avatar the legend of korra

öncelikle gereksiz yere ayrı başlıklar açtığınız için beyninize sokayım. bütün entryler dağılmış mallar. en az 10 sayfa olmalıydı. modlar hepsini bu başlıkta toparlasa çok iyi olur, dizinin gerçek adı bu.
(bkz: the last airbender legend of korra)
(bkz: the legend of korra)
(bkz: legend of korra)

yoruma gelince; avatar the last airbender'ın yerini doldurmamış. karakterler eskisi gibi derin ve sağlam değil. çok düz olmuşlar.. ki ilk serinin bu kadar tutmasının sebebi bana göre karakterlerin gerçekçiliğidir. karakterlerin daha derin işlenmesi ve geliştirilmesi gerek.

2. kitap fragman: http://www.youtube.com/watch?v=7ftLm52V1y0

dizinin başladığı republic city, o eski avatar dünyası havasını yok etmiş. internete düşen videolara bakılacak olursa planı değiştirdiler, 2. kitapta olaylar kuzey kutbunda gelişecek gibi gözüküyor. bence yapımcılar bu adımla belirttiğim mistik havayı geri kazanmaya çalışacaklar. unalaq karakteri korra'nın akıl hocası gibi birşey olacakmış. fena değil. muhtemelen iroh havası yaratmaya çalışacaklardır. onun yerini dolduramaz tabi o ayrı..

ayrıca wan kim lan. ruhlar dünyasında enerjimsi ışık hüzmesini yedikten sonra avatar state'e geçti bin. ilk avatar mı ki acaba?? bu sahnede dikkat ettim de, çizimler biri hikaye anlatıyor gibiydi. muhtemelen hikayeyi; kitap kurdumuz jinora'ya, (ilk seride çöldeki gizli kütüphanedeki) ruhani baykuş reyiz anlatıyordur. 2. kitabın ismi de spirits olduğuna göre ilk serideki gösterilen ruhları görmemiz çok büyük bir ihtimal. şu yüz çalan akrep vücutlu ruh gibi. hala adam akıllı açıklanmadı onun durumu o konuda umutluyum.
ikinci kitabın fragmanından gördüğüme göre jinora, tenzin, bumi, kya, mako ve bolin de ruhlar dünyasına geçiyor? ne iş? hani sadece avatar gidebilirdi? ilk seride de hiçbir insan (iroh dışında) ruhlar dünyasına geçmemişti. bu işin de takunu çıkarmazlar umarım. bir de korra zırt pırt avatar haline geçip durmasın. onun ayrı bir cool luğu var bozulmasın.

son olarak başta da dediğim gibi (pek umutlu olmasam da) karakterlerin derinleştirilmesi şart. şu anki haliyle biraz 'çocuklara' göre olmuş. ilk serideki hazzı yaşatamıyor malesef. nerde o toph, nerde zuko, nerde azula.. şimdikilerin hiçbiri onların karakterinin yanından geçemez.

bu seriyi ilgiyle takip ediyorum ama sırf ilk serinin hatırına. flashbackler olacak, zuko'yu göreceğim, eskilerden bilgi öğreneceğim diye.. hiç yoktan iyidir tabi avatar efsanesi devam etmeseydi daha kötü olurdu.

nickelodeon sözüm sana;
ilk seride senaryoyu yazan, yöneten, karakterleri yaratan, sözleri yazan kimler ise geri getirin şu dizinin başına. parası neyse ben veririm.

ekşici diyen olacak ama bu seri hakkında tanım yapa yapa uzun uzun entry girecem, bu dünya benim bir parçam oldu amk, onu istedikleri gibi gibemezler

sondan başlayalım, eğer 2. kitapta ruhlar dünyasında element bükebilecekseler yayınlamadan direkt silsinler amk dizisini. zaten 2. sezondan tek beklentim flashbackler, tenzinin hava bükücü çocukları ve ilk avatar, 3-4 kere izlememe rağmen ısınamadım republic city'sine, probendingine, emniyetine falan. koskoca bükücüler gibko gibko EŞiTLiKÇilerin karşısında toprak bükmeyi akıl edemeyip metali yolluyolar sonra da elektriği yiyip bayılıyolar amk salakları, sanki toprak bükücü değiller de sadece metal bükücüler, hem bu emniyette niye hiç su ya da ateş bükücü yok öyle bir polis gücü oluştursalar daha adam gibi olurdu. bir de aang olsun toph olsun daha 12 yaşındayken koskoca toprak krallığı sarayına girdiler onlarca toprak bükücüyü yenerek. aang diğer 3 elementte ustalaşmadan bile sadece hava bükerek ateş bükücülerle taşak geçiyodu resmen, toph'a zaten hiç girmiyorum (ki bana göre avatar aang'i saymazsak azula'yla birlikte dünyanın en iyi bükücüsü), küçücük kız kendi başına metal bükmeyi buldu, böyle bir bükücünün kızı lin beifong(niye annesinin soyadını alıyosa amk) 3-5 tane eşitlikçi karşısında hemen yeniliyo, annesi olsa iki toprak bükmeyle birinin kafasını diğerinin zütüne sokardı ama bizim lin cool olacak ya hemen metaline sarılıyo ve yiyo tabi elektriği, zütünü de 3ünün yaşını toplasan kendi yaşının yarısı etmeyecek havabükücüler kurtarıyo, ve aynı zamanda bu çocuklar eski seriye en yakın gördüğüm kişiler, sordukları sorular olsun konuşmaları olsun davranışları olsun hepsi eski serinin bir parçası, hele melo aynı aang. gelelim diğer velet tenzine, sen koskoca adamsın, 4 tane çocuğun var, baban avatarların en iyisi aang, annen dünyanın sayılı su bükücülerinden katara ve hatta dayın dünyanın en komik insanı sokka ama sen ne dayının esprilerini ve davranışlarını almışsın ne de babanın hava bükücü gücünü, 51 yaşındaki adam kız gibi hava büküyo, baban 12 yaşında fırtınalar yaratıyodu, koskoca firelordla taşak geçiyodu sen 2 megatankla savaşama, eşitlikçi adam uçak yapsın sen de o adamın yüzüne hava gezginiyim diye bak (bu gibkolar bizonla kaçarken nasıl yakalandı amk çok saçma, gemiye yakalanan bizonun anasını gibsinler zaten) ve babanın kurduğu şehrin meclisinde bile bu kadar silik ol, kimse giblemesin seni, zaten orada durmasının tek nedeni de o görevi yapabilecek tek hava bükücü olması, jinora hemen büyüsü de o geçse yerine ya da hava yardımcılarından biri de geçebilir. rebuclic city'ye gelelim, ben bu şehir fikrini öne süren senaristin dıbına koyayım. ulan güzelim avatar dünyasını new york'a çevirmişsiniz gökdelenlerle ticaret şeyleriyle falan. ilk seride en sevmediğim bölümler ba sing se bölümleriydi büyükşehir diye ama siz gittiniz daha büyüğünü yaptınız. hiç mallık yokmuş gibi bir de 5-10 dakika su kabilelerini göstermeleri dışında burada geçti her şey. 4 ulus fikrini savunan adamlar, ateş ulusuyla bunun için savaşan adamlar 4 ulusun dıbına koydu, bu şehir ortaya çıkacağına ateş ulusu dünyaya hakim olsaydı daha iyiydi amk, uluslar birbirine daha fazla karışamazdı. hem sadece 70 yılda teknoloji nasıl bu kadar gelişiyo ki her tarafı arabalar sarıyo, normal arabayı geçtim asamiyle korra hız yapan arabalara falan biniyo eğlence için, utanmasalar f16 şeklinde çizecekleri uçaklar falan var dizide, yakone'u çetesi hapisten kaçırdıktan sonra (ki bu da ayrı gibko bir olay, toph'un hapishanesinden avatarın şehrinden nasıl kaçırıyolar) yüz değiştirme ameliyatı yapıyolar, yüz değiştirme ne amk kadın isterse dizisi mi bu. koskoca avatar şehre gelecek de emniyet müdürü ona artistlik yapacak gibtir oradan ben olsam ağzına sokardım ateş topunu. radyo var amk, radyo, gerçekte bulunalı 150 yıl olmadı adamlar taşın toprağın büküldüğü zamana radyo soktu, gibeyim böyle şehri, her şeyiyle birlikte suya batsa zerre üzülmem. probendingden hiç bahsetmek istemiyorum tenzin'in de dediği gibi bükücülüğün asilliğiyle alay ediliyo resmen, savaştan sonra millet yapacak iş bulamayıp probendingi bulmuş. mal mal şeyler, önceden milletin avatardan zütü korkardı, ateş ulusu bile 100 yıl boyunca onu aradı, tek tehdit olarak onu gördü ama bizim korranın takımına karşı finalde hile yapıyolar ama o sesini bile çıkaramıyor, aang'e hile yapacaklardı ki o sahayı yıkacaktı başına. bayağı uzun oldu şimdi de kısa kısa başka şeylere değinelim. avatarla katara'nın çocuğu nasıl bükücü olmaz ya, bin mi yoksa bumi, şöyle tenzin gibi onu da hava bükücü yapsaydınız da küçükken hava bükerek babalarıyla ya da birbirleriyle oynamalarını görseydik. buradan bir sövmemi de avatar the last airbender the search'e göndermek istiyorum, eğer zuko ateş kralının oğlu değilse giberim yazacağınız çizgi romanı, 3 sezon boyunca çok güzel bir baba oğul kavgası izledik siz gittiniz anasını gibtiniz, gerçi daha kesin değil 3. bölümde belli olacak ama eğer öyle bir şey olursa sağlam söverim, bu arada korra sırasında zuko yaşıyor ama tahtı kızına bırakmış, bakın o kadar yazı yazdım asami'ye bolin'e mako'ya neredeyse korra'ya değinmedim bile, hiçbiri bir gibe yaramaz, bu korra aang'in reenkarnasyonu olamaz ya, valla olamaz bolin'den de bir sokka yaratmaya çalışmışlar ama alakası yok, pabu'dan momo yaratmaları ise başka bir sövme nedeni, insan appa'yı bile özlüyor be, oogi'yi görünce bile tepem atıyo, hiçbir samimiyet yok. amon'a tarlok'a ve bu yeni team avatar'dan fazla bahsetmek istemiyorum çünkü gözümde bir hiç hepsi

ama her şeye rağmen savaştan sonra çok iyi bir fikir bulmuşlardı korra için, bu anti bükücülüğü daha derinlemesine işleyip karakterleri ve mekanları daha doğru kurgulayarak en az 30 bölümlük bir seri yapabilirlerdi ve biz de avatarımızı seve seve izlerdik, ama 12 bölümde (ilk 4-5 bölüm zaten probending amk) bitirdiler hemen tüm fikri, ilk kitap kadar kötü olacağını sanmasam da ikinci kitaptan da beklentim yüksek değil, ama avatar the last airbender serisinin hatrına yine her bölümü 3-4 kere izliycem, sevmeye çalışıcam belki bu sefer olacak bile,

bana göre bu serinin en büyük eksiği iroh karekterinin olmaması, ya da iyi ki yok amk onu da yüzlerine bulaştıracakları, o heykel de aang'e hiç benzemiyor amk nasıl yaptılarsa

bir de sorusu olan varsa sorsun amk nickimiz boşu boşuna the last airbender değil