üstüme başıma baktı, deri ceket, kot, tişört tam bir serseriydik. Gittiğimiz yer Nişantaşında Limonataydı, orada adamı ayakta öpüyorlardı beyler. Bir limonata sadeyse 16 lira, değilse 18 liraydı. Bu sadece içecekti, siz kalanını düşünün. Ben de düşündüm zaten sadece menünün devdıbını göremedim, ama neyse herif yetişelim diye ara sokaklar bir şekil yaptı, 15 dakika içinde tam vaktinde yetişmiştim! O günkü şansımı başka bir işte kullansam dünya zengini, Amerikan başkanı filan olmuştum beyler, haklısınız aşırı şanslıydım. Mekandan içeri öyle bir girdim ki şimdi ki halimle neden orada istenmediğimi anlıyorum ama çocuk halimle insanların bana dönüp bakıp gocunmasını anlamamıştım, üzülmüştüm çok. Anlamıyor insan ama işte adamlar 80 liralık köfte yerken sen ekmek arası 5 liralığı zor gömüyorsun okul çıkışında. Allahtan Ebrar ve Melisa daha gelmemişti, Deniz bir köşede oturmuş sessiz bekliyordu, yavaşça yanına yaklaşıp kardeş dedim sarıldık öpüştük, Ebrar ile Melisa'yı bekledik. Ebrar geldiğinde üstünde siyah böyle basit günlük bir elbise vardı beyler, kıza o kadar çok yakışıyordu ki prenses gibi duruyordu, inanılmaz hoştu. Yanımıza geldiğinde kibarca sandalyesini geriye çektim beyler, Amerikan filmlerinde gördüğüm aptal aksanla "Başkan hanım" dedim. Ebrar gülüp oturdu "Atacım, ceketimi de alır mısın?" dedi. Yavaşça zarif omuzlarından ceketini düşürdü, alıp koltuğun sırt kısmına asarken kokusu her tarafa yayıldı, kokusunu inanılmaz seviyordum Ebrar'ın, hatta her şeyini seviyordum. Bu sırada Melisa hafifçe öksürdü, ben de elimi uzattım "Merhaba ben Ayı" demek üzereydim ki "O Ata bu da Melisa, tanışmış oldunuz işte" diye ellerini tek bir çırpışta tanışma faslını kapatan Ebrar. "Ee, menüye bakalım mı Ata?"diye kolumu tuttu. Beyler, şu yaşıma geldim hala jet sosyete restaurantlarına giderim arada. Ama menü dediğin şey niye yeterli sayıda gelmez dıbına koyim masaya. Ama o gün bir kerecik şikayet ettiysem zütümü gibsinler, Ebrar'la saç saça başbaşa menüye baktık. Daha doğrusu o baktı menüye, ben ona baktım, açık kumral saç tellerinin nasıl yüzüme, omzuna, omzuma düştüğüne baktım. Bir gün sana sarıldığımda tekrar düşecekler ulan yüzüme dedim içimden. Ebrar bir limonata alayım ben ya, yemek yedim dedi. Ben de bir limonata alayım dedim, fiyata veya menüye bakmadan, tam menü kapanırken aradan ufacık fiyatı gördüm, 16 lira hafifçe kafamı salladım. Ebrar gibi bir hatun benimle olamazdı.Tümünü Göster
-
82.
+2Ebrar'ı beklediğim bu süre boyunca 1 sene ki bir kaç güzel hikaye çıkardım, bunları 5-6 part ile anlatmayı düşünüyorum, Ebrar gittikten kısa bir süre sonra okullar açıldı, bu süre içinde saçlar sakalları uzun bir adam okulun kapısından içeri girdiğinde herkesin onu görmesiyle korkması bir oluyordu, çünkü ne yemek yiyordum, ne de normaldeki neşeliliğimi koruyabiliyordum. Hayatıma çeki düzen versin diye bir iki kişiyle çıkmak iyi gelebilirdi ama ya Ebrar'ım? kendini kenara atılmış hissetmesin diye kızların yüzüne bakmadım. Hiç konuşmadım, görüşmedim beyler. Mümkün mertebe Kaanla Denizle, Alphanla, Orhanla ve Burakla takılıyordum, bu ekibi aramızda oluşturduktan sonra barlarda ufak çaplı avlara katılmaya başladım beyler, aslında genel anlamda bizimkilerin kız tavlamasına, telefon almasına yardım ediyordum. Öyle bir nokta geldi ki artık kızlar benim sohbetimden bizimkilerden daha fazla zevk almaya başladılar. Öyle bir hale gelmişti ki konuşurken ben artık kızlarla konuşuyor onlarla anlaşıyorduk, kızlar inanılmaz derecede benimle çıkmak istemeye başlamıştı. Ben bunu artık Ebrar'dan sonra kızlara olan heyecanımı kaybetmeme bağladım. Diğer arkadaşlarım ise binliğe vurdular, yavaş yavaş nefret ettiğim yavşak tiplere dönüşüyormuş gibi hissetmeye başladım. Kendimi her kıza yürüyüşümde kötü hissediyordum fakat Ebrar'ı hiç aldatmıyordum, hiç bir kızın numarasını almamış, hiç biriyle konuşmaktan daha ileriye gitmemiştim. Ebrar'la olan konuşmalarımız ilerliyor gibiydi. Ama her şey 1-2 aya taka saplanacaktı.
-
83.
-2Bak bakalim. profilime anlarsın kac yasimda oldugunu.
1.ben kizlardan hoslanmam onlar benden hoslanir.
2.erkekligi senden ogrenecek degilim aciz beta bi kiz icin girmedigin sekil kalmamis.
3.benmi comak sokuyorum?sen abartı yaparak zaten batırmışın kanka
4.nerden bilebilirim belki vurduyorsun haha -
84.
+2Yarın akşam sekiz gibi görüşürüz panpalar, yarın gelecek bölümler: Konser, burun kırma, büyük sürpriz olarak ayrılacak. Hadi allaha emanet.
-
85.
+2Rüya bize bakarak içkinin de verdiği etkiyle sanırım en sonunda itiraf etti bize bakarak. "Para için bazen insanlarla birlikte oluyorum" dedi. Hepimiz o anda kanımız donmuş bir biçimde kaldık, kıza hep huur diyorduk ama gerçekten de öyle olması durumu biraz kalbimizi kırmıştı. Ailenin durumuyla mı alakalı diye ona baktım, "Hayır sadece ben bunu istediğim için" demesiyle sarsılmıştık. Kız şehir dışından geliyordu beyler, bahsetmiştm. Ailesinden belli bir süre sonra ona para yollamayı kesmesini istemiş, kendince kendi ayakları üstünde durmaktan hoşlanıyormuş. Fakat kafede çalışmalar, işte uzun saat işe dayanamamış dediğine göre, zaten kafeden bir çocukla çıkıyormuş o sıralarda, bu çocukla bir iki defa "sevişmişler" ondan sonra da kız genelde lise çapında özel okullardaki elemanlara eskortluk yapıyormuş. işte çocuklar ne kadar para verirse ona göre sadece yemek yediği bile oluyormuş bazen, bazenleri yemekten sonra bunların evlerine filan da gidiyormuş. Beyler kızın huurluk ruhuna da işlemiş herhalde zamanla. Öyle bir hatun olmuştu ki istediği her şey için ciks'i kullanır hale gelmişti. Ama kimseyle çıkmamıştı Lise boyunca da, onunla tanışmak için millet sıraya girmişti fakat kimseyle çıkmamıştı, ilk başlarda biz bunu gösterip de vermediği için sanmıştık fakat o akşam öylece kala kalmıştık beyler, ne tak yiyeceğimiz bilemez halde oturduk. Rüya bana dönüp "Ben kalkıyorum Ayıcık" diyip güldü. Sonra da yanımdan çıkıp tekrar o yürüyerek çıkamadığı merdivenlerden çıktı, merdivenlerin sonundan taksiye binip gittiğini gördüm, üzgün bir biçimde gitmesini izledim. Böyle durumlarda kendi derdim de dert miymiş? be dediğim çok olurdu ama Rüya bunu isteyerek yapıyordu, ailesinin parası vardı. Sadece kendi de dediği gib istediği için kendi ayakları üstünde duruyordu. Bense Ebrar'ı kaybetmeyi hiç istemezdim, dertleşme sırası en sonunda bana gelmişti, Ebrar'ı kaybettim beyler, her şeyin sonuna kadar kaybettim diyebildim, bizimkiler kalkıp bana sarıldılar, öylece kalakaldık beyler. 4 iyi arkadaş buz gibi havada sahilde şaraplarla, sigara paketleriyle ayakta duruyorduk.
Edit: Tuvalet molası, gelirim birazdan, soruları cevaplar devam ederiz. -
86.
-2yav allah rızası için ebrarlı bölümlere atla rüya ne abi ya
-
-
1.
+2Son 1 parttı zaten Rüyalı kardeş artık Ebrar'ın yediği haltlar ve 12. sınıfın sonuna kadarı var şuanda 11. sınıfın başlarındayız, benim Ebrar'ı koruma çabalarım arada karşılaşmalarımız var ama bu süre boyunca ne yazık ki baloya kadar gerçek anlamda Ebrar'ı göremiycez.
-
2.
0anladım panpa seri devam
-
1.
-
87.
+2Bade'yi uyuttuktan sonra sessizce yanından kalkıp tekrar tuvalete gittim öylece ekrana baktım, o muallak saat farkı şimdi dostum olmuştu, Ebrar benden 8 saat geriydi, saat dörttü ve ona saat 8'de mesaj atabilecektim. O bana oranın saatine göre 11 sularında atmış olduğu için aradan 9 saat geçmiş olacaktı fakat olsun. Önemli değildi, elbette cevap verecekti, inanıyordum. Ebrar'ın attığı mesaja "ben de seni çok özledim, prensesim" diye cevap verdim. Ebrar'ı gerçekten çok özlüyordum beyler, her gün onu düşünerek uyuyordum. O zavallı kızın benim yanımda olmasını istiyordum, tedavisini içten içe merak ediyordum. Ebrar bana biraz oradaki yaşantısından bahsetti o akşam, saat 6'ya kadar tuvalette kaldım. Öylece tuvaletin kapağını kapatıp oturup oradaki yaşantısını mal mal okudum beyler. Okulu çok güzelmiş. Ama formaları çok ferreya benziyormuş, tabii bunu o söylemedi ben söylüyorum, gecenin bir saati telefona bakarak mal mal sırıtıyordum beyler. Tedavisi iyi geçiyormuş, her şeyi yerindeymiş ama Türkiyeden gittiğinden beri bir depresyona girmiş, beni arada bir ne olarak gördüğüne karar veremediğini de aslında ben sezer gibi oldum beyler. Orada biriyle çıkarken aslında beni de özlediğini söyledi fakat o çocukla çıkmadan önce Martin diye iyi bir arkadaşım var diye bana anlatıyordu, adeta hem iyi arkadaşı hem sevgilisi gibi görüyordu beni. Belli bir süre geçti tabii Şili'de her gün ev partileri yapılıyordu, tahminimce sonu da bizimkiler gibi yiyişmeli skişmeli geçiyordu. Ebrar için endişeleniyor onu kıskanıyordum. Ama o bana arkadaş gibi de davranıyor, bazı geceler sevgili gibi de davranıyordu. Beni çok sevdiğini hala biliyordum ama saat sabahın 6'sında bunları sakin kafayla düşünmem mümkün değildi. "iyi geceler ben yatıyorum" diyerek yatağa döndüm. Bade'ye iyice sokulup sarıldım, kokusunu içime çektim. Ebrar'ın yanından bile geçmiyordu,
güzel kokuyordu ama benim alıştığım gibi değildi. -
88.
+2Ebrar'ın evine doğru giden yolu 45 defa gitmiş olmama rağmen o kafayla bulamadım, yarım saate yakın sıcak havada dolaştıkça içki başıma vuruyor, başım deli gibi dönüyordu artık kolumu kaldıracak mecalim kalmamıştı. inönünün oradaki Gümüşsuyu parkında çimlere serildik, votkaları bitirip çevremize gelen biracılardan bir iki bira çektik iyice içmiştik beyler kafalar güzelce demlenmiş, dedik gümüşsuyunun yukarısında Etiler Marmaris'te yemek yiyelim. Nasıl fena kafalardaysak yokuşu zar zor tırmandık beyler, bir iki defa güle güle düşüyorduk, az kalsın 3-4 defa ölecektik. Ebrar'ı unutmuştum, ispirtoya benzer vodkamızı ve zütü büyük biramızı içip yemek yiyip tekrar onu hatırlayacaktım. Yemeği tam yerken telefonuma mesaj geldi büyük olasılık gibimsonik birindendir diye takmadım ama sonra biri beni ısrarla aramaya başladı yine takmadım. Tam bu sırada Alphan diye Kaan'ın uzaktan, belki ilk okuldan arkadaşıydı. Şimdi hatırlamıyorum. Alphan bana baktı, Ebrar olaylarını biliyor olmalıydı, şimdi o telefon çalıyor ama sonra açmadığına çok pişman olacaksın bak kardeşim aç o telefonu dedi. Ben de hafif açılmış kafayla Alphan'ın sözünü dinledim telefonu açtım "Alo" dedim "Alo, Ata lütfen yanıma gel kötü hissediyorum." "Neredesin güzelim?" dedim. inönüde konser alanının önünde bir şeyler içiyormuş, tabii tek başına değilmiş yanında Meriç bey de varmış, o anda o kadar sinirlendim ki o zaman onunla kal Ebrar'ım dedim telefonu hızlıca kapadım. Alphan bana baktı, Kaan bana baktı, Orhan'la Ümit bana baktı, "gibe gibe gidiyor musun?" Bana bir dal sigara verin, gibe gibe gidiyorum.
-
-
1.
0spoiler verdiğin için biliyoruz gidip ağzını burnunu dağıtcan
-
1.
-
89.
+2Sigara elimde, yokuştan aşağı o kadar hızlı koşuyordum ki millet beni deli sandı, insanları ittirerek geçiyordum. En son konser alanına vardığımda sigaram daha bitmemişti bile, işte o kadar hızlı koşmuştum beyler. Konser alanına vardığımda Ebrar'ı o siyah elbisesinin içinde yere bir örtü serip üstüne oturmuşken gördüm, feci yorulmuştum yavaşça yanına yanaştım, alan neredeyse boştu, örtünün üstüne yavaşça yığıldım, kafamı Ebrar'ın çıplak dizine koymuştum, üstüme yavaşça kapanıp bana sarılıp dudağımdan öptü, biraz geriye çekilip yanağımı okşadı. "Ata seni bu dünyadaki her şeyden çok seviyorum lütfen benimle kal, hiç yanımdan ayrılma" dedi. Ebrar'ın ne demek istediğini anlamıyordum. Zaten hiç gitmeyecektim ki, bunu ona da söylediğimde kafasını salladı, "Meriç beni zorla ellemeye çalıştı Ata, ne yapacağımı bilemedim." dedi artık iyiden iyiye sinirleniyordum. "O yavşak huur çocuğu çapsız pekekent nerede?" dememle birlikte ağlaması şiddetlendi, "Ata verdiğin sözü hatırla tamam mı?" dedi. Anlaşmıştık, çocuğa vurmak yoktu. Meriç'e vurmadan konuyu çözecektik. Ama eleman neredeydi? Ebrar bana baktı gözlerini sildi, konuştuğu zaman sesi hala hafif ağlamaklıydı ama ağlaması kesilmişti. "Tuvalette, şimdi gelicek lütfen benii ondan koru" Eleman geldiğinde ben hala Ebrar'ın dizinde yatıyordum, bir elimle de yüzünü okşuyordum. Eleman bacağıma sertçe bir tekme koyup, it oğlu it o benim sevgilim diye beni tehdit edene kadar her şey yolundaydı. Ben ayağa o kadar hızlı kalktım ki içkinin etkisiyle tüm dünyam sallandı beyler, yalan yok mal gibi kaldım valla. O etkiyle bu eleman bana bir tane de surattan koydu. iyice sarsıldım beyler, aşağı inecektim ki son bir çabayla kolumu kaldırdım bu sırada Ebrar ikimizin ortasına geçince ben hemen kolumu indirdim. "ATAKAN AM iTEN", "SANA KAVGA ETMEK YOK DEDiM?!" diye bana fırça kaymaya başladı tam bu sırada karşımdaki gevşek huur çocuğu Ebrar'ı itip ikimizin arasına girmeye çalıştı, ömrümde öyle sadece 1 kere sinirlendim beyler, bir kere daha da sinirlenmek istemem, konser alanındaki insanlar üstüme çullanmış beni tutmaya çalışırlarken hepsine dönüp bağırdım, bırakın lan beni diye bağırmamla beraber herkes kenara açılmıştı. Meriç tam üstüme gelirken sağ yumruğumu suratının tam üstüne savurdum, sonra da gözlerim sinirle beraber karardı beyler.Tümünü Göster
-
-
1.
0huur çocuğu
-
1.
-
90.
+2Ebrar'ın benden uzaklaşmasını adım adım izledim beyler, hiç bir şey yapamadım. Ben de hala bıraktığı gibi değildim, ama ne olursa olsun Kürkçü Dükkanı ve Tilki hikayesi gibi ilerliyordu ilişkimiz ben ne olursa olsun ona dönüyordum ama tahmin edersiniz ki Kürkçü dükkanlarında birden fazla kürk oluyor be beyler. Ebrar güzel kızdı, hem de en güzelinden iki sene sonra yakın bir arkadaşım olan Zeynep diye bir kıza resmini attığımda, bana "harbi çok hoş kızmış lan" diyecekti. işte o güzel kızı yavaşça kaybettim ben beyler, her gün nefes kaybeder gibi. En sonunda yine değişim programından italyan bir çocukla çıkmaya başladı, ve inanamazsınız ama beyler her gün benimle çocuğu konuşurdu. Artık Ebrar'ın davranışları da değişmeye başlamıştı, tedavisinin de etkisiyle, hayatında yapamadığı şeyleri yapmayı deniyor, sigara ve esrar içmeyi deniyordu. Bu ikisi de kişiliğine korkunç etki ediyordu. Yavaşça kaybettim ben Ebrar'ımı, bana sevgilim diyen şövalyem diyen Ebrar, Ata'dan başka bir şey demez oldu zamanla, zamanla kilo verdi Ebrar 10 kilo kadar, 55 kiloydu ben onu yolladığımda, döndüğünde 45 kilo olmuştu. Çok hoş kızdı, kilo verince yüzü de ortaya çıkmış daha güzel olmuştu. Ve bilir misiniz nasıl canım yanıyordu başkasının onunla beraber fotoğraflarını görünce, Ebrar artık düzenli ilişki işini bırakmış olmalıydı, sürekli sevgili değiştiriyordu. Ben mi? Ben işte tam böyle bir dönemde hayatımda tanıştığım gerçekten iyi bir kızla tanıştım ve o kızı belki en çok incittim ama o kız o kadar iyiydi ki, ses etmedi..
-
91.
+2Tinerci her zamanki gibi yaklaşıp, abicim biraz şarap verir misin? bee diye sordu, Rüya dibime yanaşıp kulağıma fısıldadı. "Ata benimkini ver lütfen çok korkuyorum ben ver gitsinler" diyebildi. O sırada Kaan gülüp, "Hoşgeldiniz abi otursanıza azıcık" biz de dertleşiyorduk dedi. Bizim bazen masada dertleşmelerimiz olurdu beyler. Herkes bir kere dertleşir sonra aramızda bilen varsa onun en sevdiği şarkıyı çalardık, hep beraber söylerdik, içkilerden birer yudum alır dertleşmeye devam ederdik. Sırayla başladık, Tinerci abilerden biri benim derdim bana yeter gençler siz takılın diyerek yan taraflarda oturan başka gruplardan şişe toplamaya gitti. Biz de diğer tinerci abinin hikayesini dinledik, abi iki defa içeri düşmüştü, birinde mahallesindeki torba tutan elemanı bıçaklamış diğerinde de sevdiği kızın yavuklusunun dizine atmıştı. Eleman sakat kalmıştı filan, tabii bunları duyunca ister istemez biz de korktuk beyler ama adamdan zarar gelecek olsa bize bunları anlatmazdı, yanında topladığı şişelerden birini getirip sonunda kalan birayı boşalttı, bana da biraz şarap koy genç dedi. Şarabı aldıktan sonra da bir iki yudum içip, size ziyade olsun diye ayağa kalkıp gitti. Sırayla dertleştik, Erkan irem'le yeni ayrılmıştı morali inanılmaz bozukken bize irem hakkında hikayeler anlattı, hepimiz sabırla dinledik. Ardından sıra Deniz'e geldi, Deniz'in sevgilisi ingilterede saçma bir yaz okuluna gitmiş ve orada onu Bursalı bir elemanla aldatmıştı. Olaylar üstüste gelmişti beyler bu olayların hepsi bana Ebrar'ı hatırlatmaktan başka bir işe yaramıyordu. En son sıra Kaan'a gelince hiç aşık olmadım beyler dedi, bir daha tokuşturup içtiğimizde. Rüya öylece oturuyordu herkes ona döndüğü zaman öylece baktık, bir şeyler itiraf etmesini bekledik.
-
92.
+1Ebrar'ın attığı mesajı Bade'ye göstermeden telefonu cepledim, o akşam Bade'nin evine gidecektik, ben eskiden çılgınca aşk peşinde koşan Ebrar'ım Ebrar'ım diye ağlayan ben şimdi kendinden 3-4 yaş büyük üniversite öğrencisi bir kızın "kocacığı" olarak onun tek yaşadığı evine gidecektim. Şimdi hem hatuna mesajı göstermemeli hem de mesajı çaktırmadan okumalıydım. Bade'yle beraber restaurantdan kalkıyorduk, yine hesabı ona kitlemiştim. Garip bir biçimde hatunda hesap ödeme aşkı vardı beyler ne zaman olsa hatun öderdi hesabı. Hatunla artık yemeğin sonlarına yaklaştık hesabı ödeyip masadan kalkarken çaktırmadan telefonuma bakmayı planlıyordum ama olacak gibi değildi, sessizce masadan ayrıldık ve Bade'nin evine doğru yola çıktık.
-
-
1.
0Devam seri knk
-
1.
-
93.
+1Bade'nin evine vardığımızda saat geçti, yine kıçımdan sıkıp annemleri arayıp Orhan'da kalacağım, kadıköyden dönmem zor olur anne bu saatte diyip merakta kalmamasını sağladım. Bade'ye bir dakika önce lavabonu kullanmalıyım diyip içeri girdim, telefonumu usulca çıkartıp Ebrar'ın mesajını okudum. "Seni çok zöasldas" yazıyordu, o ne dıbına koyim lan derken "özledim*" diye düzeltmişti altına da "yazamıyorum bile Ata ya" yazmıştı. Ne tak yiyeceğimi bilemediğim nadir anlardan biriydi, desem yalan olur öyle an çok. Ama harbiden dedim ki ananı gibiyim, bu sefer kendimi nasıl suçlu hissedeceğimi bilmek bile istemiyordum. Bade'nin yanına gittim, ben hayalet gibi otururken yavaş yavaş öpüşüyorduk, hatun aşağı doğru iniyor yavaşça pantolonumu indiriyordu ama benim olaydan haberim bile yoktu, kız bana sakso çekmeye başladığında bile hayalet gibi oturmuştum beyler, öylece sakince oturdum. işi bittiğinde de şimdi senin sıran diye ben ona eğildim, bir iki dil darbesiyle ıslattıktan sonra uzunca bir süre dıbını yaladım ama inanın içimden onunla beraber olmak zerre kadar gelmiyordu, o yüzden bir türlü kaldıramadım. Utandığımı düşünüp, boşver kocacığım ya tarzı bir şey söyleyip gelip yanıma yattı. Gerçekten utanıyordum ama Bade şimdi buradayken, benle ilgilenirken Ebrar ebesinin amında 19430 kilometre uzaklıktaydı. O anda yattım öylece, yatakta, ne tak yiyeceğimi bilmeden. Sonra da gözlerimi kapadım, ömrümde ilk defa bir kızı öperken başka bir kızı hayal ederek Bade'yi öptüm, zamanla Ebrar'ı hatırladıkça kaldırabildim, Bade'yle gibiştik beyler, üzgünüm ama bu böyleydi. Kızı maksimum bir adamın bir kum tanesini sevebileceği kadar, kum tanesi büyüklüğünde sevmiştim. Ferre hikayesi değil ama en garip hislerden biri zaten ıslattığım ama zamanla salyamın soğuduğu dıbına sokmaktı beyler, bunu da buraya not düşelim buz gibi fakat içinde sıcak saçma bir şeydi. Bade'yle yanyana uzandık, kan ter içinde öylece yattım. Duş almak istiyordum beyler, Bade'yi üstümden atmak istiyordum. Ebrar belki aynısını başka bir erkekle yapmıştı, peki ya o da aynısını hissetmiş miydi? Ya hissetmediyse, ama hissetmeseydi mesaj atar mıydı? MESAJI UNUTMUŞTUM!
-
-
1.
+2Bu olmadı işte
-
1.
-
94.
+1Ertesi gün hemencecik moralim bozulmuştu, o gün Masal ile dışarı çıkıyordum fakat Masal bunun farkında olmuş olacak ki sürekli neyim olduğunu sormaya başladı. Benden bir yaş ufaktı, liseye yeni geçmişti Masal üstelik biraz safçaydı, yani mutlu bir peri gibiydi, insanlara iyi davranmayı görev edinmiş gibi bir hatundu. Her zaman çok iyiydi bazen onu öpmeye kıyamaz yüzünün 1-2 santim ötesinde öylece asılı kalırdım, o zaman bana tuhaf tuhaf bakar, şaşı taklidi yapar beni güldürmeye çalışırdı. Aklımda sürekli birinin dolaştığını biliyor olmalıydı, mutlu ve safçaydı ama insanları anlamak konusunda bir yeteneği vardı. Ebrar gibiydi, belki de ileride başka birinin hiç bırakmayacağı Ebrar'ı olurdu, şu hayatta herkesin bir Ebrar'ı vardır beyler, böyle sevdiği ama kavuşamadığı, aşkını harlayan işte bir gün içerken o başkasının kavuştuğu Ebrar'lara için, çünkü onlar bizim Ebrarlarımızın aksine sevdiklerini sallamaz bir konuma gelmediler. işte Masal o başkasının Ebrarıydı, bir gün inanılmaz derecede ısrar etti, keyifsizliğimin sebebini sordu. Bana dik dik baktı Masal, işte o zaman içimde binlerce parçaya bir iki cam ayrıldı beyler, bu zavallı kızdan hoşlanmadan, sırf hayatımda bir düzen olsun diye onunla görüşüyor, ona yalan söylüyordum. Böyle bir insandım ben artık, ben de Ebrar ile mi değişmiştim? Ama Masal da inanıyor muydu bilemem, fakat o gün inanılmaz ısrar etmişti, problemin ne diye. Ona Ebrar'ın daha geçen akşam attığı yukardaki mesajları gösterdim. Öykü'm dedim, ağzımı açtım ki yavaşça parmağını kaldırıp ağzıma doğru tutup sus işareti yaptı. Onun sana ne kadar değer verdiği belli, Ata. Ben sana böyle değer veremem hayatım, istesem de olmaz ama sen bunu hep ararsın Ebrar'dan dolayı dedi. Kafasını aşağı yukarı salladı, gözleri dolmuştu. "Ve sen de bana o değeri veremessin çünkü: senin de zaten başkasına verdiğin böyle bir değer var" dedi. Şok olmuştum ama o kadar güzel konuşmuştu ki hipnotize olmuş gibi dinledim beyler hatunu. Anlattı da anlattı. En son uzun bir of çekti. Şirin mi şirin burnunu iki defa çekti sonra bana sertçe sarıldı, "Uslu dur Ata, uslu ol. Sevdiğini başkasıyla görmenin ne demek olduğunu biliyorum, üzüldüğünü biliyorum ama uslu dur anlaştık mı?" diye fısıldadı kulağıma, kafamı sallayıp elbisesinden açık olan omzunu hafifçe öptüm, söz Masal hanım dedim. Güldü ve hayatımdan öylece çıkıp gitti, ne hikayesini anlattı ne de ben hikayesini dinledim. Ama inanır mısınız beyler, en çok da şu hayatta onun kimi sevdiğini ve kimi başkasıyla gördüğünü merak ederim bazen. Öyle güzel, öyle şirin bir kızı benim gibi hasarlı bir adam hariç kim tutar da biriyle aldatırdı, kim o kızın başkasını görmesini sağlardı? işte aklım bunları almıyorken, ıslak sokaklar boyu yürüdüm, çarpık kaldırımlardan yürüdüm, istanbulun tak havasında yürüdüm beyler. O gece de öylece geçti gitti, Masal bitmişti.Tümünü Göster
-
95.
+1Tanıştığım kızın adı Masaldı (tabii ki değildi, Masal diye isim mi olur ameka, benzeri bir isimdi işte) Masal hanım, sanırım ömrü boyunca sevgiyle büyütülmüştü ki, çevresindeki en ufak karıncaya bile sevgi gösterirdi, kısa boyluydu fakat Ebrar gibi balık etli değildi, ne de Bade gibi uzun ince kaslı bir kız değildi, Masal incecik beli olan bir 20 santim daha uzun olsa model olacak bir kızdı fakat bunun hiç farkında değildi. Onunla tanıştığım süre boyunca yaşadıklarım inanılmazdı beyler, her gün ayrı mutlu kalkıyor sanki hiç derdi tasası yokmuş gibi yaşıyordu. Ebrar'ın bana oradaki tiplerle anılarını anlatmadığı zamanlardaki hali gibiydi, Ebrar'la yaşadıklarım o kadar fenaydı ki beyler, kaçmak için ona benzeyen her kıza yaklaşıyordum, ama nereye baksam ne onu bulabiliyor ne de görebiliyordum. Artık yaza yaklaşıyorduk ve Ebrar bana bir iki mesaj attı, o anda kalbim duracak gibiydi mesajlarda şunlar yazıyordu: (beyler direk şuan elimdeki fotoğraflardan yazacağım)
"Ata kimse bir sen değil"
"Evet 11'de yatağa yattım şuan saat 4 ve bunu düşündüm"
"Beni en saçma holywood genç kız problemlerimde bile destekliyorsun"
"Hep yanımda oluyorsun, belki de gitmeme tek üzülen sendin"
"it gibi tipler buluyorum, onlar beni üzüyor beni yine sen teselli ediyorsun"
"Başka bir kız benden güzelse bile ondan daha güzel olduğum bir iki şey bulmakta ustasın"
"Gerçekten seni çok seviyorum"
"Sırf bunlar için değil seni karşılıksız da seviyorum, çünkü aramızda ne kadar çok şey değişirse değişsin ben seninle tanışmak için Deniz'le konuşan Ebrar olacağım, çünkü ben buyum Ata"
"Seni koccaman seviyorum Ata, hayatımdaki değerini gerçekten anlatamam"
"Lafının arkasında her zaman duran her zaman güvenilir olan, dürüst bir adamsın Ata"
"Gece gece çok saapmisim gibi gelebilir ama değerini her an daha fazla anlıyorum"
"Sahi naparmışım ki ben sensiz?"
"Çoook özledim seni çok artık gelsemde beni eve bıraksan, vapura yürüsen benimle, çinilide bir bira içsek, ben senin içkine karışayım, çok içme diyeyim sen benim sigarama karış"
"Sana 140 tane midye yedireyim gerekirse, cıva zehirlenmesi olursan da başında bekleyeyim"
işte böyle yazıyordu beyler mesajlarda, Masal ile çıkıyordum, her şey mükemmel gidiyordu ve Ebrar bir gece oturup bunları yazıyordu, ne tak yiyeceğimi şaşırdım. -
-
1.
0O kadar erkekle cık atayı unut cocuk sana moral versın onlarda senden ayrılınca ata sensız naparım! bu kızlar cok garıp aga ya degerını anlamak ıcın ılla hayatına bır ordu erkek alıp onların senı uzdugunu gormen mı gerek? suan ebrara agır sınırlendım
-
-
1.
0işte öyle sinirlenmiştik kardeş bizde, düzgün bir bilgisayara geçince fotoğrafları editleyip kızın adını filan editleyip paylaşacağım zaten merak etmeyin, o zaman daha net görürsünüz. Neler olduğunu aslında olayda.
-
2.
0ıstanbuldan ayrılmadan da bır cocukla cıkmıstı senden hemen sonra konsere bırlıkte gıttıgı cocuk belkı o cocuk zorla ellemeye calısmasa ona asık olacak ve senınle yasadıkları seyı o cocukla yasayacaklardı sen yıne ıyı tahammul etmıssın ben olsam tokatlar gecerdım
-
1.
-
1.